Dünya çapında sağlık eşitliği ve kanserin önlenmesi ile ilgili çalışmalarıyla dikkat çeken Dr. Olufunmilayo I. Olopade, Amerikan Klinik Onkoloji Derneği ASCO’nun 2017 yılı İnsanlık Ödülü’ne layık görüldü. İnsanlık Ödülü, hasta bakımını ve haklarını ön plana çıkaran çalışmalar yapan ve insanlıkla ilgili değerlere önem veren bilim insanlarına verilen bir ödüldür. Bu ödül 2011 yılından bu yana her yıl verilmektedir. 1957 Nijerya doğumlu Dr. Olopade, kanserde erken tanı, tedavi seçimi ve belki de önlenmesinde son derece önemli konularından birisi olan meme kanseri genetiği alanında bir araştırmacıdır. Meme kanserli hastalarda kalıtsal geçişte en çok rol alan BRCA1 ve BRCA2 mutasyonlarını araştırmaktadır. Belki de tüm bunlardan daha kıymetlisi olan dünyada sağlık eşitsizliğinin ortadan kaldırılması ve kanserin önlenmesi için önemli çalışmalar yapmaktadır. Dr. Olopade aslında biz Tıbbi Onkologlara tek misyonumuzun kanseri tedavi etmek olmadığı, aynı zamanda kanserin önlenmesi için toplumsal bir sorumluluğumuzun da olduğunu yaptığı çalışmalar ve aldığı ödül ile hatırlatmaktadır.

Meme kanseri için daha etkili tedaviler mümkün

Dr. Olopade, ASCO Daily News’e verdiği röportajda şunları söylemektedir: “Yapılan genetik testler sayesinde kalıtsal meme kanserleri ile karşılaşma potansiyeli yüksek olan bireyleri kansere yakalanmadan önce tespit edilebilmektedir. Böylece mutasyonların nasıl ortaya çıktığı, farklı kanser türleri için risk faktörlerinin neler olduğu, daha etkili tedaviler için gen mutasyonlarının nasıl hedef alınabileceğini ve bağışıklık sistemimizin kanseri önlemek için nasıl çalıştığını daha iyi anlamak istiyoruz.” “Kanseri önlemek için genetik biliminden yararlanmayı hep istemişimdir. Beni yetiştiren bilim insanları, lenfoma ve lösemi alanında kromozom anormalliklerinin arşivlenmesi projesinin öncüleridir. 1970’lerde başlayan bu proje şu an öyle bir noktaya geldi ki, tüm onkologlar artık her kanser tipindeki genetik değişimleri arşivliyor. Bunu kanser hastalarına daha iyi bir tedavi sunmak için yapıyorlar.”

Kanser sadece gelişmiş ülkelerin hastalığı değildir

“Bilim ve teknolojiye olan inancım çok güçlüdür. Dünya çapında kansere bağlı ölüm oranlarını ve ölüm tehlikesini azaltmak için öncelikle yeni bilgiler ve yeni fikirler ortaya koymalıyız.” “Kanser hastalarının büyük bir bölümü kısıtlı kaynakları olan ülkelerde yaşıyor. Bununla birlikte yeni kanser tedavileri genellikle geniş kaynaklı ülkeler için geliştiriliyor. Fakir insanların kanseri tedavi eden en iyi ilaçlara erişimi yok. Tüm onkologlar sağlık eşitliğini daha iyi hale getirmek için bir araya gelmelidir. Kısıtlı kaynakları olan ülkelerde ve topluluklarda çalışmaya hazırlıklı olmalı ve dünyanın her yerine yüksek kalitede kanser tedavisini ulaştırmak için çalışmalıyız. İnsanların nerede yaşadığının bir önemi olmamalı. Kanser hastaları uygun tedavilere erişemedikleri için erkenden ölmemeli.” “Uygun bir biçimde ortaya konduğunda, bilim ve teknoloji her zaman her şeyi daha ucuz ve hızlı hale getirir. Kanser alanındaki bilimsel süreçleri hızlandırmalı ve bu alana yenilikler getirmeliyiz. Günümüzde yeni fikirler rekabet halinde. Bununla birlikte, pek çok farklı bilim alanı kanser ile ilgili çalışmalar yapıyor ve bu çalışmalar sayesinde yeni tedavileri daha hızlı bir biçimde ulaşabiliriz.” Dr Olopade’nin kanseri tüm dünyada tedavi edilebilir bir hastalık haline getirme çabası takdire değerdir ve bu çaba tüm gençlerimize örnek olmalıdır. Unutmayalım ki, dünyayı her açıdan daha yaşanılabilir hale getirmek bizim elimizdedir. İlginizi çekebilir: Kalıtsal kanserler ve genleri