
Soğan Suyu Faydaları ve Zararları Nelerdir? Soğan Suyu Nasıl Yapılır?
Soğan, mutfaklarımızda en sık kullandığımız sebzelerden biridir ve yemeklere lezzet katmasının yanı sıra sağlık açısından da pek çok fayda sunar. Son yıllarda soğan suyu kürü, zayıflama, adet düzensizliği, bağışıklığı güçlendirme ve hatta kanserden korunma gibi çeşitli amaçlarla popüler hale gelmiştir. Peki, soğan suyunun gerçekten faydaları nelerdir, düzenli tüketiminin zararları olabilir mi? Bilimsel araştırmalar soğan suyunun özellikle kanser üzerindeki etkisi hakkında ne söylüyor?
Soğan Suyunun Besin İçeriği
Soğanın sağlık üzerindeki etkilerini anlamak için içerdiği vitamin ve mineralleri bilmek önemlidir. Soğan; özellikle A, C ve B grubu vitaminleri ile kalsiyum, folat, fosfor, magnezyum, potasyum, iyot ve kükürt gibi mineraller açısından zengindir. Ayrıca soğanda bol miktarda kuersetin gibi güçlü antioksidan özellik gösteren flavonoidler bulunur. Bu besin öğeleri soğan suyunun vücuda sağladığı faydaların temelini oluşturur.
Aşağıdaki tabloda 100 gram çiğ kuru soğanın temel besin değerleri özetlenmiştir:
Besin Öğesi (100 g çiğ soğan) | Miktarı |
---|---|
Kalori | ~30 kcal |
Karbonhidrat | ~9 g |
Lif | ~1.5 g |
Protein | ~1 g |
Yağ | ~0.1 g |
Potasyum | ~146 mg |
Sodyum | ~4 mg |
Soğan suyu hazırlanırken soğanın posası süzüldüğü için lif içeriği azalır; ancak vitamin, mineral ve antioksidanların büyük kısmı suya geçer. Bu nedenle soğan suyunun da besleyici değeri yüksek bir kür olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle potasyum ve kükürt bileşikleri, soğan suyunun sağlık etkilerinde önemli rol oynar.
Soğan Suyunun Faydaları Nelerdir?
Soğan suyu; içerdiği vitaminler, mineraller ve biyoaktif bileşikler sayesinde vücut sağlığına pek çok olumlu katkı yapabilir. Geleneksel kullanımlardan elde edilen deneyimler ve bilimsel veriler ışığında soğan suyunun başlıca faydaları şu şekilde özetlenebilir:
-
Doğal Antibiyotik ve Antioksidan Etki: Soğan suyu, içerdiği kuersetin sayesinde güçlü bir antioksidan etki gösterir ve doğal antibiyotik özelliği sayesinde vücudu mikroplara karşı korur. Bu sayede bağışıklık sistemini güçlendirerek enfeksiyonlara karşı direnci artırır. Kronik iltihaplanma (inflamasyon) riskini azaltarak vücudun savunma mekanizmalarını destekler.
-
Kalp ve Damar Sağlığını Destekler: Soğan suyu kan şekeri, kolesterol ve kan basıncını (tansiyonu) dengede tutmaya yardımcı olabilir. Bu etkileriyle kalp-damar hastalıkları riskini düşürmesi mümkündür. Araştırmalar, düzenli soğan tüketiminin kan inceltici etkisiyle pıhtı oluşumunu azaltabileceğini ve böylece kalp krizi ve inme riskini düşürdüğünü göstermektedir. Potasyum içeriği de tansiyonun kontrolüne katkı sağlar.
-
Kansere Karşı Koruyucu Potansiyel: Soğan suyunda bulunan bazı moleküllerin kanser oluşumunu engelleyici (antikarsinojenik) özelliklere sahip olduğu bilinse de, bu etkiler insanlarda yapılan klinik çalışmalarla henüz kanıtlanmamıştır.
-
Vücudu Toksinlerden Arındırır ve Sindirimi Destekler: Soğan suyunun idrar söktürücü ve hafif laksatif etkileri olduğu bilinmektedir. Bu sayede vücuttan ödem ve toksin atılmasını hızlandırarak bir nevi detoks etkisi yapar. Ayrıca mide enzimlerini uyararak sindirimi kolaylaştırdığı, bağırsak hareketlerini düzenlediği belirtilir. Ancak hassas mideye sahip kişilerde çiğ soğan suyu tüketimi tam tersine rahatsızlık verebileceğinden dikkatli olunmalıdır (yan etkiler bölümüne bakınız).
-
Kilo Vermeye Yardımcı Olur: Soğan suyu zayıflamaya yardımcı mı? Halk arasında soğan suyu kürünün metabolizmayı hızlandırarak kilo vermeyi desteklediği yaygın bir inanıştır. Gerçekten de soğan suyu aç karnına tüketildiğinde yağ yakımını artırıp ödem attırarak zayıflamaya destek olabilir. İçeriğindeki besin öğeleri sayesinde tok tutmaya yardımcı olup iştahı dengeleyebilir. Elbette ki sağlıklı kilo kaybı için soğan suyu tek başına mucize değildir; dengeli bir diyet ve egzersizle birlikte destekleyici bir araçtır.
-
Kan Şekerini Düzenler: Soğan suyu, düşük glisemik içeriği ve antioksidan bileşenleri sayesinde kan şekeri seviyelerini düzenlemeye katkıda bulunur. Özellikle tip 2 diyabet riskini azaltıcı etkiler gösterebileceği düşünülür. Ancak kan şekeri düşürücü özelliği nedeniyle diyabet ilaçları kullananlarda hipoglisemiye yol açmaması için dikkatli olunmalıdır (bu konuda da yan etkiler bölümüne bakınız).
