Almanya'dan 62 yaşındaki bir adam, araştırmacılara göre "özel nedenlerle" büyük sayıda aşı yaptırdığını söyledi.
The Lancet Infectious Disease dergisinde yayımlanan bir makalede, 29 ay içinde 217 COVID-19 aşısı yaptıran Alman bir bireyin, COVID-19 virüsüne dair enfeksiyon belirtisi göstermediği ve aşıyla ilişkili herhangi bir yan etkiyi rapor etmediği belirtiliyor.
1 Yılda 20 Milyon Hayat
Dünya genelinde aşılar, özellikle de COVID-19 aşıları, yoğun bir karalama kampanyasının hedefi haline gelmiştir. Bu durum, insanların aşıların potansiyel zararlarının, yararlarından daha ağırlıklı olduğuna dair yanlış bir inanca saplanmasına yol açmıştır. Ne yazık ki, bu yanılgı, toplumun aşıların önemini ve pandemiyle mücadeledeki kritik rolünü gözden kaçırmasına neden olmaktadır. COVID-19 pandemisi, dünya çapında milyonlarca insanın hayatını tehdit etmiş ve bu kriz, ancak aşıların hızlı geliştirilmesi ve yaygın uygulanması sayesinde kontrol altına alınabilmiştir. Bu aşılar, belki de milyonlarca kişinin hayatını kurtarmıştır. Bu bağlamda, aşılar hakkında olumlu veriler sunan ve aşıların güvenliği ile etkinliğini vurgulayan araştırmalar, kamuoyunu bilgilendirme ve yanlış bilgilere karşı doğru bilgileri sunma açısından hayati öneme sahiptir.
COVID-19 aşılarının hızlı geliştirilmesi ve dağıtımı, küresel sağlık alanında olağanüstü bir başarıdır. Yapılan analizler, aşılamanın ilk yılında yaklaşık 20 milyon ölümün önlenmiş olabileceğini ortaya koymuştur. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) 2021 sonuna kadar her ülkenin nüfusunun %40'ını aşılama hedefine ulaşılsaydı, ek olarak 600.000 hayatın daha kurtarılabileceği hesaplanmıştır.
Ancak, bu hayat kurtaran gelişmelere rağmen, pandemi boyunca ve halen eşitsizlikler yaşanmaktadır. Aşıların en savunmasız kişilere ulaşmasını engelleyen stokçuluk, ihracat yasakları ve kısıtlamalar gibi sorunlar da yaşanmıştır.
Tek Bir Kişiye 217 Doz Covid Aşısı
Almanya'nın Magdeburg şehrinden 62 yaşındaki adam, Erlangen-Nürnberg Üniversitesi'nden araştırmacıların dediği gibi, "özel nedenlerle" büyük sayıda aşı yaptırdığını söyledi.
Kişi, 217 doz Covid-19 aşısı yaptırdığı için "hiper-aşılanmış" olarak adlandırılıyor. Peki bu kişi neden bu kadar çok aşı yaptırmış? Bunun sebebi, bağışıklık sisteminin zayıflığı. Hastaya ilk dozları sağlık görevlileri tarafından verildi. Daha sonra ise aşıyı kendi kendine uygulamış.
Adam, aşılardan herhangi bir yan etki yaşamadığını ve kendini "çok iyi" hissettiğini söylüyor. Yetkililer ise bu kadar çok doz aşı olmanın gerekli olmadığını ve aşırı dozun tehlikeli olabileceğini söylüyor.
Bu vaka, aşılara karşı tereddütleri ve aşılarının yan etkilerine dair yanlış bilgileri de gündeme getiriyor. Uzmanlar, aşının güvenli ve etkili olduğunu ve herkesin aşılanması gerektiğini vurgulamaktadır.
Özetle;
- Adam, 2020'nin başından beri aşılanıyor.
- Aşıları, bir doz Moderna ve geri kalanı BioNTech/Pfizer olmak üzere farklı markalardan aldı.
- Adamın bağışıklık sisteminin zayıflığı, otoimmün bir hastalıktan kaynaklanıyor.
- Almanya'da Covid-19 aşısı için resmi olarak onaylanmış doz sayısı üçtür.
Öykünün Detayları
Akademisyenler, adamın hikayesini bir gazeteden duyuyor ve çoklu aşılara vücudunun tepkisini incelemek için izin istiyor.
Dr. Kilian Schober, "Daha sonra onunla iletişime geçtik ve Erlangen'de çeşitli testlerden geçmesi için onu davet ettik," dedi. "Bunu yapmaya çok ilgiliydi."
Araştırma ekibi, 134 aşının resmi onayını gördüklerini söyledi. Adamın daha önce verdiği kan testlerine baktılar ve daha fazla aşı aldıkça kan örneklerini de incelediler.
