Tıp dilinde oral kontraseptif olarak adlandırdığımız doğum kontrol hapları, son 50 yıldır milyonlarca kadının kullandığı önemli ilaçlar arasındadır. Doğum kontrol hapları, gebeliği önlemesinin yanı sıra adet düzensizliği, aşırı kanamanın önlenmesi, adet öncesi şikayetlerin azaltılması ve yumurtalık kistlerinin tedavisi amaçlı da kullanılmaktadır. Ancak östrojen ve progesteron hormonları içermesi nedeniyle oral kontraseptif ( OKS ) ilaçların uzun süreli kullanımının faydaları kadar kanser ile olan ilişkisi, her dönem tartışılmaya devam edilmiştir.

Doğum kontrol hapı kullanan kadınların aklında olan Oral kontraseptifler kanser yapar mı? Geçmişte uzun süre kullandım, kanser riskim artmış mıdır? gibi sorulara cevap niteliği taşıyan çok önemli bir araştırma sonucu geçtiğimiz günlerde açıklandı. 1968-69 yılında İngiltere’de başlatılan, 44 yıl süresince yaklaşık 46 bin kadın üzerinde yapılan araştırmada uzun süreli doğum kontrol hapı kullanımının faydaları ya da kanser riski ilişkisi ile toplam yaşam süresine olan etkisi araştırılmıştır.

Buna göre doğum kontrol hapları kullanan kadınlarda;

  • Genel kanser oluşma riskinin, doğum kontrol hapı kullanmayanlarla aynı olduğu (hatta biraz daha düşük),
  • Yumurtalık kanseri riski % 33 daha düşük,
  • Rahim kanseri riski % 34 daha düşük,
  • Kalın bağırsak kanseri riski % 19 daha düşük,
  • Kan ve kemik iliği kaynaklı hematolojik kanserlerin riski % 26 daha düşük olduğu gözlenmiştir.
  • Meme kanseri ve rahim ağzı (serviks) kanseri riski, doğum kontrol hapı kullanımı ile artarken, bu riskin hapı bıraktıktan sonra 5 yıl daha devam ettiği ve 5 yıl sonrasında riskin kullanmayanlarla eşitlendiği ve
  • Akciğer kanseri riskinin kullanmayanlarla benzer olduğu saptanmıştır (muhtemelen yaş artışı ve sigara içimine bağlı olarak her iki grupta da arttığı tahmin edilmektedir).

Doğum kontrol hapı kullanan kadınlar arasında hayatın ilerleyen dönemlerinde yeni kanser riskleri oluşabileceğine dair kanıt saptanmamıştır. Ayrıca doğum kontrol hapı kullanmayı bıraktıktan sonra bile kalın bağırsak, rahim ve yumurtalık kanserinden yıllarca koruyabileceği; hatta belki de bağırsak ve yumurtalık kanseri için bu sürenin 35 yıldan daha uzun olabileceği ifade edilmektedir.

Yaklaşık 1.3 milyon kadının kayıt altına alındığı bu büyük katılımlı ve uzun süreli çalışmanın sigara kullanımı takibi harici bazı eksik yünlerinin bulunduğunu belirtmek gerekir. Bunlar arasında 50 yıl öncesinde kullanılan OKS’lerin günümüze dek içeriğinin zamanla değişmesi, diyet, fiziksel egzersiz, kilo ve alkol kullanımı gibi faktörlerin hesaba katılmaması gibi örnekler sayılabilir. Ancak yine de içeriği zamanla değişse de uzun süre kullanılan doğum kontrol haplarının genel kanser riskini arttırmadığı; aksine uzun dönemde ve yaşlılıkta bazı kanserlerden koruyabildiğine dair verilerin olması umut vericidir.