-
Cilt Sağlığını İyileştirir: Soğan suyunun antiseptik ve antioksidan özellikleri, cilt üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Düzenli soğan suyu tüketimi veya soğan suyunun doğrudan cilde uygulanmasıyla, ciltteki akne (sivilce) oluşumunun azalabileceği, mevcut sivilcelerin kuruyabileceği belirtilmektedir. Aynı zamanda soğandaki kükürt ve C vitamini, kolajen üretimini destekleyerek kırışıklıkların hafiflemesine ve cilde canlılık kazanmasına yardımcı olabilir. Tabii cilde direkt uygulamada hassasiyeti olan kişiler ilk önce küçük bir bölgede deneme yapmalıdır.
-
Saç Dökülmesini Azaltır: Soğan suyu saç uzatır mı? Geleneksel olarak soğan suyu, saç bakımında da kullanılmaktadır. Soğanın içerdiği sülfür (kükürt) bileşikleri ve antibakteriyel özelliği, saç derisini besleyip saç köklerini güçlendirerek saç dökülmesini azaltabilir. Hatta bazı kaynaklar, soğan suyunun düzenli uygulanmasıyla saçların daha hızlı uzayabileceğini ve beyazlamış saç tellerinin kısmen kendi rengine dönebileceğini iddia etmektedir. Bunlar tam olarak kanıtlanmış olmasa da soğan suyunun saç derisindeki kan dolaşımını artırarak saç sağlığına katkı sunduğu bilinmektedir. Kepek, egzama gibi saç derisi problemlerinde de antiseptik etkisiyle rahatlama sağlayabilir.
-
Kadın Sağlığı ve Adet Düzenine Etkisi: Soğan suyu adet söktürür mü? Soğan suyu kürü, adet düzensizliği yaşayan kadınlar arasında yaygın olarak kullanılan bitkisel bir yöntemdir. İçeriğindeki antioksidanlar ve bazı uçucu bileşiklerin hormonal dengeyi destekleyerek adet söktürücü etkisi olabileceği düşünülür. Özellikle polikistik over sendromu (PKOS) veya hormonal dengesizlik nedeniyle adet gecikmesi yaşayanlar, iki hafta süreyle soğan suyu tüketmenin adet kanamasını başlatmaya yardımcı olduğunu belirtmektedir. Bilimsel olarak kesin kanıtlanmış olmamakla birlikte, zararsız bir bitkisel destek olarak adet sorunlarında denenebilmektedir. Ayrıca soğan suyunun adet sancılarını hafifletmeye de yardımcı olabileceği halk arasında dile getirilmektedir.
-
Enfeksiyonlara Karşı ve Solunum Yolları: Soğan suyu özellikle kış aylarında grip ve soğuk algınlığına karşı korunmada destek olarak bilinir. Antiviral ve antiinflamatuar etkileri sayesinde nezle, sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının süresini kısaltabilir. Öksürük için soğan suyu da sıkça başvurulan bir ev reçetesidir. Soğan suyu bal ile karıştırılarak içildiğinde balgam söktürücü ve öksürük yatıştırıcı etki gösterebilir. Antioksidan bileşenleri sayesinde vücut direncini artırarak kronik öksürük şikâyetlerinde de faydalı olabilir. Nitekim soğan, halk arasında "doğal şurup" olarak anılır; şekerle bekletilerek elde edilen soğan özsuyu çocuklarda balgamlı öksürük için geleneksel bir çözümdür.
-
Kemik ve Eklem Sağlığı: Soğan suyu içerdiği bazı mineral ve flavonoidlerle kemik yoğunluğuna olumlu katkı sağlayabilir. Özellikle kalsiyum ve K vitamini içeriğiyle kemikleri güçlendirdiği, ileriki yaşlarda osteoporoz (kemik erimesi) riskini azaltabileceği düşünülmektedir. Ayrıca antiinflamatuar etkileri sayesinde eklem ağrılarını dindirmeye yardımcı olabileceğine dair anekdotlar vardır. Menopoz dönemindeki kadınlarda görülen kemik erimesi ve sıcak basması gibi şikâyetlerin, soğan suyu tüketimi ile bir miktar azalabildiği bazı kullanıcılar tarafından bildirilmiştir.
Yukarıdaki maddeler, soğan suyunun geniş bir yelpazedeki olası faydalarını göstermektedir. Özetle, soğan suyu vücudun hücresel hasara karşı savunmasını güçlendiren, bağışıklığı destekleyen, kalp sağlığından cilt ve saça kadar pek çok alanda olumlu etkiler sunan doğal bir destek olarak öne çıkar. Ancak her bireyin bünyesi farklıdır ve soğan suyu kullanımı kişisel tolere edilebilirliğe göre değerlendirilmelidir.
Soğan Suyu Nasıl Yapılır?
Soğan suyu hazırlamak oldukça kolaydır ve evde birkaç malzemeyle uygulanabilir. Soğan suyu kürü tarifi için genellikle kahverengi kabuklu kuru soğan tercih edilir (mor veya beyaz soğan bu kürde önerilmez). Aşağıda adım adım soğan suyu yapımı anlatılmaktadır:
-
Soğanı Hazırlama: Orta boy kahverengi kabuklu bir kuru soğan seçin. Soğanın kabuklarını soyun. Daha etkili temizlik için soğanı soymadan önce bir süre sirkeli suda bekletip yıkayabilirsiniz. Bu adım, soğanın üzerindeki tarım ilacı kalıntılarını gidermeye yardımcı olur.
-
Suyu Kaynatma: Küçük bir tencereye 2 su bardağı (yaklaşık 500 ml) klorsuz su koyun. (Mümkünse içme suyu kullanın.) Suyu yüksek ateşte kaynamaya bırakın.
-
Soğanı Kaynatma: Su kaynadıktan sonra hazırladığınız soğanı bıçakla 4 parçaya bölerek tencerenin içine atın. Tencerenin kapağını kapatın ve orta ateşte 5 dakika kadar kaynatın. Soğan parçaları suyun içinde kaynayarak özlerini suya bırakacaktır.
-
Süzme: 5 dakika kaynadıktan sonra ocaktan alın. Temiz bir tülbent veya ince bir süzgeç yardımıyla soğan tanelerini süzün. Elde ettiğiniz açık kahverengi renkli su, soğan suyudur.
