0
Kanserin 10 Temel Özelliğine Karşı Geliştirilen İlaçlar

Kanserin 10 Temel Özelliğine Karşı Geliştirilen İlaçlar

Kanser tedavilerinde önemli başarılar sağlayan tedaviler belirli biyobelirteçleri ve bunların yer aldığı yolakları hedef alır. Bir önceki yazımızda "Kanserin 10 Temel Özelliği"nden bahsetmiştik. Kanserin 10 temel özelliğinin her birine karşı etkili tedaviler geliştirilmiştir. Bunların bir kısmı halen klinik araştırmalarda olup etkinlikleri kanserin tipine ve evresine göre değişmektedir. Bu tedaviler;

1) Büyüme faktörü inhibitörleri: Kanser hücreleri kendi büyüme faktörlerinin sayısını artırarak ya da büyüme faktörlerinin bağlandığı reseptör (algaçların) yapısını değiştirerek sürekli “çoğal” sinyalinin meydana gelmesini sağlar. Kanserin büyümesini destekleyen büyüme faktörlerini hedef alan ilaçlar tasarlanmıştır. Bu ilaçların amacı büyüme faktörlerinin bağlanmasını engelleyerek kanser hücresinin daha fazla çoğalmasını engellemektir. Bu ilaçlardan bazıları Cetuximab ve Panitumumabdır.

2) Siklin Bağımlı Kinaz İnhibitörleri: Kanser hücreleri büyüme engelleyici proteinleri atlatmayı başarır. Siklin bağımlı kinaz adı verilen proteinlerin aktivitesinin artması hücre çoğalmasına neden olur. Bunun önüne geçmek için araştırmacılar bu proteinlerin aktivitesini engelleyecek moleküller tasarlamışlardır. Bu amaçla tasarlanan ilaçlara örnek Palbociclib ve Letrozoledür.

3) Anti-CTLA4 Terapileri: Kanser hücresi bağışıklık sistemine görünmez olmayı öğrenir. Bunu normal hücrelerin bağışıklık sistemine dost görünmesini sağlayan proteinleri taşıyarak yaparlar. Bağışıklık sisteminin savaşçı hücreleri T hücrelerinin kanser hücresini dost görmesini sağlayan proteinlere bağlanmasını engelleyen ilaçlar tasarlanmıştır. Bu ilaçların en bilinenleri İpilimumab, Pembrolizumab, Nivolumab ve Atezolizumabdır.

4) Telomeraz İnhibitörleri: Kanser hücreleri sürekli çoğalma yeteneğine sahiptir. Bu yeteneği Telomeraz enzimlerinin aktivitesini artırarak yaparlar. Telomeraz enziminin temel görevi telomer adı verilen genleri koruyan dizilerin bozulmasını önlemektir. Bu ilaçların geliştirilmesi için klinik araştırmalar halen sürmektedir.

5) Anti-Enflamatuar (İltihap Giderici): Tümör dokusu genellikle iltihapla ilişkili bağışıklık hücreleri içerir. Bu tip hücrelerin artması iltihaplanmanın artmasına kanserleşmenin ilerlemesine neden olur. Aynı zamanda bu hücreler serbest oksijen radikalleri üreterek DNA hasarlarının artmasına neden olur. Bu tip ilaçlara örnek olarak aspirin gibi non steroid ilaçları verebiliriz. Kanser tedavisinde değil, ama kalın bağırsak gibi bazı kanserlerden korunmada aspirinle ilgili çok sayıda çalışma mevcuttur.

6) HGF, c-Met İnhibitörleri: Kanser hücreleri belirli bir çoğalma kapasitesine ulaştıktan sonra başka doku ve organlara göç ederler. Kanserden ölümlerin yüzde 90’ından metastaz sorumludur. C-met ve HGF proteinleri hücrenin çoğalmasını artırmanın yanında hücrenin başka doku ve organlara göç etmesini (metastaz) destekler. Bu amaçla tasarlanan ilaçlar Crizotinib ve Cabozantinibdir.

