BRCA Taşıyıcısı Olmak, Meme Kanseri Tedavisinden Sonra Gebeliğe Engel Değildir

BRCA Taşıyıcısı Olmak, Meme Kanseri Tedavisinden Sonra Gebeliğe Engel Değildir

BRCA Taşıyıcılığı ve Meme Kanseri: Gebelik Endişeleri

BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonları, meme kanseri riskini önemli ölçüde artıran genetik faktörler arasında yer alır. Bu mutasyonların taşıyıcıları, sadece kanser riskiyle değil, aynı zamanda gelecekteki gebelik planları konusunda da derin endişeler yaşarlar. Gerçekten de, BRCA mutasyonu taşıyan birçok kadın, tedavi sonrası gebeliklerin güvenliği ve kanser riskinin tekrarlama olasılığı konusunda önemli endişelere sahiptir. Bu endişeler, tedavinin yan etkileri, genetik riskin çocuklara aktarılması ve özellikle hormon reseptörü pozitif meme kanserlerinde hormon düzeylerindeki değişimlerin etkileri gibi konuları kapsar.

BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonları, otozomal dominant bir kalıtım modeline sahiptir, bu da mutasyonu taşıyan bir ebeveynin çocuklarına bu mutasyonu %50 olasılıkla aktarabileceği anlamına gelir. Bu gen mutasyonları, özellikle meme ve yumurtalık kanseri olmak üzere bazı kanser türlerine yatkınlığı artırır, bu nedenle aile öyküsü olan bireylerin genetik danışmanlık alması önerilir.

Kalıtsal gen mutasyonları, meme kanserlerinin yüzde 10-15'unun sorumlusudur. BRCA1 ve BRCA2 mutasyonları ise, bu kalıtsal meme kanserlerinin yaklaşık yüzde 80-90'ından sorumludur.

BRCA Taşıyıcılarında Gebelik Endişeleri Hakkında Yapılan Çalışmalar

BRCA mutasyonu taşıyıcılarının gebelik ve doğurganlıkla ilgili endişeleri, son zamanlarda yapılan araştırmalarla daha iyi anlaşılmaya başlamıştır.

BRCA mutasyonu taşıyan kadınlar arasında yapılan bir literatür taraması, bu mutasyonların doğurganlık üzerindeki etkileri ve kanser tedavisinin ve önleyici cerrahinin üreme potansiyeli üzerindeki etkileri hakkında farklı sonuçlar ortaya koymuştur. Bazı çalışmalar, BRCA pozitif kadınlarda düşük Anti-Müllerian hormon (AMH) seviyeleri ve yumurtalık uyarımına daha zayıf yanıt gibi belirtiler gösteren azalmış yumurtalık rezervi olduğunu belirtmiştir. Bu durum, BRCA mutasyonu tanısı alan kadınların üreme kararlarını etkilemektedir​​.

BRCA mutasyonu taşıyan meme kanseri hastalarında yapılan başka bir incelemede, bu hastaların karşılaştığı doğurganlık ve gebelikle ilgili sorunlar ele alınmıştır. BRCA mutasyonunun meme kanserindeki rolü ve üreme potansiyeli üzerindeki etkileri, ayrıca doğurganlık koruma stratejilerinin güvenliği ve etkinliği ve tanı sonrası gebeliğin mümkün olup olmadığı gibi konular üzerinde durulmuştur​​.

Ayrıca, BRCA1/2 mutasyonu taşıyıcılarında meme kanseri tedavisinden sonra gebeliğin, genel nüfusa kıyasla gebelik-doğum sonuçlarını kötüleştirmediği gözlemlenmiştir. Önceki kanser terapisine maruz kalmış BRCA1/2 pozitif meme kanseri hastalarında doğuştan anormallik ve düşük riskinin genel nüfusa göre artmadığı belirtilmiştir​​.

