Bir polip, vücuttaki bir yüzeyden, genellikle organların boşluklarında gelişen bir doku büyümesidir. Polipler en sık kalın bağırsağın bölümleri olan kolon ve rektumda, kulak kanalında, rahim ağzında bulunur.

Kalın bağırsak (kolon ve rektum) kanserleri, iyi huylu adenom ve poliplerin bir kısmının zamanla malignleşmesi sonucu başlar. Polipler büyük ya da birden fazla sayıda olduğunda kanserleşme riski daha yüksektir. Kolonoskopi gibi tarama yöntemleri sayesinde, polipler erken dönemde saptanabilmekte ve kolorektal kanserlerin sıklığı azaltılabilmektedir.

Kolorektal (kalın bağırsak) polipler, kalın bağırsağın en iç katmanı olan mukozadan gelişen, yavaş büyüme gösteren ve düşük bir kanserleşme riskine sahip ( < % 1 ) oluşumlardır. Bununla birlikte bu polipler toplumda oldukça yaygın bulunmaktadır ve sıklığı yaşla birlikte artmaktadır. Polipler kolorektal kanserlere önemli bir yatkınlık sağlamaktadır ve bu sebeple saptandıklarında çıkartılıp uzaklaştırılmalılar.

Kalın bağırsak poliplerinin belirtileri ve bulguları

Kalın bağırsak, kolon ve rektum denilen iki kısımdan oluşur. Kolon yaklaşık 1.5 metrelik ilk ve uzun kısmı oluşturur, rektum ise makata yakın olan 15 cm’lik kısımdır.

Kolon polipleri hastaların çoğunda bulgu ve belirti göstermemektedir. Belirti gösteren hastalarda, en yaygın görülen bulgu ise rektal bölgeden yani makattan kanamadır. Kolon poliplerinden kaynaklanan uzun süreli kanamalar demir eksikliği anemisine sebep olabilmektedir. Poliplerin ishal ve kabızlık dahil diğer bulguları genellikle dışkı kalınlığının azalması (kalem gibi incelmesi) şeklindedir.

  • Dışkıda gizli kan, kolonik polipli hastaların az bir kısmında bulunabilir.
  • Makat (rektal bölge) polipleri doktorun elle muayenesi ile saptanabilir.
  • Rektumun ve kolonun son kısımlarının villöz adenomları ise, sıvı ve elektrolit kaybı ile giden ciddi ishale neden olabilir.

Polip Tanısı

Dışkıda gizli kan testi

Dışkıda gizli kan testi pozitifliği, çapı 10 milimetreyi aşan kolonik poliplerin % 20-40’ında saptanabilir. Fakat bu test mide-bağırsak sisteminde kanamaya neden olan diğer durumlarda da pozitif olabilir.

Sigmoidoskopi:

Makattan kalın bağırsağın son kısımlarının endoskop ile incelenmesi yöntemidir. Rektumda ve kolonun son kısımlarında polip taranması için en ideal yöntemdir. Bir akşam önceden yoğun bir bağırsak temizliğine gerek yoktur, işlem öncesi makat bölgesi lavman ile temizlenerek uygulanabilir. Bununla birlikte, bu yöntemle tüm kalın bağırsak görüntülenemez.

Kolonoskopi:

Kolonoskopi, polipleri tespit etmek, biyopsi almak ve/veya polipi tamamen çıkarmak için en iyi yöntemdir. Bu işlem, büyük kolonik polipler için % 90’a varan oranda doğru tespit etmektedir.

Polip Tedavi

Polipektomi:

Saplı (pedinküllü) veya sapsız (sesil) polipli hastalarda kolonoskopi sırasında polipler tamamen çıkarılabilir.

Kolonik rezeksiyon:

Ailesel adenomatozis polipozis hastalığında çok sayıda bağırsak polipi görülür. Bu durumda tüm kalın bağırsağın ameliyatla çıkarılması en uygun seçenektir.

Kolonik rezeksiyon, aynı zamanda yüksek-dereceli (high-grade) displazi veya displazi-ilişkili lezyonu olan ve uzun-süreli ülseratif kolitten muzadarip hastalara önerilmektedir.

Cerrahi olarak kalın bağırsağın bir kısmının çıkarılması, kolonoskopi ile çıkarılamayan veya tekrarlamış büyük sapsız (sesil) poliplerin tedavisi için önerilmektedir.

Sonuç olarak, kolorektal polipler düşük de olsa kanserleşme riski taşıyan oluşumlardır. Kolonoskopi gibi yöntemlerle bu polipler yüksek doğrulukla tespit edilebilmekte ve işlem sırasında çıkarılabilmektedir. Tüm bireyler 50 yaşından sonra en az 1 kez kolonoskopi yaptırmalı ve her 10 yılda bir bu işlem tekrarlanmalıdır. Kolorektal poliplere ve kalın bağırsak kanserine dair aile öyküsü olan kişilerde ise kolonoskopi ile taramaya daha erken yaşlarda başlanmalı ve hekimlerinin önereceği sıklıkla kolonoskopi uygulanmalıdır.