Kanserin 10 temel özelliğinden biri de kanser hücrelerinin farklı doku ve organlara göç etmesidir. Metastaz olarak adlandırılan bu olay, kansere bağlı yaşam kayıplarının yüzde 90'ından sorumludur. Mayıs 2018'de Science'da yayımlanan çalışmada metarrestin adlı molekülün, kanser hücrelerinin çekirdek yapısını bozarak metastaz yapmasını engellediği keşfedildi.

Kanser farklı doku ve organlara göç ettiğinde tedavisi oldukça zorlayıcıdır. Günümüzde kullanılan ilaçların çoğu kanser hücresinin çoğalmasını engellemeye çalışır. Ancak klinik kullanımda onay almış, direkt olarak metastazı hedef alan bir ilaç bulunmamaktadır. Kanserde metastaz, kanser araştırmalarında en çok çalışılan konulardan biridir. Son zamanlarda kanser hücrelerinin çekirdek ve çekirdek içindeki farklı yapıların kanser metastazlarındaki rolü incelenmekteydi. Bu yapılardan biri olan perinükleolar yapı kanser hücrelerinin çekirdeklerinde bulunur. Laboratuvar araştırmalarında insan tümörlerinden alınan kanser hücrelerinde bu yapılar tespit edilmiştir. Aynı zamanda, bu yapıya sahip olan kanser hücrelerinin metastaz yapma kabiliyetlerinin daha yüksek olduğu keşfedilmişti. Bu durum perinükleolar yapıyı hedef almanın kanserde metastazı önlemede etkili olabileceği fikrinin doğmasını sağladı.

ABD'de bulunan Northwestern Üniversitesi'nden araştırmacılar, 140.000 molekülü özel bir metotla analiz ederek metastatik kanser hücrelerindeki perinükleolar yapıyı en etkili biçimde yok eden molekülü keşfetmeye çalıştılar.

Araştırma Sonuçlarına Göre;

Perinükleolar yapıyı etkili biçimde keşfeden bir molekül keşfedildi. Kimyasal yapısı modifiye edilen bu moleküle metarrestin adı verildi. Metarrestin insan pankreas, meme ve prostat kanseri hücresi nakledilmiş fare modellerinde metastazı önemli ölçüde engelledi.

Bu Çalışma Bize Neyi İfade Ediyor?

  • Kanserde yaşam kayıplarının en önemli sebebi olan metastazı önlemeye yönelik önemli bir molekül keşfedildi. Bu molekül, modern ilaç keşif yöntemleri kullanılarak analiz edildi.
  • Metarrestin, metastazı önlemesi açısından umut vadetmektedir. Araştırmacılar, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi FDA'nın yeni ilaç keşfi programına sene içerisinde başvurmayı planlamaktadır.
  • Önemle vurgulamak gerekir ki, bu çalışma laboratuvarda yapılan deneylerin ilk sonuçlarıdır. İleri analizlerle molekülün etkinliğinin doğrulanması gerekmektedir. İnsanda yapılan klinik araştırmalardan sonra ilaç haline gelmesi mümkün olacaktır. Modern tıp, farklı bilim dallarını etkisiyle kansere her geçen gün yeni tedaviler katmaktadır. Kanserin tedavisi ve yönetimi ancak modern tıbbın sunduğu imkanlarla mümkündür.