Kaşıntı Bir Kanser Belirtisi midir?

Kaşıntı Bir Kanser Belirtisi midir?

Kaşıntı, çoğu zaman basit nedenlere bağlı ortaya çıkan bir yakınmadır. Bir alerji veya ilaç yan etkisi sonucu oluşabileceği gibi, bazen de altta yatan farklı bir hastalığın belirtisi olabilir. Peki, kronik kaşıntı yaşadığımızda aklımıza kanser ihtimali gelmeli midir? Genellikle panik yapmadan önce kaşıntının daha yaygın nedenlerine odaklanmak gerekir. İlk etapta yeni kullanılan bir ilaç, gıda, deterjan gibi alerji yapabilecek etkenleri kesmek ve gözlemlemek önerilir. Kaşıntı devam ederse bir dermatoloji uzmanına başvurup cilt muayenesi ve bazı kan testleri ile kaşıntının alerjik bir nedeninin olup olmadığı araştırılmalıdır.

Kaşıntıya Neden Olabilecek Durumlar

Kaşıntının birçok farklı sebebi olabilir. Bunların bazıları şunlardır:

  • Kuru cilt: Cildin kuruması, özellikle kış aylarında veya sık banyo yapmaya bağlı olarak, yaygın bir kaşıntı nedenidir.
  • Sarılık: Karaciğer veya safra yolu sorunlarına bağlı sarılık (ciltte ve göz aklarında sararma) kaşıntıya yol açabilir.
  • Alerji: Besinler, toz, polen, hayvan tüyü veya deterjan gibi maddelere karşı alerjik reaksiyonlar ciltte kaşıntı yapabilir.
  • Enfeksiyonlar: Mantar enfeksiyonları, uyuz gibi parazitler veya diğer cilt enfeksiyonları yoğun kaşıntıya sebep olabilir.
  • Kanser: Nadir de olsa bazı kanser türleri sistemik (tüm vücudu etkileyen) kaşıntıya yol açabilir.
  • Kanser tedavileri: Kemoterapi gibi kanser tedavileri ve kullanılan bazı ilaçlar kaşıntı yapabilir (detaylar aşağıda incelenecektir).

Görüldüğü üzere, kaşıntının çoğu zaman kanser dışı birçok nedeni vardır. Peki her kaşıntı kanser belirtisi midir? Tabii ki hayır; ancak aşağıda, özellikle kanser ve kaşıntı ilişkisini anlamak için bazı durumları inceleyeceğiz.

Kaşıntı, Kanser Belirtisi Olabilir mi?

Genel olarak cilt kaynaklı kaşıntılar lokalizedir (bölgeseldir) ve tüm vücuda yayılmaz. Sistemik kaşıntı dediğimiz, vücudun her yerinde hissedilen yaygın kaşıntı ise daha seyrek görülür ve bazen altta yatan ciddi bir duruma işaret edebilir. Çoğu kaşıntı vakası kanserle ilgili olmasa da, bazı kanser türlerinin vücutta yaygın kaşıntıya sebep olabildiği bilinmektedir. Ayrıca kanser kaynaklı kaşıntı durumlarında, yorgunluk, gece terlemesi, sarılık, kilo kaybı gibi başka belirtiler de genellikle kaşıntıya eşlik eder. Yani tek başına kaşıntı yerine, bir belirti kombinasyonu söz konusu olabilir.

Kanser Kaşıntısı Nasıl Olur?

Kanser hastalarında kaşıntı oluşmasının birkaç temel mekanizması olabilir:

  • Tümörün bazı maddeler salgılaması: Tümör hücrelerinin salgıladığı bazı kimyasal maddeler vücutta paraneoplastik sendrom denilen etkilere yol açarak kaşıntıya neden olabilir.
  • Bağışıklık tepkisi: Vücudun, gelişen tümöre karşı gösterdiği bağışıklık sistemi tepkisi, ciltteki sinir uçlarını etkileyerek kaşıntı hissine yol açabilir.
  • Safra yolunun tıkanması: Bazı kanserler, özellikle karaciğer veya pankreas civarındakiler, safra yollarını tıkayarak safra akışını engeller. Bu tıkanma sonucu gelişen sarılık yoğun kaşıntıya sebep olabilir.

Bu mekanizmalar nedeniyle, bazı kanser türlerinde hastalar daha tanı almadan önce vücudun genelinde nedensiz kaşıntı şikayeti yaşayabilirler. Kaşıntı ile en sık ilişkilendirilen kanser türleri arasında lenfoma, lösemi, polisitemi vera (PV), bazı gastrointestinal stromal tümörler (GİST) ile pankreas ve safra yolları tümörleri bulunmaktadır.

