Fiziksel ve psikolojik rahatlama sağlamak için, vücudun enerji akışı dikkate alınarak ve belli noktaların özel iğneler kullanılarak uyarıldığı tedavi yöntemine akupunktur denir. Çinliler ve Uygur Türkleri tarafından 5000 yıldır uygulandığı bilinen akupunktur, son yıllarda daha fazla ülkede uygulanmaya başlandı.

Özellikle farklı çeşitlerde ağrılara iyi gelen akupunkturun plasebo (tıbbi müdahale olmadığı halde psikolojik olarak etkilenip daha iyi hissetme) etkisi olması ihtimali de bir tartışma konusudur. Fakat Mayıs 2017’de Kanıta Dayatlı Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp adlı dergide yayımlanan yeni bir araştırma akupunkturun bilimsel yaklaşımla nasıl işe yarayabileceğinden bahsediyor.

Biyokimya ve nitrik oksit fizyolojisi uzmanı Dr. Sheng-Xing Ma yönetimindeki bu araştırma akupunktur tedavisine farklı bir açıdan yaklaşıyor.

Dr. Ma ve ekibi, 18 ile 60 yaş arasında rastgele seçilmiş 25 kadın ve erkek katılımcıyla akupunktur iğnelerini hafif kuvvet uygulayarak yani deri altına yumuşak ve az bir geçiş sağlayacak şekilde 20 dakikalık bir seans uygulamışlar. İğneler her 5 dakikada bir 2 dakika boyunca ve ağrı, uyuşma, acı ya da şişme hissedene kadar manuel olarak narince derinin altında döndürülmüş. Bununla araştırmacılar derideki nitrik oksitin serbest kalıp derinin dışına atılıp atılmayacağını denemişler. Deneyin asıl amacı DNA’ya hasar veren nitrik oksiti vücuttan dışarı atılıp atılamayacağını ölçmek olarak belirlenmiş ve geliştirilen bir araç yoluyla ciltten dışarı atılan nitrik oksit seviyeleri ölçülmüştür.

Çalışmanın sonunda görülmüştür ki akupunktur uygulaması uygulandığı akupunktur noktaları bölgelerinden nitrik oksit salınımını tetiklemekte, bu da bölgesel kan akışını artırarak bu terapinin olumlu etkilerini ortaya çıkarmaktadır.

Bu gelişmeyle akupunktur bilimsel olarak desteklenmeye biraz daha yaklaşılmıştır. Faklı akupunktur metodları arasıdna nitrik oksit salınımı açısından fark olabileceği de bu araştırmada denemeler yoluyla hesaplanmıştır, fakat bu konu hakkında daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Akupunktur, kanseri tedavi etme iddiası taşımayan, bununla birlikte kanserin kendisine veya tedavisine bağlı yan etkilerde (örneğin bulantı, halsizlik , eklem ağrıları ve menopozal ateş basmalarında) ciddi katkılar sağlayan bir tamamlayıcı tıp yöntemidir.

İlginizi Çekebilir: