
Kolon ve Rektum Kanserinden Korunmak – Hemen Vazgeçmeniz Gereken 5 Alışkanlık
Kolon ve rektum kanseri, dünyada en yaygın üçüncü kanser türü olmasına rağmen, erken dönemde fark edilmesi zor bir hastalık olabiliyor. İshal, karın ağrısı ve anemi (kansızlık) gibi belirtiler, başka ve daha masum bir sorunun belirtisi olarak görülüp göz ardı edilebilir.
Ayrıca özellikle genç bireylerde kolorektal kanser vakalarındaki artış dikkat çekiyor! Bu artışın sebebi tam olarak bilinmese de genetik, çevresel faktörler ve yaşam tarzının birlikte rol oynadığı düşünülüyor.
Ancak kesin olan bir şey var ki, kolon kanseri erken tespit edildiğinde etkili bir şekilde tedavi edilebiliyor.
Bu yazıda, bağırsak sağlığımızı korumak için kaçınmamız gereken yaygın hataları paylaşıyorum.
İşte kaçınmamız gereken 5 hata:
1. Aile Geçmişimi Asla Göz Ardı Etmem
Aile geçmişi, kolorektal kanser için en güçlü risk faktörlerinden biridir. Kolorektal kanser tanısı alan kişilerin yaklaşık %30’unun aile üyelerinde de bu hastalık görülmüştür. Bu durumun sebebi genetik, ortak çevresel faktörler ya da her ikisinin bir kombinasyonu olabilir.
Aile bireylerinizin sağlığı, sizin kolon kanseri riskinizi doğrudan etkilediği için aile geçmişinizi bilmek çok önemlidir. Anne-babanız, kardeşleriniz veya diğer akrabalarınıza, büyübüyükanneniz, kuzenleriniz ya da teyzeleriniz gibi, bir aile üyesinde kolorektal kanser tanısı konulup konulmadığını sormanız önemlidir.
Birinci derece bir akrabanızda kolon kanseri görüldüyse, tarama testlerine daha erken başlamanız tavsiye edilir. Sonuç olarak kolon sağlığınız önemli bir oranda genlerinize bağlıdır.
- İlgili konu: Kalıtsal kalın bağırsak kanseri sebebi Lynch Sendromu taşıyıcıları için öneriler ve genetik danışmanlık
2. Kolonoskopi ve Tarama Testlerini Kaçırmaz ya da Ertelemezdim
Son yıllarda genç yetişkinlerde kolorektal kanser vakalarının hızla arttığı gözleniyor. Hastalık halen nadir olmasına rağmen, bu artış erken tarama ve tanının önemini daha da vurguluyor.
Bu alarm verici trend nedeniyle, ABD’deki Koruyucu Hizmetler Öneri Komitesi (USPSTF), 2021 yılında yeni kolon kanseri tarama rehberleri yayınladı. Buna göre tüm yetişkinlere, 45 yaşından itibaren kolonoskopi veya dışkı tabanlı testlerle tarama yaptırmalıdır.
Özellikle ülseratif kolit veya Crohn hastalığı gibi enflamatuar bağırsak hastalıkları olan bireylerde düzenli kolonoskopiler daha da önemlidir, çünkü bu hastalıklar kolorektal kanser riskini artırabilir. Ancak aile geçmişi olmayan sağlıklı bireyler bile kolorektal kanser geliştirebilir.
Sonuç olarak, yaşam tarzınız ne kadar sağlıklı olursa olsun, belli bir yaşa geldiğinizde tarama yaptırmanız gerekir.
- İligli konu: Kolonoskopi Temiz Çıkarsa, Tarama Aralığı Uzatılabilir mi ve Kanser Riski Ne Kadar Azalır?
3. Tuhaf ya da Anormal Belirtileri Asla Göz Ardı Etmem
Birçok genç yetişkinin, anormal belirtilerinin kanser olabileceğini düşünmediğini belirtiyor. Üstelik genç oldukları için bazı sağlık uzmanları da ilk etapta ciddi bir sorundan şüphelenmeyebiliyor. Bu durum, tanının gecikmesine ve daha kötü sonuçlara yol açabiliyor.
Vücudunuzu dikkatle izlemeniz gerekir. Bağırsak alışkanlıklarınızdaki yeni başlayan ve 2 haftayı geçen herhangi bir değişikliğe dikkat edin. Normalde düzenli dışkılıyorken sıkça kabızlık hissediyorsanız veya dışkıda kan fark ediyorsanız, mutlaka bir doktora başvurmalısınız. İshal, yorgunluk veya açıklanamayan anemi de tıbbi bir kontrol gerektirir.
Doktorunuz belirtilerinizi ciddiye almıyorsa, ikinci bir görüş almak önemlidir. Sonuç olarak gerçekten endişelendiğiniz bir durum varsa, ısrar etmelisiniz.
4. Sağlıklı Yaşam Tarzının Gücünü Hafife Almazdım
Kolon kanserinin nedenleri tam olarak anlaşılamamış olsa da, kolorektal kanserlerin yarısından fazlası değiştirilebilir yaşam tarzı faktörleriyle ilişkili.
- Sigara içmek,
- alkol kullanımı,
- obezite ve
- hareketsiz bir yaşam tarzının kolon kanseri riskini artırdığı düşünülüyor.
Öte yandan, sebze, meyve ve tam tahıl ağırlıklı bir beslenme tarzı riskinizi azaltabilir.
Sonuç olarak kolon kanseri için mükemmel bir öngörücü yok, ancak genel olarak sağlıklı bir yaşam tarzı yardımcı olabilir.
5. Dışkı Hakkında Konuşmaktan Kaçınmazdım
Hastalkar dışkı konusunu rahatça konuşabilmeli. Bu konuda daha açık olmak, dışkıyla ilgili sorunları fark etme ve tanı koyma süreçlerini kolaylaştırabilir.
Dışkı kıvamı inceliğinde ya da kanlı dışkı gibi bir anormallik, fark edilecek tek ipucu olabilir. Tecrübelerinizin normal olup olmadığını anlamak için başkalarıyla konuşmak önemlidir.
Sonuç olarak dışkı sağlığınızın bir göstergesi ve bu konu hakkında konuşmak hayatınızı kurtarabilir. Bu konuda tabuları kırmamız gerekiyor.