-
Tüketmeye Hazırlama: Soğan suyunu biraz ılımaya bırakın. Ne sıcak ne de soğuk, ılık halde iken tüketmek en doğrusudur. Çok sıcak içmek boğazınızı tahriş edebilir; çok soğuk içmek ise istenen etkiyi azaltabilir. Ilık hale gelen soğan suyunu doğrudan içebilirsiniz.
-
Taze Tüketim: Soğan suyunu taze olarak hazırlamak önemlidir. Bir seferde içeceğiniz miktardan fazlasını hazırlamamaya çalışın. Her gün için kürü taze demlemek, aktif bileşenlerin korunması açısından daha etkilidir.
Soğan suyu kürü ne kadar süre uygulanmalı? Genellikle önerilen kullanım, bu hazırlanan suyun sabah ve akşam birer bardak olacak şekilde 15 gün boyunca düzenli içilmesi, ardından yaklaşık 3-6 ay ara verilmesidir. Gerektiğinde yılda birkaç kez bu 15 günlük kürü tekrarlayanlar vardır. Ancak bu uygulama tamamen halk deneyimine dayanır; bilimsel olarak netleşmiş bir protokol değildir. İlk kez deniyorsanız 15 gün sonunda bir süre ara vermek ve vücudunuzu dinlemek faydalı olacaktır.
Soğan suyunun tadı oldukça keskindir ve içimi herkes için kolay olmayabilir. Eğer içmekte zorlanırsanız, soğan suyunu ılık haldeyken bal ile tatlandırıp tüketebilirsiniz. Bal, tadı yumuşatmasının yanı sıra ekstra antimikrobiyal fayda da sağlar. Alternatif olarak soğan suyunu soğutup içerisine biraz limon sıkmak da tadını düzeltmeye yardımcı olabilir.
Soğan Suyu Zayıflatır Mı?
Soğan suyu, zayıflamak isteyenlerin sıkça başvurduğu doğal yöntemlerden biridir. Peki gerçekten kilo vermeye yardımcı olur mu? Evet, dolaylı yoldan yardımcı olabilir. Soğan suyu düşük kalorili bir içecektir (100 ml’si sadece birkaç kalori içerir) ve yüksek besin değerine sahip olduğu için diyet yaparken vücuda destek olur. Özellikle aç karnına sabahları soğan suyu içmenin metabolizmayı hızlandırıp yağ yakımını tetiklediği belirtilmektedir.
Soğan suyunun içindeki bileşikler vücutta termogenez denilen ısı üretimini artırarak daha fazla kalori yakımına yol açabilir. Ayrıca idrar söktürücü etkisi sayesinde vücutta biriken fazla suyun atılmasına (ödem çözülmesine) yardımcı olur, bu da tartıda hızlı bir düşüş sağlayabilir. İştah kontrolü de soğan suyunun olası faydalarındandır; aç karna içildiğinde tokluk hissini destekleyerek gün içinde daha az yemenize katkı sunabilir.
Ancak, soğan suyu tek başına mucize bir zayıflatıcı değildir. Kilo vermek temel olarak aldığınız kaloriyi azaltıp harcadığınız enerjiyi artırmaya dayanır. Soğan suyu, sağlıklı beslenme ve egzersiz programınıza ek bir destek olarak düşünülmelidir. Örneğin, sabahları soğan suyu içip ardından gün boyu yüksek kalorili, dengesiz beslenirseniz beklediğiniz faydayı görmeniz mümkün olmaz. Bunun yerine, soğan suyunu dengeli bir diyetin ve düzenli fiziksel aktivitenin yanında destekleyici olarak kullanmalısınız. Bu şekilde, soğan suyunun yağ yakımını hızlandırıcı ve ödem attırıcı etkilerinden faydalanarak daha hızlı ve sağlıklı kilo verebilirsiniz.
Soğan Suyu Adet Söktürür mü?
Adet (regl) düzensizliği yaşayan pek çok kadın, bitkisel çözümlere yönelmekte ve soğan suyu kürü de bu alanda sık dile getirilen yöntemlerden biridir. Soğan suyu adet söktürücü olabilir mi? Bu konuda kesin bilimsel kanıtlar olmamakla birlikte, halk arasında güçlü bir inanış ve bir miktar pozitif geri bildirim bulunmaktadır.
Soğanın içerdiği bazı flavonoidler ve antioksidanların, kadın üreme sistemi üzerinde düzenleyici etkileri olabileceği düşünülür. Özellikle yumurtlama fonksiyonunu (ovülasyonu) destekleyerek adet döngüsünü düzene soktuğu iddia edilmektedir. Bazı kadınlar, geciken adet kanamasını başlatmak için 7-10 gün süreyle soğan suyu kürü uyguladıklarında başarılı sonuç aldıklarını belirtirler. Soğan suyunun rahimdeki polip veya kistlerin küçülmesine yardım edebileceğini ileri süren alternatif tıp uzmanları da vardır; ancak bu konuda tıbbi literatürde net bir çalışma bulunmamaktadır.
Bilimsel belirsizliklere rağmen, soğan suyunun makul miktarda tüketiminin ciddi bir zararı görülmediğinden, adet söktürücü olarak denenmesi yaygındır. Eğer denemek isterseniz, adetinizin geciktiği dönemde 7-15 gün boyunca sabah akşam bir bardak soğan suyu içmeyi deneyebilirsiniz. Birçok kişi bu kürü uyguladıktan bir süre sonra adet kanamasının başladığını ifade etmektedir. Bunun arkasındaki mekanizma tam açıklanamasa da, soğan suyunun hormonları dengeleyici ve kan dolaşımını artırıcı etkilerinin buna katkı sağlayabileceği düşünülüyor.
