Tıp Dergisi Lancet Oncology'de yayınlanan bir makalede, obezite ile 22 farklı kanser türü arasındaki ilişki incelenmiş ve sonuçları kamuoyu ile paylaşılmıştır.

Birçok kanser türünün daha oluşmadan engellenebileceğini gösteren güçlü kanıtlar bulunmasına rağmen 2008 yılında dünya genelinde 12.7 milyon kanser vakası saptanmış, bunun 7.6 milyonu ölümle sonuçlanmıştır. Kanser hastalığına bağlı ölüm oranları, yeni tedavi yöntemleri sayesinde her geçen gün azalmaktadır. Ancak, buna rağmen asıl olan kanser gelişimini önlemeye yönelik çalışmalardır.

Günümüzde kansere sebep olan birçok faktör artık kesin olarak tanımlanmıştır. Bunların bazıları: sigara kullanımı, obezite, sağlıksız beslenme ve hareketsiz bir yaşamdır. Farklı bir çalışmada, dünya genelindeki bütün kanser vakalarının %35’ine sebep olan 9 düzeltilebilir risk faktörü tanımlanmıştır. Bunlar; sigara kullanımı, alkol kullanımı, sebze ve meyveden fakir diyet, obezite, hareketsiz yaşam, korunmasız cinsel ilişki, şehirlerdeki kirli hava, katı yakıt kullanımı (kömür gibi) ve sağlık çalışanları arasında enfeksiyon bulaşmış iğnelerin yanlışlıkla teması olarak sıralanabilir.

Görüldüğü gibi aslında yaşam tarzında yapılan basit bazı değişikliklerle ve bilimsel çalışan kanser merkezlerinde uygulanan düzenli tarama testleri ile birçok kanser türünden korunmak mümkündür. Yaşam tarzındaki bu değişiklikler arasında beslenme alışkanlıkları ve dolayısıyla obezite ile mücadele önemli yer tutmaktadır.

Obezite, Hipokrat dönemi olan 2500 yıl öncesinden bugüne kadar tıp uzmanları tarafından insan sağlığını tehdit eden bir sorun olarak bilinmektedir. Günümüzde ise bütün yaş gruplarını, etnik kökenleri, dünyanın tüm coğrafik bölgelerini ve her türlü sosyo-ekonomik düzeydeki insanı etkileyen yaygın bir sorun haline gelmiştir.

Obezite vücut kitle indeksi hesaplamaları ile tanımlanır (kg cinsinden ağırlığın metre cinsinden boyun karesine bölünmesi). Bu tanımlamaya göre vücut kitle indeksi 25-29.9 kg/m² arası olanlar ‘fazla kilolu’, 30’un üzeri ise ‘obezite’ olarak tanımlanır. Ciddi obezite olarak tanımlanan vücut kitle indeksi de 40’ın üzeridir. Yapılan çalışmalarda obezite direk olarak ölüm oranlarını arttıran bir risk faktörü olarak tanımlanmıştır. Obez hastaların kilo vermesi ise kanser, şeker ve kalp hastalıkları gibi önemli sağlık sorunlarının düzelmesini ve ölüm oranlarının azalmasını sağlamaktadır. İşte bu sebeple, geçtiğimiz günlerde İngiliz tıp dergisinde obezite ile 22 farklı kanser türü arasında ne derece ilişki olduğunu gösteren bir çalışmanın sonuçları yayınlanmış ve kamuoyu ile paylaşılmıştır.

Araştırmada 5.24 milyon İngiliz yetişkin belli bir süre takip edilmiş, bu süre içinde 22 farklı kanser türünden 166.955 kanser vakası gelişmiştir. Vücut kitle indeksi bu kanser türlerini farklı oranlarda etkilemiş, 22 kanserin 17 si ile ilişkili bulunmuştur. Vücut kitle indeksinde her %5’lik artış; rahim kanserinde %1.6, safra kesesi kanserinde %1.31, böbrek kanserinde %1.25, rahim ağzı kanserinde %1.1, tiroid kanserinde %1.09, lösemi yani kan kanserinde %1.09, karaciğer kanserinde %1.19, kalın barsak kanserinde %1.1, over (yumurtalık) kanserinde %1.09, menopoz sonrası meme kanserinde %1.05 artışa sebep olmaktadır. Bu durumda yapılan hesaplamada rahim kanserinde %41, safra kesesi, böbrek, karaciğer ve kalın barsak kanserlerinde %10 ve daha fazla oranda obezite ile ilişki tespit edilmiştir.

Sonuç olarak; daha önceki birçok çalışmada olduğu gibi bu çalışmada da obezitenin kanser açısından risk faktörü olduğu bir kez daha gösterilmiş, sağlıklı beslenerek ve spor yaparak doğru kiloda kalmak gerektiği yeniden hatırlatılmıştır.