
Standart Tedavilere Dirençli 4. Evre Prostat Kanserinde DNA Hasarı ve Tamiri Üzerine Etkili Yeni Bir İlaç: Olaparib (Lynparza)
Saygın tıp dergilerinden NEJM’de yayınlanan bir çalışmaya göre; DNA tamir genlerinde bozulmalar olan, standart tedavilere yanıt vermeyen ileri evre prostat kanserli hastaların bir kısmı, Olaparib adlı yeni bir kemoterapi ilacına oldukça iyi yanıt vermektedir.
Önceleri prostat kanseri uzak dokulara yayıldığında çaresiz kalınan bir döneme girilirken, prostat kanserinin gelişiminde androjenlerin (erkeklik hormonu) rolü olduğunun saptanmasıyla uzak dokulara yayılmış (metastatik = ileri evre = 4. evre) prostat kanserinde androjen baskılama tedavisi, standart tedavi yaklaşımı haline gelmiştir. Bu tedaviye başlangıçta yanıt oldukça iyidir. Ancak bir süre sonra androjenlerin vücutta bağlandığı bölgelerdeki genetik bozulmalar sonucu androjen baskılamaya karşı vücutta direnç gelişir. Bugün için androjen baskılamaya dirençli hale gelen prostat kanserinde, yaşam sürelerine bir miktar katkı sağlayan kemoterapi ilacı dosetaksel, standart tedavi olarak kabul edilmektedir. Ancak hastalığın dosetaksel bazlı tedavilere yanıt vermemesi veya bir süre sonra artık bu yanıtın alınamaması durumunda uygulanacak tedavi yaklaşımları için henüz bir standart geliştirilmemiştir. Bu andan itibaren benimsenen stratejilerin temel hedefi yaşamın olabildiğince uzatılmasıdır. Bu noktada yaşamı uzatmak adına kullanılan abirateron gibi birkaç tedavi seçeneği olsa da sağlanan sağ kalım oranları hayli düşüktür. Bu yüzden uzak dokulara yayılmış, hormon baskılama tedavisine dirençli prostat kanserinde yeni tedavi seçeneklerine ihtiyaç vardır. İşte geçtiğimiz günlerde İngiliz Tıp Dergisi NEJM’de yayımlanan bir çalışmaya göre; Olaparib (Lynparza) bu seçeneklerden biri olmaya adaydır.
Amerikan Kanser Araştırmaları Derneği’nin yıllık toplantısında da sunulan çalışmada; ileri evre, hormonal tedavi ve diğer standart tedavilere dirençli prostat kanserli 49 hasta değerlendirilmiştir. Hastalara günlük düzenli olarak Olaparib verilerek 22 ay takip edilmiştir. Sonuçta; 49 hastanın 17’sinin Olaparib’e yanıt verdiği gözlenmiştir. Yanıt, hastaların 6’sında görüntüleme yöntemlerinde tümörde azalma görülmesi; 11’inde kandaki PSA (prostat spesifik antijen) seviyesinde en az %50 düşme sağlanması şeklinde gelişmiştir. Yanıt ayrıca hastaların 4’ünde 12 aydan daha fazla sürmüştür. Hastalarda DNA tamir genlerindeki bozulmalar araştırıldığında 49 hastanın 15’inde bu genlerde bozulma saptanmış ve bu hastaların 13’ünün Olaparib’e yanıt verenlerden olduğu görülmüştür. Yani ileri evre prostat kanserli hastalarda DNA tamir genlerindeki bozukluk ile Olaparib’e yanıt arasında anlamlı derecede bir ilişki gözlenmiştir.
Olaparib, DNA tamirinde görevli bir enzim olan PARB’ı engelleyerek DNA tamir defektlerine hassas tümör hücrelerini hedef alan bir ilaçtır. Daha önce Aralık 2014’te BRCA geninde bozulma olan ileri evre yumurtalık kanserli kadınlarda kullanımı onaylanmıştır. Şimdi ise yine DNA tamir genlerinde bozulma olan ileri evre prostat kanserinde etkinliği gösterilmeye başlanmıştır. Olaparib’e duyarlı hasta gruplarının saptanması, yalnızca ileri evre yumurtalık ve prostat kanserleri için değil diğer kanser türleri için de önemlidir. Bu çalışma, bu konuda önemli bir gelişme olmakla birlikte, değerlendirilen hasta sayısının azlığı da göz önünde bulundurulduğunda henüz bir başlangıçtır ve bu hastalarda ilacın kullanımına başlamak için daha fazla çalışmayla desteklenmeye ihraç vardır.
Mateo J, Carreira S, Sandhu S.
DNA-Repair Defects and Olaparib in Metastatic Prostate Cancer.
N Engl J Med. 2015 Oct 29;373(18):1697-708. doi: 10.1056/NEJMoa1506859.