Önemli bir nokta: Eğer hamilelik şüphesi varsa soğan suyu kürü uygulamayın, öncelikle bir gebelik testi yapın. Zira adet gecikmesi hamileliğe bağlıysa, soğan suyu veya başka bir adet söktürücü uygulamak doğru olmayacaktır. Ayrıca ciddi hormonal bozuklukları veya kronik rahatsızlıkları olan kadınlar da bu kürü denemeden önce doktorlarına danışmalıdır. Unutmayın, soğan suyu adet düzensizliği için bir destek olabilir ama altta yatan nedeni tedavi etmez; bu nedenle sürekli bir sorun yaşıyorsanız jinekolojik değerlendirme şarttır.
Soğan Suyu Saç Uzatır mı?
Güçlü kokusu nedeniyle ilk bakışta saçlara sürmek cazip gelmese de, soğan suyu saç sağlığında yıllardır kullanılan bir yöntemdir. Peki gerçekten saçları uzatır mı veya güçlendirir mi? Soğan suyunun doğrudan saça ve saç derisine uygulanmasının bir dizi faydası olabilir:
-
Saç Dökülmesini Azaltma: Soğan suyu, içerdiği kükürt sayesinde saç köklerine adeta bir gübre gibi etki eder. Kükürt, saç keratini için gerekli bir mineraldir ve soğan suyu saç derisine uygulandığında bu mineral saç foliküllerine nüfuz ederek saç tellerinin daha güçlü çıkmasını sağlar. Yapılan küçük çaplı bazı çalışmalarda, soğan suyu uygulamasının alopecia areata (bir tür saçkıran) hastalarında saç çıkışını hızlandırdığı gözlemlenmiştir. Düzenli kullanımla saç dökülmelerinin azalabileceği, halk arasında sık aktarılan bir deneyimdir.
-
Hızlı Uzama ve Gürleşme: Soğan suyu ile saç derisine masaj yapmak, o bölgedeki kan dolaşımını artırır. Artan kan akışı ile saç köklerine daha fazla besin ve oksijen ulaşır, bu da daha hızlı uzama ve saç tellerinde kalınlaşma olarak geri dönebilir. Haftada birkaç kez soğan suyunu saç diplerine friksiyon yaparak uygulayan kişiler, 1-2 ay içinde saçlarında hem uzama hızında artış hem de yeni baby-hair (ince yeni saçlar) çıktığını bildirmektedir.
-
Saç Derisi Problemlerine Çözüm: Soğan suyu, antibakteriyel ve antifungal (mantar karşıtı) özellikleri sayesinde saç derisindeki kepek, egzama, mantar enfeksiyonu gibi sorunların giderilmesine yardımcı olabilir. Saç derisinde yaralar veya kızarıklıklar varsa, soğan suyunun antiseptik etkisi bu yaraların iyileşmesini hızlandırabilir. Ayrıca fazla sebumu dengeleyip saç derisinin yağ dengesini sağlayarak kepeklenmeyi azaltabilir.
-
Beyazlayan Saçlara Etki: İlginç bir şekilde, halk arasında soğan suyunun saç beyazlamasını durdurup beyaz telleri yeniden koyulaştırdığı da iddia edilir. Bunun bilimsel bir dayanağı zayıf olsa da, soğandaki antioksidanların ve katalaz enziminin saç foliküllerinde biriken hidrojen peroksidi nötralize ederek beyazlamayı yavaşlatabileceği teorileri mevcuttur. En azından, soğan suyu uygulanan saç derisinde genel saç sağlığı iyileştiği için yeni çıkan saçların daha canlı ve pigmentli olacağı düşünülebilir.
Soğan suyu saç maskesi nasıl yapılır? Bunun iki yolu vardır: İlki, yukarıda tarif ettiğimiz gibi hazırlanmış soğan suyunu soğutup direkt saç diplerine uygulamak. İkincisi ise çiğ soğanı rendeleyip tülbentle sıkarak çıkan taze soğan öz suyunu kullanmaktır (bu yöntem kokusu daha keskin ama belki daha etkilidir). Soğan suyunu saç derinize pamuk veya sprey yardımıyla yaydıktan sonra parmak uçlarınızla birkaç dakika masaj yapın. En az 30 dakika, mümkünse 1-2 saat saçınızda bekletin. Ardından güzelce şampuanlayıp durulayın (kokuyu azaltmak için şampuana birkaç damla lavanta yağı ekleyebilirsiniz). Bunu haftada 2-3 kez tekrarlayabilirsiniz.
Dikkat: Soğan suyunu ilk kez uyguluyorsanız, öncelikle cildinizin küçük bir bölümünde alerji testi yapın. Bazı kişilerde soğan suyu deride kızarıklık ve irritasyona yol açabilir. Eğer uygulama sırasında ciddi yanma, kızarma olursa hemen saçınızı yıkayıp çıkarmalısınız. Aşırıya kaçmadan ve düzenli aralıklarla uygulandığında, soğan suyu saçlarınız için doğal ve ekonomik bir bakım yöntemi olabilir.
Soğan Suyu Kulağa Damlatılır mı?
Kulak ağrısı ve özellikle orta kulak iltihabı (otit) rahatsız edici olabilir ve genellikle antibiyotik tedavisi gerektirir. Ancak geçmişten bugüne, evde uygulanan bazı yöntemler de kulak ağrısını hafifletmek için kullanılagelmiştir. Soğan suyu kulağa damlatmak, bu geleneksel yöntemlerden biridir.
Soğanın içerisindeki sülfür bileşikleri ve antiinflamatuar özellikler, enfeksiyon nedeniyle ağrıyan kulağa uygulandığında fayda sağlayabilir. Nasıl uygulanır? Temiz bir kuru soğanı rendeleyip suyunu çıkarın (çiğ soğanın suyu bu amaç için daha uygundur). Elde ettiğiniz birkaç damla taze soğan suyunu ılık hale getirin (soğan suyunu bir kaşık içinde, kaynar su dolu bir kabın üzerinde biraz ısıtabilirsiniz, çok sıcak olmamalı). Ardından damlalıkla ağrıyan kulağınıza 2-3 damla soğan suyunu damlatın. Bir süre o tarafınıza yatıp sıvının kulağın içine işlemesine izin verin. Bu işlemi günde 2 kere tekrarlayabilirsiniz.
