5 Yaşındaki Garrett, Vasiyeti ve Olgunluğu ile Tüm Dünyayı Ağlattı
Ölüm! Konuşmaktan kaçındığımız, çoğunlukla duymaya bile tahammülümüz olmayan yaşamın vazgeçilemez gerçeği. Ölümü konuşmayan bir ülke insanları ölüm sürecini ve sonrasını nasıl iyi yönetebilir ki. Babaannem kendisi için ben küçükken "Allah iyi ölüm versin evladım" derdi ve ne demek istediğini anlamazdım. Şimdilerde ise yaşım 50. Binlerce ölüm sürecine şahit olmuş bir onkolog olarak ölümü konuşamıyor ve ölüm sürecini anlatmayı başaramıyorsam bu sadece benim eksikliğim olamaz. Sizce toplumsal olarak ölümü sorgulama ve onu hakkettiği en güzel yere koyma zamanımız gelmedi mi? İnanın bana ölümü konuşamayan toplumlar yaşamın kendisini hiç konuşamaz, değerini de bilmez. Bugün sizlere sorgulamaktan yorulduğum iç sızım ile yüzleştiren bir kanserli çocuğun öyküsünü sunacağım. Ölümün kıymetini en az yaşam kadar bilmeniz dileğiyle...
Garrett Matthias'ın Gülücük ve Gözyaşlarıyla Dolu Hikâyesi
6 Temmuz’da, henüz 5 yaşındayken ABD'nin Iowa kentinde hayata gözlerine yuman Garrett Matthias’a nadir kanserlerden birinin teşhisi konmuştu. Garrett, temporal (şakak) kemiği ve kafatası sinirini tutan bir kanserle mücadele ediyordu. Ebeveynleri, hastalığının terminal dönemde olduğunu öğrendiğinde, büyüklerin bile üzerinde düşünmekte imtina ettiği cenaze gibi meseleleri Garrett'a danışmaya karar verdi. Cenaze törenin nasıl yapılacağını ona sordular ve ölüm ilanını birlikte hazırladılar.
Garrett’a favori süper kahramanları sorulduğunda, "Batman… ve Thor, Iron Man ve Hulk ve Cyborg" cevabını verdi.
En sevdiği renkler konusunda da hem çok kararlıydı hem de bir o kadar kafası karışık: "Mavi… ve kırmızı ve siyah ve yeşil"
Büyüdüğünde profesyonel boksör olmak istediğini söylüyordu ve kendisini bir "Bulldog!" olarak tanımlıyordu.
En sevdiği insanları sıralamayaysa annesi, babası ve kız kardeşinden başlıyordu. Çekirdek aileden sonra ise liste şöyle devam ediyordu: Yeni ev alan büyükbaba ve büyükanne, daha sonra da karavanlı büyükbaba ve büyükanne… Listede onları takiben kuzenleri, kokuşmuş amcası, teyzoşu ve dayıları vardı. En son ise Batman!!!.
En çok sevdiği şeylerin başında kız kardeşiyle oynamak, trash metal dinlemek ve mavi tavşanı geliyor. Batman de o listede kendine yer bulmuş. Nefret ettikleri ise pantolonlar, pislik aptal kanser.
Garrett, 'öldüğünde bir goril olacağını ve babasına kaka fırlatacağını’ söylüyor. "
Yakılmak mı yoksa gömülmek mi istiyorsun" sorusuna cevaben "Thor’un annesi gibi yakılmak ve goril olduğunda yaşayacağı bir ağaca dönüştürülmek" istediğini dile getiriyor.
Garrett, nasıl bir cenaze istediği sorulduğundaysa şu cevabı veriyor: "Cenazeler hüzünlü: Ben - 5 yaşımda olduğum için - 5 zıpzıp evi, Batman ve dondurma istiyorum"
Garrett'ın ailesi, 14 Temmuz'da gerçekleşecek törende, çocuklarının isteklerinin hemen hemen hepsinin yerine getirileceğini açıkladı. Cenaze, ‘festival havasında’ geçecek; beş zıpzıp evi, başka oyunlar ve havai fişek gösterileri olacak. Bir okçu, komşularının göletinde Garrett’ın küllerini taşıyacak küçük bota alevli bir ok fırlatacak.
Ancak aile, küllerden nasıl ağaç yapacaklarını çözene kadar Garret’ın küllerini saklama kararı almış.
5 yaşında hayata - güleryüzünü bizimle bırakarak - veda eden Garrett’ın ölüm ilanı "Sonra görüşürüz ezikler! - Muhteşem Garrett Kısadon" diye bitiyor.
1. 'Muhteşem Garret Kısadon' ölüm ilanını kendisi yazdı, gülümsemesini bizimle bıraktı, 5 yaşındaydı: Sonra görüşürüz ezikler!
Haber - Derin Koçer
2. Terminally ill boy, five, writes own obituary: 'See ya later, suckas!'
theguardian.com - 14 Jul 2018