Bu bulgular, BRCA mutasyonu taşıyıcılarının doğurganlık ve gebelik konularında karşılaştıkları özel zorlukları ve endişeleri daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor. Ancak, bu alanda daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu ve hasta ihtiyaçları, onkofertilite danışmanlığı ve doğurganlığı koruma stratejilerinin tedavi başlamadan önce dikkatlice planlanması gerektiği vurgulanmaktadır.

SABCS'de Sunulan Güncel Çalışma

Dr. Matteo Lambertini ve arkadaşları tarafından San Antonio Meme Kanseri Sempozyumu 2023'te (SABCS) sunulan ve eş zamanlı olarak JAMA dergisinde yayımlanan çalışmada, BRCA1/2 mutasyonu taşıyan ve meme kanseri tedavisi gören hastaların gebelik sonuçlarında olumsuz bir durum gözlemlenmedi. Bu bulgu, genç BRCA taşıyıcılarının meme kanseri tanısı ve tedavisinden sonra gebe kalmak istemeleri durumunda onkofertilite danışmanlığı için güven verici bir kanıt sunuyor.

Aşağıda, yazının ve çalışmanın özeti olarak bir zihin haritası diagramı görülebilir:

brca tasiyicisi meme kanseri hastalarinda gebelik zihin haritasi diagrami 170513

Araştırmanın Detayları

Bu geriye dönük çalışma, 2000 ila 2020 yılları arasında 1. - 3. evre meme kanseri tanısı almış ve 40 yaş veya daha genç olan 4732 hastayı içerir. Bu hastaların kalıtsal BRCA1 ve/veya BRCA2 mutasyonları vardı.

Toplamda, 659 hasta tanı ve tedaviden sonra gebe kalmış, 4073 hasta kalmamıştır. Gebelik grubundaki hastalar, gebelik grubu olmayanlara göre daha genç yaşta meme kanseri tanısı almış (ortanca yaş, 30 vs 35), daha fazla nod negatif hastalığa (62.5% vs 52.1%) ve hormon reseptörü (HR) negatif hastalığa (66.7% vs 52.3%) sahiptiler.

Gebelik Sıklığı ve Sonuçları

  • Hastalar ortanca 7.8 yıl takip edildi.
  • On yılda gebeliğin toplam sıklığı %22 idi.
  • Meme kanseri tanısından gebeliğe kadar geçen süre ortanca 3.5 yıldı ve
  • Gebeliklerin %27.8'i 5 yıldan sonra gerçekleşti.
  • HR pozitif hastalığı olanlarda 10 yılda gebelik toplam sıklığı %18, HR negatif hastalığı olanlarda %26 idi (P <.001). Bu gruplar için tanıdan gebeliğe kadar geçen süre sırasıyla 4.3 yıl ve 3.2 yıl idi (P <.001). Beş yıldan sonra gerçekleşen gebeliklerin oranı sırasıyla %39.8 ve %22.0 idi.
  • Genel olarak, gebelikte ortanca yaş 34.7 idi, hastaların %79.2'si yardımcı üreme teknolojisi kullanmadan spontan gebelik yaşamış ve %79.7'si çocuk doğurmuştur.
  • Düşük, hastaların %9.7'sinde meydana gelmiş ve %6.9'u isteyerek gebeliği sonlandırmıştır. Hastaların çoğu (%86.3) gebelik komplikasyonu yaşamamıştır.

Dr Lambertini, "Genel olarak, gebelik komplikasyonları oranı, genel toplumdaki sağlıklı kadınlarda beklediğimizle aynı hatta daha düşüktü," diye belirtti.

Sağkalım Analizleri

İlk analizde, gebelik deneyimleyen ve deneyimlemeyen gruplar arasında hastalıksız hayatta kalma oranları açısından belirgin bir fark bulunmamıştır. Bu durum, düzeltilmemiş analizde (hazard oranı 0.97; %95 güven aralığı [CI], 0.82-1.15) olduğu kadar, araştırmacıların coğrafi bölge, yaş, lenf nodu durumu, hormon reseptörü [HR] durumu ve yapılan meme cerrahisi türünü dikkate alarak yaptıkları düzeltilmiş analizde de (hazard oranı 0.99; %95 CI, 0.81-1.20) gözlemlenmiştir.