Soğan suyunun kulağa damlatıldığında ne yaptığına gelirsek: Soğan, doğal bir antibakteriyel olduğu için kulağınızdaki enfeksiyon etkeni bakterilerin sayısını azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca içerdiği antiinflamatuar maddeler, östaki borusundaki şişkinliği ve ağrıyı hafifletebilir. Birkaç uygulama sonrasında kulak ağrısında azalma ve iltihap belirtilerinde gerileme görülebilir.
Elbette, soğan suyu sadece hafif kulak ağrılarında, destekleyici bir yöntem olarak düşünülmelidir. Eğer kulak ağrınız şiddetliyse, yüksek ateşiniz varsa ya da kulaktan akıntı geliyorsa mutlaka bir doktora görünmeniz gerekir. Orta kulak iltihabı özellikle çocuklarda sık görülür ve gerekli durumda antibiyotik kullanımı önemlidir. Soğan suyu uygulaması, tıbbi tedaviye engel değildir ama geciktirmemek gerekir. Ayrıca kulağınızda delik (perfore kulak zarı) varsa kesinlikle herhangi bir sıvı damlatmayın, bu durumda soğan suyu da dahil zararlı olabilir.
Özetle, kulak ağrısı için soğan suyu, geçici rahatlama sağlayabilecek eski bir ev reçetesidir. Doğru uygulandığında kulaktaki iltihabı azaltıp ağrıyı dindirebilir, fakat özellikle çocuklarda ve ciddi vakalarda doktor önerisi öncelikli olmalıdır.
Soğan Suyu Öksürüğe İyi Gelir mi?
Doğal yöntemlerle öksürük tedavisi denildiğinde akla ilk gelenlerden biri soğandır. Soğan suyu veya soğan kürü, öksürüğü keser mi? Kısmen evet, özellikle balgamlı (prodüktif) öksürüklerde soğan oldukça etkilidir. Soğan içerdiği antimikrobiyal ve antioksidan bileşenler sayesinde solunum yollarını temizlemeye yardımcı olur ve bağışıklık sistemini güçlendirerek öksürüğün daha çabuk geçmesini sağlar.
Soğan ile öksürük tedavisinde birkaç farklı yöntem bulunmaktadır:
-
Soğan Suyu İçilmesi: Yukarıda anlattığımız şekilde hazırladığınız soğan suyunu, ılık olarak günde 2 bardak içebilirsiniz. Eğer tadı çok keskin gelirse içine bir kaşık bal karıştırarak içmek hem tatlandırır hem de balın boğaz yumuşatıcı etkisini eklersiniz. Bu karışım, özellikle gece yatarken içildiğinde öksürük krizlerini azaltarak daha rahat uyumanızı sağlayabilir.
-
Bal-Suğan Şurubu: Bir adet kuru soğanı yemeklik doğrayın ve bir kavanoza koyun. Üzerine 2-3 yemek kaşığı bal ekleyip karıştırın. Kavanozun kapağını kapatıp birkaç saat bekletin. Soğan, balın içinde suyunu salacaktır. Elde edilen bu soğan-bal şurubundan gün içinde 3-4 kez birer tatlı kaşığı tüketin. Bu karışım çocuklarda da (1 yaşından büyük olmak koşuluyla) öksürüğü yatıştırmada kullanılabilir. Hem soğanın antimikrobiyal gücü hem balın boğaz yatıştırıcı özelliği birlikte etkili olur.
-
Soğan-Buhar Uygulaması: Eğer öksürük özellikle geniz akıntısı ve burun tıkanıklığı ile birlikteyse, bir büyük soğanı doğrayıp kaynar su dolu bir kaseye atın. Başınızı kasenin üzerine eğip bir havlu ile kapatarak çıkan soğanlı buharı 5-10 dakika soluyun. Soğanın uçucu yağları solunum yollarınızı açar, balgamı yumuşatır ve öksürüğü hafifletir.
Bilimsel olarak bakıldığında, soğanın içerdiği bileşenlerin (örneğin sülfür bileşikleri ve flavonoidler) iltihap giderici etkileri olduğu, üst solunum yollarında mikroplarla savaşarak iyileşmeyi hızlandırdığı bilinmektedir. Hatta soğan ve sarımsağın, soğuk algınlığı süresini kısaltabileceğine dair çalışmalar mevcuttur. Öksürük genelde viral enfeksiyonlar sonrası gelişen bir refleks olduğu için, altta yatan enfeksiyonu baskılamak önemlidir; soğan suyu bu noktada destek olur. Ayrıca öksürük refleksinin hassasiyetini azaltarak da etki gösterebilir.
Sonuç olarak, öksürüğe karşı soğan suyu içmek veya ballı soğan kürü uygulamak, özellikle başlangıç aşamasındaki öksürüklerde ve gece artan öksürük yakınmalarında güvenle deneyebileceğiniz bir yöntemdir. Şayet öksürüğünüz 1-2 hafta içinde geçmiyor, şiddetleniyor veya yüksek ateş, nefes darlığı gibi belirtiler eşlik ediyorsa mutlaka bir hekime başvurmalısınız.
Soğan Suyunun Zararları ve Yan Etkileri
Her şeyde olduğu gibi, soğan suyunun da aşırı veya yanlış kullanımında bazı yan etkiler ortaya çıkabilir. Doğal bir ürün olması, tamamen zararsız olduğu anlamına gelmez. Aşağıda soğan suyunun potansiyel zararları ve dikkat edilmesi gereken durumlar listelenmiştir:
-
Mide ve Sindirim Sistemi Rahatsızlıkları: Soğan suyu, özellikle hassas mideye sahip kişilerde tahrişe yol açabilir. Aşırı tüketildiğinde midede şişkinlik, gaz ve ekşime (hazımsızlık) yapabilir. Soğanın içerdiği bazı fermentabl karbonhidratlar (FODMAP’ler) bağırsakta gaz üretimini artırarak karın şişkinliği ve ağrıya neden olabilir. Reflü (geri kaçış) sorunu olanlarda soğan suyu tüketimi mide yanmasını ve reflü semptomlarını tetikleyebilir. Bu nedenle mide ülseri, gastrit gibi problemi olanların soğan suyu kürünü dikkatli denemesi veya kaçınması önerilir.