Aşağıda, kanser ve kaşıntı ilişkisi birkaç örnek üzerinden incelenmiştir:

Lösemi (Kan Kanseri) ve Lenfoma'da Kaşıntı

Hematolojik kanserler olarak bilinen lösemi (kan kanseri) ve lenfoma, nadir de olsa kaşıntı belirtisiyle ortaya çıkabilir. Yapılan araştırmalara göre kan ve kemik iliği kaynaklı bu kanserlerde, bağışıklık sistemi hücrelerinin lösemi/lenfoma hücreleriyle teması sonrası yüksek oranda sitokin salındığı ve bu iltihabi moleküllerin ciltteki sinir uçlarını tahriş ederek kaşıntıya yol açabileceği düşünülmektedir.

Nitekim, "Living Well with Leukaemia" (Lösemi ile İyi Yaşamak) adlı bir anket çalışmasında lösemi hastalarının yaklaşık %9'unda, tanı konulmadan önce kaşıntının bir belirti olarak görüldüğü saptanmıştır. Hodgkin lenfoma vakalarında da benzer bir durum gözlemlenmiş; Dana-Farber Kanser Enstitüsü’nden Onkolog Jennifer Crombie’ye göre Hodgkin lenfoma tanısı alan hastaların yaklaşık %20'sinde kaşıntı, hastalığın teşhisinden önce ortaya çıkan belirtilerden biriydi.

Kaşıntının Lösemi veya Lenfomadan Kaynaklandığını Gösteren İşaretler:

Lösemi ya da lenfoma gibi kan kanserlerinde kaşıntı, genellikle tek başına ortaya çıkmaz.

Şu belirtilerin kaşıntıyla birlikte görülmesi, altta yatan bir kan hastalığı olabileceğine işaret edebilir:

  • Gece terlemeleri (geceleri aşırı terleme atakları)
  • Nedensiz kilo kaybı (diyet yapmaksızın kilo verme)
  • Kolay morarma (vücudun en ufak darbe ile morarması)
  • Ateş (açıklanamayan, süreğen ateş)
  • Eklem ve kemik ağrıları

Eğer yaygın kaşıntı şikâyetine bu tip semptomlar eşlik ediyorsa, vakit kaybetmeden bir doktora başvurulmalıdır. Bu belirtiler, kaşıntının lösemi, lenfoma gibi bir hastalıktan kaynaklandığını düşündürebilir.

Polisitemi Vera (PV) ve Kaşıntı

Polisitemi vera (PV), kemik iliğinde kontrolsüz şekilde aşırı kırmızı kan hücresi üretimi ile karakterize bir kan kanseri türüdür. PV hastaları arasında kaşıntı şikayeti oldukça yaygındır ve özellikle ılık banyo veya sıcak duş sonrası (cildin ısınmasıyla) kaşıntı atakları görülebilir. Bu durum tıpta "aquajenik kaşıntı" olarak da bilinir ve PV’nin sık rastlanan bir bulgusudur.

PV’ye bağlı kaşıntının yanı sıra, bu hastalıkta dikkate alınması gereken diğer belirtiler de vardır.

Polisitemi vera hastalarında kaşıntıyla birlikte ortaya çıkabilecek bazı önemli belirtiler şunlardır:

  • Dinlenirken bile nefes darlığı (özellikle efor harcamadan soluksuz kalma hissi)
  • Sürekli yorgunluk ve halsizlik
  • Baş ağrısı
  • Baş dönmesi ve görmede dalgalanmalar

Eğer bir kişide yoğun kaşıntıyla beraber yukarıdaki PV belirtileri de gözleniyorsa, bunun altında yatan sebep olarak polisitemi vera gibi bir hematolojik hastalık araştırılmalıdır.

Gastrointestinal Stromal Tümörler (GİST) ve Kaşıntı

Gastrointestinal stromal tümörler (GİST), sindirim sisteminin nadir görülen tümörleridir. GİST vakalarında cilt kaşıntısı, genellikle tümörün dolaylı etkisiyle ortaya çıkar. Bu tümörler karaciğer veya safra yollarına baskı yaparak safra kanallarının tıkanmasına yol açabilir. Safra akışı engellendiğinde kanda biriken safra pigmentleri cildin sararmasına (sarılık) ve yoğun kaşıntıya neden olur. Yani GİST’deki kaşıntının temel sebebi, tümörün yol açtığı karaciğer safra sistemi problemidir.

Safra yolu tıkanmasına bağlı sarılık ve kaşıntı, sadece GİST’lerde değil başka kanser türlerinde de görülebilir.

