Meme Kanseri Tanısında Bitcoin Teknolojisi Blok Zinciri Kullanımı
Doğru kanser teşhisi, doğru tedavi planının en kritik adımıdır. Bu sebeple ne kadar erken ve ne kadar yüksek doğrulukla teşhis koyulabilirse, hastalık sonuçları o kadar olumlu olacaktır.
Meme kanserinin teşhisinde günümüzde günümüzde sık olarak kullanılan yöntemlerden biri mamografidir. Fakat düzenli mamografi çektirmek bile doğru teşhisi garanti etmez. Daha doğrusu ister tıp ister endüstride olsun, hiçbir test mutlak yüzde yüz doğru sonuç vermez. Tıp alanındaki testlerin çoğu, klinik kullanıma girmeleri için %80'in üstünde duyarlılığa (sensitivite) ve seçiciliğe (spesivite) sahip olmalıdır.
Mamografinin yanlış olarak hatalı pozitif sonuç yüzdesi (yanlış pozitif oran) %20 civarındadır. Bu istatistik özetle, mamografinin kanser olabilir dediği her 5 kadından 1’inde kanser çıkmadığı anlamına gelmektedir. Yani mamografinin tespit gücü yüksek, fakat tespit ettiği şeydeki seçiciliği nispeten düşüktür. Bu nedenle, mamografide kanserden şüphelenilen kitleler için çoğunlukla doğrulayıcı başka bir görüntüleme yöntemi (örneğin ultrason) istenir.
Sağlık Verisi Paylaşımının Önündeki en Büyük Engel, Güvenliktir!
Mamografinin başarı yüzdesinin artırılması için yeni yollar arayışı devam etmektedir. Bunlardan birisi de Blok zinciri (Blockchain) teknolojisidir. Blok zinciri teknolojisinin, en çok bilinen bir kripto/dijital para birimi olan Bitcoin'deki işlemlerin doğrulanması için kullanıldığı bilinmektedir. Bununla birlikte, bu teknolojinin güvenlik ve anonimlik konusundaki yeni yaklaşımı, sağlık endüstrisinde de sessiz bir heyecan ve yenilik üretiyor. Çünkü tıbbi bilgiyi paylaşmak için güvenli ve anonim bir yaklaşım, bir araştırmacının rüyasının gerçekleşmesidir.
Bir blok zincirinde yer alan tüm bilgiler şifrelenir ve şifreleme anahtarları olmadan erişilemez. Bu nedenler kötü niyetli kişiler tarafından kullanılamazlar. Verilerin güvende oluşu insanların, örneğin genetik verilerini, bilimsel topluluklarla paylaşmasını teşvik etmektedir. Daha çok veri toplanması ise daha yüksek başarı elde edilmesine olanak sağlar.
Massachusetts'deki Gordon Koleji'nde finans profesörü olan Alexander Lowry, konu ile ilgili görüşlerini şöyle dile getirmiştir. "Blok zinciri, bireyin tıbbi verileri hakkında konuştuğunuzda çok önemli olan büyük güvenlik geliştirmelerini beraberinde getiriyor. Blok zinciri’ni bulut bilişim, genom dizilimi, yapay zekâ ve büyük veri analitiği ile birleştirirseniz, atılımları hızlandırabilirsiniz."
Küresel bir sağlık kaydı oluşturma yeteneğine sahip bir Blok zinciri destekli sistem düşünürsek, genetik kodlar ve radyolojik görüntüler gibi tıbbi veriler bu sistemde saklanabilir. Bu güvenli sistem, bilgilerin hem çalınmasını zorlaştırır hem de geniş çaplı olarak erişilmesini sağlar. Ayrıca teorik olarak bu sistemde milyonlarca mamografi filmi de depolanabilir. Bu tür veriler meme kanseri taraması için yapay zekâ kullanmaya yönelik çabaları teşvik edebilir. Yapay zekâ, veri arttıkça makine öğrenimi yaparak daha akıllı ve daha doğru hale geldiğinden, daha fazla örnek okuma, yeteneklerini geliştirmek için çok önemlidir.
Bu gerçekten de hayat kurtarıcı bir çözüm yolu olabilir. Geliştirilmiş doğrulukla, yapay zekâ, radyologların her bir mamogramı gözden geçirmelerine yardımcı olabilir ve insan incelemesi için gözden kaçmış olabilecek olası kanserli sonuçları işaretleyebilir.
Jessica Levy.
How blockchain could help spot breast cancer.
theweek.com - 18 may 2018