Geçtiğimiz hafta yayımlanan bir araştırmada, Viagra alan erkeklerde, almayanlara kıyasla ölümcül ve nadir görülen bir cilt kanseri türü olan malign melanom riskinin iki kata yakın arttığı bulundu.

Yatak odasında bir destek almak için erkekler arasında giderek daha sık kullanılan ve küçük mavi hap olarak da bilinen Viagra, ölümcül bir cilt kanseri türü olan malign melanom riskini nasıl arttırabilir? Viagra ile malign melanomun hücre düzeyinde aynı genetik yolu etkilediği biliniyordu. Hücre çoğalmasından sorumlu bir dizi moleküler mekanizma, melanom hücreleri ve erkeklerde sertleşme sorunu tedavisinde kullanılan Viagra için benzerdir. Mitozu aktive edici protein kinaz ve ekstraselüler sinyal ilişkili kinaz yolakları, melanom hücrelerinin çoğalmasında ve bu hücrelerin yaşamasında önemli bir role sahiptir. Sildenafil (Viagra®) erkeklerde sertleşme sorunu tedavisinde sıklıkla kullanılan bir fosfodiesteraz 5A inhibitörüdür. Son çalışmalar göstermiştir ki, melanom hücrelerinin kanserleşmesinden ve yayılmasından sorumlu mekanizmaların aktivasyonu, Viagra ile benzer bir şekilde özel bir enzimin (fosfodiesteraz 5A) düzeylerini azaltır. Viagra kullanımına bağlı olarak azalmış bu enzim düzeyleri, melanom hücrelerinin yayılımcı olmasını sağlayan mekanizmaların aktivitesini arttırmaktadır.

Amerika’da 2000 yılında başlatılan bu çalışmaya, o zamana kadar sağlıklı oldukları bilinen 25.848 erkek sağlık çalışanı dahil edilmiştir. Bu kişilerin 10 yıllık takipleri sırasında 142 kişide malign melanom, 3610 kişide diğer cilt kanserleri tespit edilmiştir. Viagra kullanımı ile malign melanom riskinin iki kata yakın arttığı bulunurken, Viagra kullanımı ile diğer cilt kanserleri arasında böyle bir ilişki bulunmamıştır. Öte yandan, erektil fonksiyonun kendisinin melanom riski ile ilişkili olmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca, sürekli Viagra kullanımı malign melanom riskini daha da arttırmıştır.

Sonuç olarak, Viagra kullanımı malign melanom gelişme riskinde bir artışla ilişkili olabilir. Bu tek çalışmanın erken sonuçları ile Viagra kullanımının tamamen biteceğini düşünmek yanlış olur. Gelecekte bu ve sonraki çalışmaların sonuçları klinik önerilere dönüşecek ve bu grup ilaçların prospektüslerinde özellikle malign melanom gelişme riski için uyarılar bulunacaktır.