Özellikle şu kanserlerde bu durum sık rastlanır:

  • Mide kanseri
  • Kolon (kalın bağırsak) kanseri
  • Pankreas kanseri
  • Karaciğer kanseri
  • Safra kesesi ve safra yolları kanserleri
  • Gastrointestinal stromal tümörler (GİST)

Dolayısıyla, sarılıkla birlikte kaşıntı şikayeti olan hastalarda, safra yollarını tıkayabilecek bu organlara ait bir tümörün varlığı araştırılmalıdır.

Kanser Tedavisi Kaşıntıya Sebep Olur mu?

Kanserin kendisi kadar, kanser tedavileri de kaşıntıya yol açabilir. Özellikle kemoterapi ve immünoterapi gibi sistemik tedaviler ile radyoterapi (ışın tedavisi) sırasında ciltte kuruma ve döküntüler görülebilir. Ayrıca hedefe yönelik akıllı ilaçlar (tıkanan belirli moleküllere yönelik tedaviler) ve hormon tedavileri de kaşıntı yapabilen yan etkilere sahiptir. Bunun yanı sıra, tedavi sürecinde kullanılan destekleyici bazı ilaçlar (örneğin güçlü ağrı kesiciler, morfin türevleri, bulantı önleyici ilaçlar veya bazı hormon ilaçları) da kaşıntı yan etkisi oluşturabilir.

Genellikle hormon tedavilerinde veya hedefe yönelik ilaç tedavilerinde ciltte kaşıntı ve döküntü yan etkileri sık gözlemlenir. Bu durumda hastalar çoğu zaman "Acaba tedaviye karşı alerjim mi var?" diye endişe edebilir. Aslında bu kaşıntı, gerçek bir alerjik reaksiyondan ziyade tedavinin bilinen bir yan etkisidir. Hatta bazı araştırmacılar, bazı tedavi türlerinde kaşıntı görülmesinin, tedavinin etkili olduğuna dair bir işaret olabileceğini öne sürmektedir. Elbette, kaşıntı hastanın yaşam kalitesini etkileyecek boyuttaysa, bunu hafifletmek için doktora danışılarak kaşıntı giderici ilaçlar veya kremler kullanılabilir.

Sonuç

Her kaşıntı kanser anlamına gelmez. Kaşıntılı bir cilt, tek başına ve tipik olarak bir kanser belirtisi değildir. Çoğu zaman basit nedenlerle ortaya çıkar ve uygun tedbirlerle geçirilebilir. Ancak uzun süreli, kronik ve açıklanamayan kaşıntı durumunda dikkatli olmak gerekir. Eğer kuru cilt gibi bariz bir sebep yoksa, kaşıntı vücudun genelinde hissediliyor ve alerji, enfeksiyon, egzama gibi diğer olası nedenler de ekarte edilmişse (yani bulunamamışsa), nedeni bilinmeyen inatçı kaşıntılar için mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Özellikle kaşıntıya eşlik eden gece terlemesi, kilo kaybı, ateş gibi başka bulgular da varsa, bunlar altta yatan ciddi bir hastalığın habercisi olabileceği için ihmal edilmemelidir. Unutmayın, erken tanı her hastalıkta olduğu gibi kanser tedavisinde de hayati öneme sahiptir.

Sağlık ve Mutlulukla Kalın...

Sayfada yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanser tanısına sahip bir hasta için online muayene randevusu hakkında bilgi almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.


İlgili Haberleri


Kanserin İlk Belirtileri Acil Serviste Gizleniyor – Tanıdan Önceki 90 Günün Hikayesi

Kanserin İlk Belirtileri Acil Serviste Gizleniyor – Tanıdan Önceki 90 Günün Hikayesi

Son yapılan bir araştırmaya göre, birçok kanser hastası tanı konulmadan önceki 90 gün içinde acil servise...

Gözden Kaçan Sinsi Kanserlerin Erken Belirtileri

Gözden Kaçan Sinsi Kanserlerin Erken Belirtileri

Kanser, çok yönlü ve karmaşık bir dizi hastalığı ifade eder. Bu hastalıklar, genellikle belirgin bir belirti...

Makatta Kaşıntı Neden Olur? Anal Kanser Belirtisi midir?

Makatta Kaşıntı Neden Olur? Anal Kanser Belirtisi midir?

İnsan vücudunda bir bölgenin sürekli olarak kaşınması, sebebi konusunda ister istemez akıllara “kanser miyim?” sorusunu getiriyor...

Sinüs Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Sinüs Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Sinüs Kanseri Nedir? Tıp dilinde "paranazal sinüs kanserleri" olarak adlandırılan sinüs kanseri, burun çevresindeki kemiklerdeki küçük boşluklarda...

Hakkımda

Özgeçmişim, kanser tanı ve tedavisine dair çalışmalarım ve ilgi alanlarım için tıklayın.

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan Hakkında