Schober, "Bu olağanüstü yoğun aşılamanın herhangi bir fark edilir yan etki tetiklememesinin, ilaçların iyi bir tolere edilebilirlik derecesine sahip olduğunu gösterdiğini" belirtti.
Araştırmacılar, adamın bağışıklık sisteminin tamamen işlevsel olduğunu buldular.
Covid-19'a neden olan virüse (Sars-CoV-2) karşı belirli bağışıklık hücreleri ve antikorlar, sadece üç aşı almış kişilere kıyasla önemli ölçüde daha yüksek seviyelerde bulundu.
Çalışmanın önde gelen yazarlarından biri olan Katharina Kocher, "Genel olarak, daha zayıf bir bağışıklık tepkisi için herhangi bir belirti bulamadık" dedi.
- Grafik A: Bu grafikte, HIM adı verilen 62 yaşındaki bir bireyin, 29 ay içerisinde COVID-19'a karşı toplam 217 kez aşılandığı bilgisi yer almakta. Magdeburg, Almanya'da yaşayan bu kişinin aşırı aşılanma eylemi, herhangi bir klinik çalışmanın bir parçası olmadan ve ulusal aşılama rehberlerine aykırı bir şekilde gerçekleşmiş. Kamu savcısı tarafından 9 aylık dönemde yapıldığı doğrulanmış 130 aşılamaya ilişkin kanıtlar toplanmış; fakat suç duyurusunda bulunulmamış.
- Grafik B: Bu grafik, HIM’in vücudundaki antikor seviyeleri ile aşılama zamanlamaları arasındaki ilişkiyi gösteriyor. Elde edilen antikor düzeylerinin zaman içinde nasıl değiştiğini sergileyen bir eğilim grafiği mevcut. Burada, ilk üç doz aşıdan sonra, 215. ve 217. aşılamaların yanı sıra, bu aşılamalardan sonraki 189. günde yapılan ölçümler gösteriliyor.
- Grafik C: Bu kısım, HIM'in 215. aşılamadan 189 gün sonraki nötralizasyon kapasitesinin, kontrol grubu ile karşılaştırılarak hem klasik tip hem de Omicron B1.1.529 varyantlarına karşı ne kadar farklılık gösterdiğini sunuyor. Sonuçlar, HIM’in Omicron varyantına karşı 5.4 ile 11.5 kat arasında değişen oranlarda daha yüksek bir nötralizasyon kapasitesine sahip olduğunu ortaya koyuyor.
- Grafik D: Bu grafikte, HIM'in 215. aşılamadan 189 gün sonra ölçülen CD8+ T-hücre yanıtı görselleştiriliyor ve kontrol grubuyla karşılaştırıldığında HIM'in CD8+ T-hücre yanıtının daha yüksek olduğu gözlemleniyor.
Özetle, bu vaka incelemesi, COVID-19'a karşı aşırı aşılamanın etkilerini ve potansiyel immunolojik sonuçlarını gözlemlemek için benzersiz bir fırsat sunuyor. HIM, aşırı aşılama süresi boyunca herhangi bir yan etki bildirmemiş ve rutin klinik kimya parametreleri anormal bir durum göstermemiş. Bu durum, aşıların tekrarlanan uygulanmasının potansiyel etkilerini anlamak açısından ilgi çekici ve önemli bulgular sunmaktadır.
Yorum
Bu olağanüstü vakayla ilgili rapor, aşıların güvenliğini ve etkinliğini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Almanya'dan 62 yaşındaki bu adamın, 217 doz COVID-19 aşısı almasına rağmen herhangi bir yan etki yaşamamış olması, aşıların genel tolere edilebilirliğinin yüksek olduğuna dair önemli bir kanıttır. Aşı karşıtlığı ve yanlış bilgilendirme kampanyalarının aksine, bu ve benzeri çalışmalar, aşıların sadece güvenli olmakla kalmayıp aynı zamanda Covid-19 pandemisiyle mücadelede kritik bir rol oynadığını vurgulamaktadır. Dünya çapında yapılan aşılamaların ilk yılında yaklaşık 20 milyon hayatın kurtarıldığı tahmin edilmekte olup, bu, aşı teknolojisinin ve küresel sağlık sistemlerinin başarısını göstermektedir. Ancak, eşit olmayan aşı dağılımı ve erişim sorunları, pandemiye karşı mücadelede önemli engeller olarak kalmaya devam etmektedir. Bu vakadan alınacak ders, aşıların bireysel ve toplumsal sağlık için ne kadar önemli olduğu ve sağlık politikalarının, herkes için adil ve erişilebilir aşı dağıtımını hedeflemesi gerektiğidir.
