D vitamini ve kolorektal kanser arasındaki bağlantıyı araştırmak için süregelen çabalarda, yeni araştırmalar, özellikle diyet kaynaklarından daha yüksek düzeyde D vitamini tüketen kadınların, düşük düzeyde olanlara kıyasla erken başlangıçlı kolorektal kanser geliştirme riskinin daha düşük olduğunu göstermektedir.

- İlgili konu: Kalın bağırsak (kolon ve rektum) kanseri neden gençleri hedef alıyor?

Gastroenterology dergisinde yayımlanan gözlemsel bu araştırmaya, 1991-2015 yılları arasında takip edilen 25-42 yaş arası 94 bin kadın katıldı ve bu kişilerin 111’ine erken başlangıçlı kolorektal kanser tanısı konu.

Çalışmanın en dikkat edici sonucu olarak, D vitaminini günde 300 IU'dan daha az tüketenlerle karşılaştırıldığında, günde 450 IU tüketen kadınlar, erken başlangıçlı kolorektal kanser riskini önemli ölçüde azdı. Her gün 400 IU ve üstü D vitamini tüketmek, erken başlangıçlı kolorektal kanser riskini %54 oranında azalttı.

- İlgili konu: D vitamini ve kanser! Eksikliği kanser yapar mı? Yüksekliği kanseri önler mi? 

Erken Yaşta Başlangıçlı Kolorektal Kanser ve D Vitamini İlişkisi

Harvard’dan Dr. Edward L. Giovannucci liderliğindeki çalışma yazarları, "Bulgularımız doğrulanırsa, 50 yaşından küçük yetişkinler için bir kanserden korunma stratejisi olarak kolorektal kanser taramasına ucuz ve düşük riskli bir tamamlayıcı olarak daha yüksek D vitamini alımı için önerilere yol açabilir." diye yazdı.

D vitamini seviyeleri ile kolorektal kanser arasındaki ilişkiler, yıllar boyunca araştırıldı. Hatta yakın zamanda tamamlanmış veya devam eden 10 klinik araştırmanın konusudur. Birkaç çalışma erken kolorektal kanser ve D vitamini alımına odaklanmıştır. Erken yaşta başlangıçlı kolorektal kanserin, yaşam tarzı ve diyet gibi diğer faktörlerle daha güçlü bir şekilde bağlantılı olduğuna inanılmaktadır. D vitamini takviyesi dahil.

Kanıt Var, Ama Eksik

Gastroenterolojideki yeni çalışmaya ek olarak, diğer gözlemsel çalışmaların yanı sıra laboratuvar ve hayvan çalışmaları, D vitamininin karsinojenezi (kanser oluşumunu) inhibe etmede rol oynadığını düşündürmektedir. Araştırmacıların teorisine göre D vitamini, tümörlerin büyümesini yavaşlatabilen anti-inflamatuar, immünomodülatör ve anti-anjiyogenez özellikler içermektedir, ancak kanıtlar karışık.

2013'te Preventive Medicine’de yayınlanan 137 bin hastanın meta-analizi, 25-hidroksivitamin D (25[OH]D) ile kadınlarda toplam kanser mortalitesi (yaşam kaybı oranı) arasında ters bir ilişki buldu, ancak erkeklerde değil. 2014 ve 2019'da yayınlanan üç meta-analiz, D vitamini takviyesinin kanser insidansını (sıklığını) etkilemediğini, ancak toplam kanser yaşam kaybı oranlarını %12-13 oranında önemli ölçüde azalttığını buldu.

2019'da, Amerikan Kanser Derneği epidemiyoloji araştırmalarının kıdemli bilimsel direktörü Marjorie McCullough liderliğindeki araştırmacılar, havuzlanmış bir analizden 17 kohort arasında dolaşımdaki D vitamini ile kolorektal kanser riski arasında nedensel bir ilişki tanımladı. "Çalışmamız, kolorektal kanser riskini azaltmak için dolaşımdaki optimal 25(OH)D konsantrasyonlarının 75-100 nmol/L olduğunu buldu, bu değerler kemik sağlığı için mevcut tavsiyelerden daha yüksektir" diye yazdı. Bu bulgular Journal of the National Cancer Institute adlı dergide yayımlandı.

D vitamini ve Omega-3 takviyesi hakkında şimdiye kadar yapılan en dikkat çekici çalışma olan VITAL, New England Tıp Dergisi'nde 2019 yılında yayımlandı ve bu çalışma, D vitamini veya omega-3 takviyelerinin kalp-damar hastalığı veya kanser riskini azaltmadığını gösterdi.

Yazımızın konusu olan çalışmaya değin, şimdiye kadar yayımlanan karmaşık bulgular, D vitamininin olası bir faydasına işaret ediyor, fakat bu faydanın kimlerde olabileceğine dair bir ipucu vermiyordu; Gastroenterology dergisi çalışması dikkat çekici, çünkü erken başlangıçlı kolorektal kansere odaklanıyor.

İlk kez bu çalışma, erken başlangıçlı kolorektal kanser sıklığı ile D vitamini alımının, özellikle kolonun sol tarafında ortaya çıkan tümörlerle ilişki olduğunu gösteriyor.

D Vitamini Eksikliğinin Riskleri

Şiddetli bir D vitamini eksikliği, bozulmuş kemik ve kas sağlığı, kalsiyum emilimi, bağışıklık, kalp fonksiyonu ile ilişkilidir ve ruh halini etkileyebilir. Diğer çalışmalar, D vitamini eksikliğini kolorektal kanser ve kan kanserleri ile ilişkilendirmiştir.

Serum 25(OH)D, D vitamininin dolaşımdaki birincil formudur ve D vitamini durumunu değerlendirmek için en iyi biyolojik belirteç olarak kabul edilir.

D vitamini “yetersizliği” 12-20 ng/mL (30-50 nmol/L) ve “eksikliği” serum 25(OH)D konsantrasyonunun 12 ng/mL'den (30 nmol/L) düşük olması olarak tanımlar. Yetişkinlerde bir eksiklik genellikle 8 hafta boyunca haftada bir kez 50.000 IU D2 veya D3 vitamini ve ardından diyet ve ek kaynaklardan günlük 800-1.000 IU kolekalsiferol (D3 vitamini) idame dozları ile tedavi edilir.