E-sigaralar gittikçe daha popüler hale geliyor. Buna karşın son zamanlarda sigarayı bıraktırmaya yardımcı olarak pazarlanan bu cihazlar hakkında daha fazla araştırma yapılıyor. Son olarak JAMA Kardiyoloji Dergisinde elektronik sigara ile kardiyovasküler hastalık riski arasındaki ilişkiyi değerlendiren yeni ve çarpıcı bir çalışma yayımlandı. Bu çalışmada e-sigara kullanan kişilerin kardiyovasküler sağlıklarını tehlikeye alabilecekleri ortaya koyuldu.

Kardiyovasküler sistem, diğer adıyla dolaşım sistemimiz; kalp, damar ve kan dolaşımımızla ilgilidir

E-sigara, bilindiği gibi normal sigara içimini taklit eden elektronik bir cihaz. Kartuş, pil ve püskürteçten meydana gelen, içindeki sıvı buharlaştırılarak normal sigarada olduğu gibi bir kullanıma sahip olan bu cihaz son dönemlerde inanılması güç bir artış gösterdi. Ülkemizde de satışının yasak olduğu halde kullanımının giderek arttığını görmekteyiz. Amerika'da yetişkinlerin %3,7'si yani yaklaşık 9 milyon yetişkin e-sigara kullanırken gençlerde bu oranın 2011-2015 arasındaki 4 senelik kısa sürede tam 4 katına çıktığını ve %16’yı bulduğunu görüyoruz. Bu korkutucu rakamlar eşliğinde gelin çalışmanın detaylarına bakalım:

Çalışma

Araştırmacı ekibin hipotezine göre düzenli şekilde e-sigara kullanan kişilerde oksidatif stres artmaktadır ve kardiyak otonomik uyarıların dengesi bozulmaktadır. Bunların her ikisi de kardiyovasküler risk faktörüdür.

Ekip bunu araştırmak için yaşları 21 ile 45 arasında değişen, geleneksel sigara kullanmayan ve herhangi bir ilaç tedavisi almayan kişilerden seçtikleri 23 sağlıklı e-sigara kullanıcısını, yine aynı özelliklere sahip 19 sağlıklı kişiden oluşan e-sigara kullanmamış bir kontrol grubu ile karşılaştırmıştır.

Araştırmacılar bu süreçte katılımcıların elektrokardiyografilerini (EKG) çekerek kalp atım hızlarını hem sessiz dinlenme döneminde hem de solunum sırasında kontrol etti ve onları yüksek frekanslı, düşük frekanslı, çok düşük frekanslı olmak üzere 3 sınıfa ayırdı. Bunun yanında oksidatif stresi test etmek için kan analizleri yaptı.

Buna göre; düşük frekanslı olan kısım artış gösterdi ve aynı zamanda düşük frekanslıların yüksek frekans karşısındaki oranı da arttı. Yani e-sigara kullanan kişilerin kalp otonomik sistem dengesinin sempatik sistem tarafına kaydığı görüldü.

Sempatik sistemin kardiyovasküler sistemi kontrol altına alması örneğin acil durumlarda görülen bir olaydır, tehlike anında adrenalin düzeyleri artırılarak "fight or flight" yani savaş ya da kaç cevabı üretilir.

Oksidatif stres değerlendirilmesine bakıldığında ise düşük yoğunluklu lipoprotein (kötü kolesterol olarak bilinen LDL) oksitlenebilirlik seviyesinde artış bulundu.

Tüm bulgular genel olarak değerlendirildiğinde, kontrol grubu ile karşılaştırılan e-sigara kullanıcılarının tütüne bağlı olarak hem artmış kardiyak sempatik aktiviteye hem de artmış oksidatif strese daha yaktın oldukları görülmekte.

Sonuç olarak e-sigara kullanımının fizyolojik etkilerinin, çoğu kullanıcıda kardiyovasküler sağlığa ciddi etkilerinin olabileceği vurgulanmaktadır. Bunu araştırmacı ekibin kendi sözleri ile ifade etmek gerekirse: "E-sigara buharındaki başlıca biyoaktif madde olan nikotin, yıkım ürünleri ile tanımlanamayan bir zarar yol açabilir. Düzenli olarak e-sigara kullanan kişilerde kardiyovasküler riski artırıcı fizyolojik etkiler meydana gelmektedir".