-
Kan Şekerinde Düşme (Hipoglisemi): Soğan suyu kan şekerini düşürücü etkiye sahip olabileceğinden, diyabet (şeker) hastaları için dikkatli tüketilmelidir. Eğer diyabet ilacı (insülin veya hap) kullanıyorsanız soğan suyu içmek kan şekerinizi aşırı düşürüp hipoglisemi atağına yol açabilir. Bu durumda terleme, çarpıntı, baş dönmesi, hatta baygınlık görülebilir. Diyabet hastaları soğan suyu içmek istiyorsa, bunu doktorlarıyla konuşmalı ve kan şekeri ölçümlerini daha sık yapmalıdır. Güvenli tarafta olmak için düşük dozda başlanıp vücut tepkisi izlenebilir.
-
Kanı Sulandırıcı Etki: Soğan, içeriğindeki bileşenler sayesinde kanın pıhtılaşmasını bir miktar azaltabilir (kan inceltici etki). Bu normalde kalp sağlığı için olumlu kabul edilse de, pıhtılaşma sorunu olan kişilerde veya kan sulandırıcı ilaç kullananlarda risk yaratabilir. Örneğin warfarin, heparin, aspirin gibi kan sulandırıcı ilaç alan hastalar soğan suyu tükettiklerinde, ilacın etkisi güçlenip istenmeyen kanamalara yol açabilir. Aynı şekilde hemofili gibi kanama bozukluğu olanların da uzak durmasında fayda vardır. Ameliyat öncesi dönemde de (en az 1 hafta öncesinden) soğan suyu gibi kan sulandırıcı etkisi olabilecek gıdaların tüketimi kesilmelidir.
-
Aşırı Su Kaybı (Dehidrasyon): Soğan suyu, idrar söktürücü (diüretik) özellik gösterdiğinden fazla miktarda tüketilirse vücuttan aşırı sıvı atımına neden olabilir. Bu da yeterince su içmezseniz dehidrasyona (vücudun susuz kalmasına) yol açabilir. Özellikle sıcak havalarda veya zaten yeterli su almayan kişilerde, günde litrelerce soğan suyu içmek doğru değildir. Her bardak soğan suyu için bir bardak da normal su içerek denge sağlanabilir.
-
Ciltte Alerjik Reaksiyonlar: Bazı kişiler soğana veya soğan suyuna karşı alerjik olabilir. Ağız yoluyla alındığında değil ama cilde uygulandığında kızarıklık, kaşıntı, döküntü gibi alerjik temas reaksiyonları görülebilir. Eğer soğan suyunu yüze/sivilceye uyguluyorsanız ve cildinizde tahriş oluşuyorsa işlemi sonlandırın. Ağızdan tüketimde de nadiren bazı bireylerde deride kaşıntılı döküntüler (ürtiker) ortaya çıkabilir.
-
Baş Ağrısı: Aşırı soğan suyu tüketimi veya çok hassas bünyelerde şiddetli baş ağrısı şikâyeti yapabildiği rapor edilmiştir. Bunun nedeni tam bilinmemekle birlikte, soğanın içerdiği bazı aktif maddelerin damarları genişletici etkisine bağlı olabileceği düşünülür. Eğer soğan suyu kullandığınız dönemde alışkın olmadığınız tarzda baş ağrılarınız olursa, birkaç gün ara verip durumun düzelip düzelmediğine bakın.
-
Hamilelik ve Emzirme: Soğan genelde gıdalarda güvenli olsa da, hamilelik döneminde yoğun soğan suyu kürü yapmak önerilmez. Çünkü soğan suyunun kanama zamanını uzatıcı etkisi vardır ve gebelikte yüksek dozda tüketimi teorik olarak düşük yapma riskini artırabilir. Ayrıca hamilelikte mide hassasiyeti de olabileceğinden, soğan suyu bulantıyı kötüleştirebilir. Emziren anneler için küçük miktarlarda soğan suyu sorun olmasa da, anne sütüne kokusunun geçebileceğini ve bebeğin huzursuzlanmasına neden olabileceğini hatırlatalım. Bu özel dönemlerde doktorunuza danışmadan bitkisel kürlere başlamayın.
-
İlaç Etkileşimleri: Soğan suyu, diyabet ilaçları ve kan sulandırıcılar dışında, idrar söktürücü ilaçlar, tansiyon ilaçları gibi bazı diğer ilaçlarla da etkileşime girebilir. Örneğin idrar söktürücü ilaç kullanan birinin üstüne bir de yoğun soğan kürü yapması, vücuttan çok fazla potasyum atılmasına veya tansiyonun aşırı düşmesine neden olabilir. Bu yüzden düzenli ilaç kullanan kişilerin (özellikle kronik hastalığı olanlar) soğan suyu tüketmeye başlamadan önce doktorlarıyla görüşmeleri en doğrusudur.
Yukarıdaki yan etkiler göz önüne alındığında, soğan suyu tüketirken ölçülü olmak ve vücudu dinlemek gerekir. Günde 1-2 bardak normalde tolere edilebilirken, bunun çok üstüne çıkıldığında faydadan çok zarar görebilirsiniz. Eğer herhangi bir olumsuz belirti fark ederseniz (örneğin mide ağrısı, baş dönmesi, deride kaşıntı vb.), soğan suyu içmeyi bırakıp gerekli durumlarda bir sağlık kuruluşuna başvurun. Unutmayın, doğal tedaviler de bilinçli uygulanmalıdır.
Soğan Suyu ve Kanser: Ne Diyor Araştırmalar?