İkincil analizde, araştırmacılar gebelik deneyimleyen hastaları, hastalıksız süre, BRCA geni türü, hormon reseptörü durumu, lenf nodu durumu ve tanı yılına göre, gebelik deneyimlemeyen gruptaki hastalarla karşılaştırdı.

Bu detaylı eşleştirme sonucunda, gebelik geçiren grup, gebelik geçirmeyen gruba kıyasla hastalıksız hayatta kalma açısından istatistiksel olarak anlamlı bir iyileşme gösterdi (hazard oranı 0.63; %95 güven aralığı [CI], 0.53-0.74).

Ayrıca, gebelik grubundaki hastalar, meme kanserine özgü hayatta kalma oranlarında hem düzeltilmemiş (hazard oranı 0.53; %95 CI, 0.37-0.74), hem düzeltilmiş (hazard oranı 0.60; %95 CI, 0.40-0.88) hem de eşleştirilmiş analizlerde (hazard oranı 0.43; %95 CI, 0.30-0.63) belirgin iyileşmeler sergiledi.

Benzer şekilde, genel hayatta kalma oranları da düzeltilmemiş (hazard oranı 0.52; %95 CI, 0.38-0.72), düzeltilmiş (hazard oranı 0.58; %95 CI, 0.40-0.85) ve eşleştirilmiş analizlerde (hazard oranı 0.43; %95 CI, 0.30-0.61) anlamlı iyileşmeler gösterdi.

Bu bulgular, uygun tedavi ve takip sonrası meme kanseri tedavisi gören genç BRCA taşıyıcıları için gebeliğin artık kontrendike olmadığını göstermektedir.

Matteo Lambertini MD; Eva Blondeaux MD; Elisa Agostinetto MD; et al. Pregnancy After Breast Cancer in Young BRCA Carriers

An International Hospital-Based Cohort Study. JAMA. Published online December 7, 2023.

Sağlık ve Mutlulukla Kalın...

Sayfada yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanser tanısına sahip bir hasta için online muayene randevusu hakkında bilgi almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.


İlgili Haberleri


Meme Kanseri Tedavisinde Ameliyat Şart mı?

Meme Kanseri Tedavisinde Ameliyat Şart mı?

Yeni Bir Yaklaşım: Ameliyatsız Erken Evre Meme Kanseri Tedavisi Mümkün mü? Meme kanseri tedavisinde yüz yılı aşkın...

Düşük Doz Tamoksifenle Meme Kanseri Tekrarını Önlemede Çığır Açan 10 Yıllık Takip Sonucu

Düşük Doz Tamoksifenle Meme Kanseri Tekrarını Önlemede Çığır Açan 10 Yıllık Takip Sonucu

Tamoksifen, meme kanseri tekrarını %42 azaltıyor. 10 yıllık takipte ciddi yan etki artışı olmadan uzun süreli...

4. Evre Meme Kanserinde, İlerleme Sonrası Hastalık Gidişatını Etkileyen Faktörler

4. Evre Meme Kanserinde, İlerleme Sonrası Hastalık Gidişatını Etkileyen Faktörler

Meme kanseri, dünya çapında kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Tanı anında hastaların yaklaşık %10'u dördüncü evrede,...

Meme Ucu Değişiklikleri, Nedenleri, Belirtileri ve Ne Zaman Doktora Görünmeli

Meme Ucu Değişiklikleri, Nedenleri, Belirtileri ve Ne Zaman Doktora Görünmeli

Meme ucu ve meme dokusundaki değişimlerin erken fark edilmesi, ciddi bir sorunu önlemek için kritik öneme...

Hakkımda

Özgeçmişim, kanser tanı ve tedavisine dair çalışmalarım ve ilgi alanlarım için tıklayın.

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan Hakkında