Eğer çocuklarımızın davranışlarının düzene girmesini ve hem fiziksel hem duygusal anlamda sağlıklı olmalarını istiyorsak, onları hareket etmeye teşvik etmeliyiz. Yeni araştırmalar gün içinde egzersiz-spor yapan çocukların davranış sorunlarına bir çare olarak öneriyor. Spor / egzersiz / fiziksel aktivitelerle hem fiziksel hem de duygusal olarak iyi olmayı sağlamak mümkün. Fiziksel aktivitenin ayrıca obezite riskini düşürdüğünü, çocuklarda fiziksel gelişimi desteklediğini, kardiyovasküler gelişime katkı sağladığını biliyorduk. Peki fiziksel aktivitenin doğrudan beyni etkilediğini biliyor muydunuz?

Harvard Üniversitesi’nden araştırmacılar genç öğrencilerde (13-19 yaş aralığındaki) otizm spektrum bozukluk, hiperaktivite bozukluk, kaygı ve depresyon gibi durumlara odaklanarak bu çalışmayı gerçekleştirdi. Bu gençlerle en az 7 hafta süren çalışmanın sonunda, gençlerin 7 haftanın sonunda sınıf içindeki uygun olmayan davranışların yarı yarıya azaldığı gözlemlendi.

Düzenli fiziksel aktivite yapan öğrencilerin odaklanma becerileri artmış, konsantrasyon problemi ile kaygılar azalmış. Bunların sonucunda;

Matematik ve sözel derslerde başarının arttığı ve aktif ve fit çocukların genel olarak okulda daha başarılı oldukları görüldü.

Konuyla ilgili başka bir araştırma da Norveç’te yapılmıştır. Bu çalışmada ise daha fazla fiziksel aktivitede bulunan 6 ile 8 yaş arasındaki çocukların kaygı, mutsuzluk ve depresyon gibi semptomlarının azaldığı gözlemlenmiştir.

Araştırmacılara Göre Ergenlik Dönemindeki Çocuklar;

  • Bisiklet binmek
  • Takım sporları (basketbol, voleybol, futbol),
  • Yüzme
  • Dans
  • Aerobik gibi spor aktivite veya kurslarına yönlendirilmelidir.

Yalnızca yürüyüş alışkanlığı bile çocuğun hareket etmesi için önem taşır. Boş zamanlarında fiziksel aktiviteler içeren, sevdikleri oyunlara teşvik edilmeliler.

Sonuç olarak, haftada en az 2 kere 40 dakika ve üstü fiziksel aktif olmak çocuklarda yalnız fiziksel değil davranış ve duygusal anlamda da önemli katkılar sağlıyor. Gün boyu çocuklarınızın evde dijital oyuncaklarıyla hareket etmeden durmasından çok, dışarıya çıkıp mahalle oyunlarına veya bir düzenli bir spor kursuna katılmasını sağlayabilirsiniz. Hatta biz yetişkinlerin unutulan mahalle oyunlarını çocuklarımıza öğretebilir, ilk oyunlarında onlara eşlik edebiliriz.