Soğan ve sarımsak gibi Allium ailesi sebzeler, uzun zamandır kanserden koruyucu etkileri ile araştırma konusu olmuştur. Peki soğan suyu kansere iyi gelir mi, kanseri önler mi? Bu soruya "evet" demek şu anki bilgiler ışığında doğru değil. Ancak, bilimsel çalışmaların işaret ettiği bazı önemli noktalar var:
-
Laboratuvar Bulguları: Laboratuvar ortamında (hücre kültürü ve hayvan deneylerinde) soğan özütü veya soğandan elde edilen bileşiklerle yapılan deneyler oldukça umut verici sonuçlar vermiştir. Kanada'da yapılan bir çalışmada kırmızı soğan ekstresinin, kolon ve meme kanseri hücrelerini öldürmede en etkili soğan türü olduğu görülmüştür. Soğan özütü, kanser hücrelerinde apoptoz adı verilen kontrollü hücre ölümünü tetikleyebilmiş ve tümör hücrelerinin çoğalmasını yavaşlatmıştır. Bir diğer çalışmada, sarımsak ve soğan ekstresinin birlikte verilmesinin, tek başına verilmesine göre farelerde tümör büyümesini daha fazla engellediği rapor edilmiştir. Bu bulgular, soğandaki aktif maddelerin doğrudan kanser hücrelerine karşı etkili olabileceğine işaret ediyor.
-
Özel Bileşikler: Soğan içinde bulunan bazı spesifik bileşenler kanserle mücadelede dikkat çekmektedir. Örneğin, soğanın içerdiği organosülfür bileşikleri ve flavonoidler, kanser hücrelerinin çoğalma yollarını baskılayabilir. Sarımsakta bol bulunan allicin gibi bir molekül soğanda da düşük miktarda vardır ve tümör oluşumunda rol oynayan bazı enzimleri engelleyebilir. Yine soğandaki S-allyl cysteine ve ajoene gibi maddelerin anti-kanser potansiyeli araştırılmıştır. Bu bileşiklerin tümörü besleyen yeni damar oluşumunu (anjiyogenezi) engelleyebildiği ve bağışıklık sistemini kanserle savaşta aktive edebildiği bazı çalışmalarla öne sürülmüştür.
-
Soğan Suyu vs. Çiğ Soğan: Porto Riko'da yapılan ve ses getiren bir çalışmada, her gün düzenli çiğ soğan ve sarımsak tüketen kadınların meme kanserine yakalanma olasılığının, hiç tüketmeyenlere göre %67 oranında daha az olduğu bulunmuştur. İlginç olarak araştırmacılar, pişmiş soğan/sarımsağın bu koruyucu etkilerinin azaldığını vurgulamışlar. Yani, soğanı çiğ tüketmenin (ve muhtemelen suyunu çiğ olarak hazırlamanın) içindeki yararlı maddeleri maksimum düzeyde koruduğu söylenebilir. Soğan suyu genelde kaynatılarak yapılsa da, kanserden korunma açısından bakıldığında çiğ soğan suyu (rendeleyip sıkma yöntemiyle) daha avantajlı olabilir. Ancak çiğ soğan suyunun tadı ve mideye etkisi herkesçe tolere edilemeyebilir. Burada bir denge söz konusu; hafifçe kaynatmak bazı antioksidanları azaltabilir ama yine de önemli bir kısmı soğan suyuna geçer.
-
Doğrudan Tedavi Değil, Önleyici Destek: Soğan suyu veya soğan özü üzerinde klinik düzeyde (insanlarda) yapılmış tedavi edici bir çalışma bulunmamaktadır. Yani hiçbir onkolog, tek başına soğan suyu içerek kanserin tedavi edilebileceğini söylemez.
Sıkça Sorulan Sorular
Soğan suyu ne sıklıkla içilmeli?
Soğan suyu kürü genellikle sabah ve akşam olmak üzere günde 2 bardak içilir. Bu uygulama 15 gün düzenli yapılıp ardından birkaç ay ara verilmesi tavsiye edilir. Örneğin 15 gün içtikten sonra 3-6 ay mola verip, gerekirse tekrar 15 gün uygulayabilirsiniz. Sürekli aralıksız içmek yerine kürler halinde tüketmek vücudun alışmaması ve olası yan etkilerden kaçınmak için daha doğrudur. Eğer herhangi bir rahatsızlık hissederseniz kürü erken sonlandırın.
Soğan suyu sıcak mı içilir, soğuk mu?
Soğan suyu ılık olarak tüketilmelidir. Ne kaynar derecede sıcak ne de buzdolabından çıkmış soğuk olmamalıdır. Ilık halde içmek, hem boğazınız için daha iyidir hem de soğan suyunun etki göstermesi için idealdir. Kaynattıktan sonra bir müddet bekleyip ılıdığında içebilirsiniz.
Soğan suyu aç karnına mı tok karnına mı alınmalı?
Soğan suyu genelde aç karnına tavsiye edilir. Sabah uyanır uyanmaz ve akşam yemekten bir süre önce içilmesi, içeriğinin emilimini kolaylaştırır ve istenen etkileri artırabilir. Aç karnına alındığında metabolizmayı daha çok hızlandırdığı ve ödem attırdığı belirtilmektedir. Mideniz çok hassassa sabahları önce hafif bir şey yiyip üzerine içmeyi deneyebilirsiniz, ancak çoğu kişi açken daha iyi tolere edebilmektedir.
Soğan suyu kilo aldırır mı?
Hayır, soğan suyu kilo aldırmaz. Aksine doğru kullanılırsa kilo vermeye yardımcı olur. Soğan suyunun kalorisi son derece düşüktür ve içeriğindeki bileşenler yağ yakımını teşvik eder. Elbette eğer soğan suyu içerken diyetinizi tamamen boşlarsanız, tek başına sihirli etki göstermez; fakat düzenli ve ölçülü beslenme içinde tüketilen soğan suyu kesinlikle bir kilo alma faktörü değildir. Ödem atıcı etkisiyle tartıda düşüş bile görebilirsiniz.
Soğan suyu hamile kalma şansını artırır mı?
