Parkinson Hastalığı Bazı Kanser Türleri İçin Bir Risk Faktörü Olabilir Mi?

Parkinson Hastalığı Bazı Kanser Türleri İçin Bir Risk Faktörü Olabilir Mi?

Bu hafta Jama Onkoloji de yayımlanan Tayvan kökenli bir çalışmaya göre, parkinson hastalığı ile 16 farklı kanser türü arasında bir ilişki tespit edildi.

Parkinson hastalığı, özellikle motor hareketlerin bozulması (titreme, yavaşlık, yürümekte zorluk gibi) ile karakterize, merkezi sinir sisteminin (beyin ve omurilik) dejeneratif bir hastalığıdır. Motor hareketlerdeki bozulma, beyinde dopamin üreten hücrelerin ölümü sonucu gerçekleşir; fakat bu hücrelerdeki ölümü neyin tetiklediği henüz tam olarak aydınlatılmış değildir.

Tayvanlı bilim insanlarının gerçekleştirdiği bu çalışma, parkinson gibi merkezi sinir sistemi hastalıkları ile kanser ilişkisini inceleyen ilk çalışma olmamakla birlikte, bu konuda yapılmış en kapsamlı çalışmadır. Öyle ki çalışma kapsamında 62,023 parkinson hastasının ve 124,046 parkinson hastası olmayan kişinin sağlık kayıtları geçmişe dönük olarak analiz edilmiştir.

Çalışmada, parkinson hastalığına sahip olanların, bu hastalığa sahip olmayanlara göre, 16 farklı kanser türü için daha fazla risk taşıdıkları sonucuna varılmıştır. Bu kanserler beyin, akciğer, böbrek, prostat ve rahim ağzı kanseri, ayrıca lenfoma/lösemi gibi kan kanserleri ve malign melanomu da içeren cilt kanserleri olarak bulunmuştur. Parkinsonlu hastalarda en sık 50-59 yaş aralığında kanser görülmüştür. Bununla birlikte parkinson hastalığı ile meme, yumurtalık veya tiroid kanserleri arasında ilişki bulunmamıştır.

Önceki yıllarda batıda yapılan çalışmalarda, parkinson hastalığı ve kanser arasında belirgin bir ilişki saptanmamıştı.

Mevcut Çalışmadaki Bu Çarpıcı Sonuçlar, Hastalıkların Patogenezinde Irksal Özelliklerin ve Çevresel Maruziyetin Önemini Vurgulamaktadır.

Araştırma ekibi, Tayvanlı parkinson hastalarında neden bazı kanser türlerinin daha sık görüldüğünü açıklayamamakla birlikte, bunun bir sebebinin PARK2 gen mutasyonları olabileceğini ifade etmişlerdir. Öyle ki bu mutasyonlar hem kanserde hem de erken başlangıçlı parkinsonla ilişkili bulunmuştur.

Sonuç olarak, ırksal ve çevresel özellikler hastalıkların patogenezinde dikkate alınması gereken unsurlardır ve parkinson hastalarında artan kanser riskinin altında yatan gerçek sebeplerin bulunması için daha fazla araştırma ihtiyaç vardır.

Patogenez bir hastalığın kaynağı ve gelişmesi sırasında organizmada meydana gelen değişiklikler bütününe verilen addır. Hastalık anlamındaki pato ve gelişmek/oluşmak anlamına gelen genesis kelimelerinin birleşiminden oluşmaktadır.

https://oncology.jamanetwork.com/article.aspx?articleid=2330619

Sağlık ve Mutlulukla Kalın...

Sayfada yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanser tanısına sahip bir hasta için online muayene randevusu hakkında bilgi almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.


İlgili Haberleri


Tıbbi Kariyerde Hayatta Kalma Rehberi: Köpekbalıklarıyla Yüzmek Zorunda mıyız?

Tıbbi Kariyerde Hayatta Kalma Rehberi: Köpekbalıklarıyla Yüzmek Zorunda mıyız?

Tıp Dünyasında Sessiz Bir Kriz Tıp dünyası, insanlığa yardım etmeyi amaçlayan idealist bireylerin buluşma noktası olarak görülse...

COVID-19 Kansere Yol Açar mı Yoksa Kansere Karşı Koruyucu Olabilir mi?

COVID-19 Kansere Yol Açar mı Yoksa Kansere Karşı Koruyucu Olabilir mi?

COVID-19 pandemisi sırasında virüsün yarattığı sağlık sorunlarının yanı sıra, uzun vadeli etkileri konusunda da soru işaretleri...

Çoklu-Kanser Erken Tanı Testleri ve Diğer Testler – Sosyal Medyada Yanıltıcı Paylaşımlar

Çoklu-Kanser Erken Tanı Testleri ve Diğer Testler – Sosyal Medyada Yanıltıcı Paylaşımlar

Günümüzde sosyal medya, sağlık alanında bilgiye erişimi kolaylaştırsa da, yanlış veya eksik bilginin yayılmasına da zemin...

Evde HPV Testleri ve FDA Onayı – Yeni Bir Dönem Başlıyor

Evde HPV Testleri ve FDA Onayı – Yeni Bir Dönem Başlıyor

HPV Testlerinde Yeni Bir Dönem Rahim ağzı kanseri, dünya genelinde kadınlar arasında en yaygın kanser türlerinden biri...

Hakkımda

Özgeçmişim, kanser tanı ve tedavisine dair çalışmalarım ve ilgi alanlarım için tıklayın.

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan Hakkında