Melanom, bir çeşit cilt kanseridir. Cilt kanserleri melanomlar ve melanom olmayan cilt kanserleri olarak ikiye ayrılır. Melanom, cilt kanserlerinin yaklaşık %5'i oluşturmasına rağmen en fazla yaşam kaybına neden olan cilt kanseridir. Ayrıca sıklığı en hızlı artan kanser türlerinden biridir, öyle ki İngiltere'de yapılan bir çalışmaya göre 50 yıl öncesi ile kıyasla melanom sıklığında 5 kat artış saptanmıştır. Bunun en önemli sebebi, özellikle tatil vesilesi ile güneş altında geçirilen zamanın artmasıdır. Bunun yanında hekimlerin melanom bulgularını daha iyi tanıyıp takip etmesi de önemli bir faktör olarak sayılabilir. Ayrıca obezitenin de melanom riskinde artışa sebep olduğu yakın tarihli çalışmalarda gösterilmiştir.

Deri, vücuttaki en büyük organdır ve birçok farklı görevi vardır. İç organları kaplayan deri, olası yaralanmalara karşı vücudu korur, fazla su ve sıvı kaybını önler ve vücudun D vitamini sağlamasına yardımcı olur. Bunun yanında hem bakteri gibi mikroplara karşı hemde zararlı ultraviyole (UV) ışınlarına karşı koruyucudur ve vücut sıcaklığını kontrol etmeye yardımcı olur. Melanom benlerden gelişebilir.

Melanom, deriye rengini veren melanosit adı verilen hücrelerde başlayan bir cilt kanseridir ve malign melanom ve kutanöz melanom olarak adlandırılır. Melanom hücrelerinin çoğu melanin üretmeye devam ettiği için tümör genellikle kahverengi veya siyah renktedir. Ancak, bazı melanomlar melanin üretmez. Bu durumda kanser pembe, sarımsı kahverengi hatta beyaz olarak görülebilir. Melanom, deride doğuştan var olan veya sonradan ortaya çıkan benler üzerinde kanser oluşabilir ve saçlı deri, ayak tabanı dahil vücudu kaplayan derinin herhangi bir yerinde görülebilir.

Bu kanser türü erkeklerde boyun ve sırt bölgelerinde; kadınlarda bacaklar, boyun ve yüzde sık görülmektedir. Ancak kanser avuç içi, ayak tabanı, tırnak içinde de gelişebilir. Tüm bunların yanında nadir de olsa göz, ağız, genital veya anal bölgede de oluşabilir. Erken evrede teşhis edildiğinde tedavi edilebilir bir kanser türü olan melanom, hızlı yayılım gösterdiğinde tedavi şansını azaltan bir kanser türüne dönüşebilir.

Melanom multidisipliner ekip çalışması çok önemlidir. Genel cerrah, radyasyon onkoloğu, tıbbi onkolog, nükleer tıp uzmanı, radyolog ve girişimsel radyolog, patolog ve moleküler patoloji hep birlikte ortak bir görüş felsefesinde çalışmalıdır. Hastalığın başında planlanması ve multidisipliner olarak değerlendirilmesi, geleceğe yönelik bir yol haritası çizilmesi açısından son derece önemlidir.

Melanom, kanser tıbbında son yılların en dikkat çeken ve üzerine en çok çalışma yapılan hastalıktır. Bunun sebebi immünoterapi adı verilen yeni nesil ilaçların ilk olarak melanomda denenmesi ve başarı sağlamasıdır. 2010 yılında, klinik çalışmalarda başarıya ulaşan bir immünoterapi ilacı olan İpilimumab'ın (Yervoy), ileri evre (metastaz yapmış) melanomda yaşam süresine anlamlı katkı sağladığı gösterildi. Bu çalışmalar kanser hücresine yönelik geliştirilen hedeflenmiş ilaçlardan sonra yeni bir devrimi ve beraberinde başarı öyküsünü getirdi. Yervoy'un başarısından sonra geliştirilen iki ilaç Nivolumab (Opdivo) ve Pembrolizumab’ın (Keytruda) malign melanomda etkinliği kanıtlanmakla kalmadı, akciğer kanseri gibi yönetimi son derece güç olan başka bir kanser türünde daha etkinliği kanıtlandı.

Şimdi gelin melanom cilt kanserini birlikte inceleyelim..