Halk arasında soğan suyunun, üreme sağlığına iyi geldiği ve özellikle hamile kalmak isteyen kadınlara faydalı olduğu yönünde bir inanış vardır. Bunun nedeni, soğan suyunun içerdiği vitamin ve antioksidanların yumurtalıkları olumlu etkileyebileceğinin düşünülmesidir. Özellikle yumurtlama sorunları yaşayan bazı kadınlar, soğan suyu kürü sonrası gebe kaldıklarını belirtmişlerdir. Bilimsel olarak kesin kanıtlanmış olmamakla birlikte, soğan suyunun yumurtlamayı tetikleyebileceği, rahimi temizleyebileceği yönünde görüşler mevcuttur. Zarar vermeyeceği düşünüldüğünden, hamilelik planlayanlar tarafından denenebilir. Fakat mucize beklenmemeli ve asıl önemli olanın tıbbi kontrollerle altta yatan bir sorun varsa onun tedavi edilmesi olduğu unutulmamalıdır.
Soğan suyu yüze sürülür mü?
Evet, soğan suyu cilt bakımında haricen kullanılabilir. Antiseptik ve antioksidan özellikleri sayesinde yüze pamukla uygulanması, özellikle sivilce (akne) problemi olanlarda fayda sağlayabilir. Soğan suyunu direkt cilde sürdüğünüzde antibakteriyel etkisiyle sivilcelerin kurumasına yardımcı olur, gözenekleri temizler. Ayrıca içerdiği kükürt ve C vitamini nedeniyle kollajen üretimini destekleyerek cilt lekelerini açabilir ve kırışıklıkları hafifletebilir. Uygulama için bir pamuk yardımıyla taze soğan suyunu yüzünüze sürebilir, 10-15 dakika bekleyip ılık suyla durulayabilirsiniz. Haftada birkaç kez tekrarlanabilir. Ancak bazı kişilerde tahriş yapabileceğinden, ilk önce küçük bir bölgede deneme yapmak önemli. Göz çevresine getirmemeye de dikkat edin, çünkü soğan suyu gözleri yakabilir.
Soğan suyu hangi soğanla yapılmalı?
Soğan suyu kürü için en çok önerilen soğan türü kahverengi (ya da sarı) kabuklu kuru soğandır. Bu, marketlerde yaygın bulunan klasik yemeklik soğandır. Mor (kırmızı) soğan veya beyaz soğan ile de kür yapılabileceğini söyleyenler olsa da, geleneksel tarifler kahverengi soğanın içeriğinin bu kür için daha uygun olduğunu belirtir. Mor soğan antioksidan açısından zengin olsa da, adet söktürücü etkide kahverengi soğanın daha etkili olduğu rivayet edilir. Dolayısıyla siz de mümkünse orta boy kahverengi kabuklu soğan kullanın. Soğanınız taze ve sert olmalı, yumuşamış veya filizlenmiş soğanları tercih etmeyin.
Soğan suyu kokusu nasıl giderilir?
Soğan suyu içtikten sonra ağızda ve ciltte belirgin bir soğan kokusu kalabilir. Bu kokuyu azaltmak için içtikten hemen sonra bir parça maydanoz çiğneyebilirsiniz. Maydanoz, nefesi tazeleyerek soğan kokusunu bastırır. Aynı şekilde nane yaprağı veya karanfil çiğnemek de etkili olabilir. Dişlerinizi fırçalamak ve tuzlu su ile gargara yapmak da ağzınızda ferahlık sağlayacaktır. Cildinize soğan suyu sürdüyseniz, yıkadıktan sonra gülsuyu ile silmek hem kokuyu alır hem cildi yatıştırır. Kokuyu en aza indirmek için soğan suyu kürünü akşam yapıp ardından duş almak da bir yöntemdir. Unutmayın, koku geçicidir ama faydaları uzun vadede daha önemli olabilir.
Soğan suyunu kimler içmemeli?
Bazı durumlarda soğan suyu içmek sakıncalı olabilir. Mide ülseri veya gastriti olanlar, aktif sindirim sistemi sorunu yaşayanlar soğan suyu tükettiğinde rahatsızlıklarının alevlenebileceğini bilmelidir. Diyabet hastaları ve kan sulandırıcı ilaç kullananlar da (yukarıda belirtildiği gibi) dikkatli olmalı, tercihen tüketmemelidir. Emziren anneler bebekte gaz yapabileceği için ilk aylarda uzak durabilir. Ayrıca herhangi bir sebze veya besine karşı alerjisi olanlar, soğana karşı da olabileceğinden dikkat etmelidir. Kronik bir rahatsızlığınız veya sürekli kullandığınız ilaçlar varsa, doktorunuza danışmadan soğan suyu kürü yapmamanız en doğru yaklaşımdır.
Sonuç
Soğan suyu doğru kullanıldığında ve abartıya kaçılmadığında sağlık açısından birçok fayda sunabilen doğal bir destektir. Özellikle bağışıklığı güçlendirme, metabolizmayı hızlandırma, adet düzenine yardımcı olma gibi etkileri sayesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bununla birlikte, her doğal yöntemde olduğu gibi soğan suyu kullanırken de bireysel farklılıklar ve dozaj çok önemlidir.
Bilimsel veriler, soğanın içerdiği zengin antioksidanlar sayesinde pek çok hastalığa karşı koruyucu rol oynayabileceğini gösteriyor olsa da, soğan suyunu tek başına bir mucize olarak görmemek gerekir. Onu genel sağlıklı yaşam alışkanlıklarının bir parçası, dengeli beslenmeye yardımcı bir takviye olarak değerlendirmek en doğrusu olacaktır.
Eğer soğan suyu kürü uygulamaya karar verirseniz, burada paylaşılan bilgileri rehber alarak, vücudunuzu gözlemleyerek ve gerektiğinde bir uzmana danışarak hareket etmeniz sağlıklı sonuçlar almanızı sağlar. Unutmayalım ki, önemli olan sürdürülebilir ve bilim destekli adımlarla sağlığımızı korumaktır. Soğan gibi doğal mucizeler de bu yolda bize yardımcı araçlardır.