Şeker / tatlı bağımlılığı nedir?

Tatlı gıdalar, eksikliğinde fiziksel ve psikolojik sıkıntılar yaşatacak kadar bağımlılık yapmaktadır. Şeker tadı, mutluluk hormonu olarak bilinen dopamini açığa çıkarır. Bununla birlikte sadece şekerin kendisi değil, doğal veya yapay olarak tatlandırılmış, tadı şekerli gelen tüm yiyecekler potansiyel bağımlılık yapma riski taşır. Tat duyumuzu fazla uyaran tüm gıdalar düzenli tüketimi beyinde nörokimyasal değişiklikler yaratarak binge eating diye bilinen tıkınırcasına yemek anlamına gelen yeme bozukluğuna sebep olabilir.

şeker bağımlılığı kısır bir döngü

Obezite ve fazla kilonun sağlık zararları her geçen gün daha net bir şekilde açığa çıktıkça, şekerli ve yüksek enerjili gıdalardan uzaklaştıracak bir diyet arayışına giriyoruz. Medyada, özellikle sosyal medyada karşınıza pek çok farklı diyet hatta detoks diyet tarifleri çıkar. Fakat bu diyet örneklerinin çoğu beslenme yetersizliği sonucu fiziksel ve ruhsal sıkıntılara sebep olur veya sürdürülebilir değildir. Yazımızda detaylarını paylaşacağımız şeker detoksu ile daha sağlıklı bir döneme girebilirsiniz.

Şekeri beslenmemizden neden çıkartmalıyız, yoğun tadı olan gıdalardan neden uzak durmalıyız?

Şeker ve tatlı gıdalar iştahı açarak fazla kilo ve obeziteye, kalp hastalıklarına, cilt sağlığının bozulmasına ve erken yaşlanmaya sebep olurlar.

1 tanesinde 33 gram, yani yaklaşık 10 küp şeker bulunduğunu duyduğunuzda şaşıracağınız gıdalar

  • Toplumda çok sık tüketilen bir içecek olarak kolanın 330 ml’lik bir kutusu
  • Sağlıklı olduğu düşünülen 170 gram hazır meyveli yoğurt
  • Hazır çikolatalı sütlerin küçük bir şişesi
  • Hazır meyve sularının 1 kutusu
  • 9 adet küçük kurabiye
  • Bir adet fıstıklı çikolata bar…

Maalesef şekerli tat bağımlısı çok fazla insan var. Bunun yanında hiç şeker tüketmediklerini düşünen kişiler bile farkında olmadan; ketçap, hardal gibi soslar, dondurmalar, hazır salata sosları, kraker-bisküvi, ekmek ve alkol ile ihtiyaçtan fazla şekeri gizlenmiş bir şekilde tüketiyor. Çocuklarda ise çok daha yoğun şeker tüketimi söz konusu.

Şekerli tat bağımlısı olup olmadığınızı nasıl anlarsınız?

Bağımlıysanız şekeri tüketmediğiniz takdirde neredeyse madde veya alkol bağımlılığındaki gibi dikkat eksikliği, agresiflik, depresiflik ve stres problemleri yaşayabilirsiniz.

Arzu ve şiddetle tatlı tüketme isteğiniz düzenli olarak kendini tekrar ediyorsa bağımlı olabilirsiniz.

Çok dikkatli olmalısınız, çünkü devam ederse obezite başta olmak üzere çok sayıda ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşabilirsiniz.

Şeker detoksu nedir, nasıl yapılır?

Öncelikle tükettiğiniz gıdaların içinde şeker olup olmadığından emin olmalısınız. Örneğin; mısır şurubu, şeker kamışı, glikoz şurubu, sükroz, dekstroz, bal ve meyve suyu konsantreleri gibi.

Öncelikle 3 gün hedefi koyarak şeker detoksuna başlayabilirsiniz. Bu süre içinde bol sebze tüketiniz. Hiç meyve tüketmeyip; mısır, tatlı patates veya bezelye gibi tatlı sebzeleri tercih etmemelisiniz. 3 şekersiz günün ardında yiyeceğiniz meyvenin tadı size yeterince tatlı gelmeye başlayacaktır.

Elmayı bile baklava tadındaymış gibi yiyeceksiniz

3 günün sonunda diyetinize günlük 1 meyve ve süt ürünü ekleyebilirsiniz. Aynı zamanda bezelye ve havuç gibi hafif tatlı sebzeleri de tüketebilirsiniz. 3. haftadan sonra bu beslenmenize küçük bir parça siyah çikolata ekleyebilirsiniz. 4. haftadan itibaren ise dikkat etmek koşuluyla şekersiz alışmış olduğunuz hayatınıza daha kolay devam edebilirsiniz.

Öncesinde kullanım ve alışkanlık dozunuza göre değişkenlik gösterebilmekle beraber şekeri hayatımızdan çıkartmak, fazla kilo - obezite, cilt bozuklukları, kaygı - stres, halsizlik, kan şekerinde dengesizlikler gibi sorunları oldukça azaltır. Şekerli tatların bağımlılık yapabileceğini unutmayın. Sağlıklı ve dengeli beslenme için günde 2-3 porsiyon meyve tüketerek tatlı ve enerji ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz.