
Meme Kanseri Tedavisinde Ameliyat Şart mı?
Yeni Bir Yaklaşım: Ameliyatsız Erken Evre Meme Kanseri Tedavisi Mümkün mü?
Meme kanseri tedavisinde yüz yılı aşkın süredir uygulanan cerrahi yaklaşım artık her hastada gerekmeyebilir. ABD merkezli MD Anderson Kanser Merkezi’nde yürütülen dikkat çekici bir çalışmanın sonuçları, erken evre meme kanserinde, doğru hasta seçimi yapıldığında kemoterapi ve radyoterapi ile cerrahiye gerek kalmadan başarılı sonuçlar elde edilebileceğini gösteriyor.
Neden Önemli?
Dünya genelinde her yıl yaklaşık 2.3 milyon kadın meme kanseri tanısı alıyor. Cerrahi, uzun süredir lokal tedavinin temel taşı olsa da, modern sistemik tedaviler sayesinde patolojik tam yanıt (pTY) oranları belirgin şekilde artmış durumda. Bu gelişmeler, bazı hastalar için artık cerrahinin tamamen atlanabileceği yeni tedavi paradigmalarının önünü açıyor.
- NOT: Patolojik tam yanıt (pTY), kanserli hastada neoadjuvan (ameliyat öncesi) tedavi sonrasında cerrahiyle çıkarılan dokuda mikroskop altında hiç tümör hücresi kalmamış olması durumudur. Bu yanıt, genellikle tedaviye çok iyi yanıt verildiğini gösterir ve uzun vadeli sağkalım açısından olumlu bir belirteçtir.
5 Yıllık Takipte Cerrahi Olmadan Yüzde 100 Sağkalım!
Çalışmanın bulguları, 28 Mart 2025’te JAMA Oncology dergisinde yayımlandı. MD Anderson meme kanseri cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Henry Kuerer liderliğindeki Faz II çalışmanın sonuçlarına göre:
- Ortanca 55.4 ay (yaklaşık 4.6 yıl) takip edilen ve neoadjuvan (ameliyat öncesi) kemoterapi ile patolojik tam yanıt elde eden hastaların hiçbiri hastalık nüksü yaşamadı.
- Bu hastalara cerrahi uygulanmadı, sadece radyoterapi verildi.
- Genel sağkalım oranı: %100.
- Patolojik tam yanıt saptanan 31 hastanın tamamı, beş yıl sonunda hâlâ hastalıksız.
Beş yıllık izlemde nüks görülmemesi, ameliyatsız meme kanseri tedavisini büyük potansiyelini ortaya koyuyor. Bu hastalarda tümörü saptamadaki yüksek hassasiyetli yaklaşımımız sayesinde cerrahiyi güvenle atlayabildik.
Ameliyatsız Tedavi Nasıl Uygulandı?
Bu çok merkezli çalışma kapsamında 50 kadın hasta incelendi. Katılımcı özellikleri şöyleydi:
- Yaş ortalaması: 62
- 21 hasta üçlü negatif meme kanseri, 29 hasta HER2-pozitif meme kanseriydi.
- Tüm hastalar, standart kemoterapi sonrası meme dokusunda 2 cm'den küçük bir rezidüel lezyon (kalıntı) ile değerlendirildi.
- Hastalara, görüntüleme eşliğinde vakum destekli biyopsi uygulandı.
- Eğer biyopsi sonucunda tümör hücresi saptanmadıysa (patolojik tam yanıt varsa), cerrahi yapılmadan tüm memeye radyoterapi verildi.
Sonuçlar:
- 31 hastada patolojik tam yanıt saptandı.
- Herhangi bir ciddi biyopsi komplikasyonu ya da tedaviye bağlı ölüm yaşanmadı.
Bu biyopsi yaklaşımı, cerrahinin yerini alacak şekilde yüksek doğrulukla tümör yanıtını belirlemekte başarılı oldu.
Bu Çalışma Neye Dayanıyor?
Bu çalışma, cerrahisiz meme kanseri tedavisine yönelik yapılan ilk modern, prospektif klinik araştırma olma özelliği taşıyor. Daha önce aynı araştırma ekibinin 2022 yılında The Lancet Oncology’de yayımlanan yaklaşık 2 yıllık takip verileri üzerine inşa edildi.
Gelecek Perspektifi: Cerrahisiz Döneme Doğru mu Gidiyoruz?
Bu umut vadeden yaklaşım, meme kanseri tedavisinde önemli bir dönüşümü işaret ediyor:
- Cerrahisiz tedavi, uygun hastalarda hem estetik hem psikolojik açıdan büyük avantajlar sunabilir.
- Ancak, uzmanlar bu yöntemin standart uygulama haline gelmesi için daha geniş ve uzun süreli takipli çalışmalara ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
- Halihazırda çalışmanın katılımcı sayısı 100'e çıkarılmış durumda ve Güney Kore’de benzer protokollerle yeni bir araştırma sürdürülüyor.
Cerrahisiz meme kanseri tedavisi, uygun hastalarda yeni standart olabilir. Bu, kadınlara bedenlerini koruma fırsatı sunacak devrim niteliğinde bir gelişme. Ancak yaygın uygulama için daha fazla klinik veriye ihtiyacımız var.
Sonuç
Bu çalışma, meme kanseri tedavisinin geleceğinde daha az girişimsel, daha kişiselleştirilmiş yaklaşımların mümkün olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle üçlü negatif ve HER2-pozitif erken evre hastalarda, yüksek yanıt oranlarına ulaşılması halinde cerrahisiz bir tedavi algoritması uygulanabilir hale geliyor. Görüntüleme eşliğinde yapılan hassas biyopsi teknikleri, doğru hasta seçimiyle birleştiğinde, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan mükemmel onkolojik sonuçlar sağlanabiliyor.
Kuerer HM, Valero V, Smith BD, et al. Selective Elimination of Breast Surgery for Invasive Breast Cancer: A Nonrandomized Clinical Trial. JAMA Oncol. Published online March 28, 2025. doi:10.1001/jamaoncol.2025.0207