7) Aerobik Glikoliz İnhibitörleri: Kanser hücreleri çok hızlı çoğaldıklarından dolayı fazla enerjiye ihtiyaç duyarlar. Bu amaçla geliştirilen ilaçların temel amacı kanserin enerji desteklerini kesmektir. Halen klinik araştırmaları sürmektedir. 8) VEGF inhibitörleri: Kanser hücreleri ihtiyaç duydukları fazla miktarda besin ve oksijene ulaşmak için damar oluştururlar. Bunun için VEGF adı verilen proteinlerin üretimini artırarak damar sistemlerinin oluşmasına neden olur. Bu amaçla tasarlanan ilaçlardan bazıları Bevacizumab ve Regorafenibdir.

9) PARP İnhibitörleri: Kanser ilaçların çoğunluğu DNA hasarına neden olarak kanser hücresinin yok edilmesini amaçlar. PARP (Poly ADP ribose) proteinleri DNA tamirlerinde görev almaktadır. Kanser hücreleri PARP proteinlerinin aktivitesini artırarak DNA’larını korurlar. Bu ilaçlara örnek olarak Olaparib ve Veliparibi verebiliriz.

10) Hücre Ölümü Destekleyici Proteinleri: Kanser hücreleri apopitoz adı verilen programlı hücre ölümü mekanizmasını atlatmayı başarırlar. Araştırmacılar kanser hücresinin programlı bir şekilde ölmesini sağlayan BH3 proteinine benzer biyolojik moleküller tasarlamışlardır. Böylelikle bu proteinin artmasıyla kanser programlı hücre ölümüne gitmektedir. Bu tip ilaçlara örnek olarak Bortezomibdir.

Kanser araştırmalarında her geçen gün, kanserin yeni bir özelliği keşfedilmektedir. Yakın gelecekte kanserin ortaya çıkış nedenini hedef alan gen tedavileri, immunoterapiler ve kanserde çoklu ilaç dirençliliğini hedef alan tedaviler önem kazanacaktır.

Hanahan, Douglas et. al.

Hallmarks of Cancer: The Next Generation

Cell, Volume 144, Issue 5, 646 – 674.

Sağlık ve Mutlulukla Kalın...

Sayfada yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanser tanısına sahip bir hasta için online muayene randevusu hakkında bilgi almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.


İlgili Haberleri


Antidepresanlar ve Kanser: Umut mu, Risk mi?

Antidepresanlar ve Kanser: Umut mu, Risk mi?

SSRI (Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri) grubu antidepresanlar, depresyon ve anksiyete tedavisinde sıkça reçete edilen ilaçlardır....

Menopoz ve Meme Kanserinde Sıcak Basmasına Yeni Çözüm: Elinzanetant

Menopoz ve Meme Kanserinde Sıcak Basmasına Yeni Çözüm: Elinzanetant

Menopoz döneminde ve meme kanseri tedavisi gören kadınlarda sıkça görülen sıcak basmaları, yaşam kalitesini ciddi şekilde...

İnsan Refahı Araştırmasının Şaşırtıcı Sonuçları Üzerine

İnsan Refahı Araştırmasının Şaşırtıcı Sonuçları Üzerine

Türkiye, Birleşik Krallık ve Japonya Neden İnsan Refahında Geride Kaldı? Dünyanın dört bir yanından 22 ülkeyi kapsayan...

Kanser Tedavisinde Doğurganlığı Korumak Artık Daha Önemli: 2025 Kılavuzu Ne Getiriyor?

Kanser Tedavisinde Doğurganlığı Korumak Artık Daha Önemli: 2025 Kılavuzu Ne Getiriyor?

Neden Fertilite Koruması Şimdi Daha Önemli? Modern onkoloji, yalnızca hastalığı tedavi etmeyi değil, hastaların tedavi sonrası yaşam...

Hakkımda

Özgeçmişim, kanser tanı ve tedavisine dair çalışmalarım ve ilgi alanlarım için tıklayın.

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan Hakkında