18 Nisan 2024'te FDA (ABD Gıda ve İlaç İdaresi), ALK-pozitif küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) hastalarında ameliyat sonrasında adjuvan tedavi için alektinibi (Alecensa, Genentech, Inc.) onayladı.

Akciğer kanseri, her yıl 2,5 milyon yeni tanı ile dünya genelinde en sık görülen ve en sık yaşam kaybına neden olan kanser olmaya devam etmektedir. Bununla birlikte artık net bir şekilde biliyoruz ki akciğer kanseri tek bir hastalık değildir ve tedavileri birbirinden farklı olabilen çeşitli biyolojik alt tiplere ayrılmaktadır. Bu alt tiplerden biri olan ALK-pozitif küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK), anaplastik lenfoma kinaz (ALK) geninin yeniden düzenlenmesi sonucu karakterize edilir. ALK pozitifliği, genel KHDAK hastalarının yaklaşık %5'ini oluşturur ve genellikle daha genç, sigara içmeyen hastalarda görülür.

Erken evredeki ALK-pozitif KHDAK, tedavi stratejileri açısından özellikle önem taşımaktadır, çünkü bu aşamada hastalığın ameliyatla tamamen çıkarılması mümkündür. Ancak, ameliyat sonrası hastalığın tekrar etme riski devam etmektedir ki bu durum, adjuvan tedavilerin — hastalığın yeniden ortaya çıkmasını önlemek amacıyla uygulanan ek tedavilerin — önemini artırmaktadır.

Geleneksel olarak, bu evredeki hastalar için standart adjuvan tedavi platin bazlı kemoterapidir. Ancak, ALK hedefli tedavilerin şimdiye kadar genellikle ileri evrelerde (özellikle 4. evrede) kullanıldığı bilinmektedir. İleri evreler için yapılan klinik araştırmalar neticesinde, sadece bu evrelerdeki ALK-pozitif KHDAK hastaları için ALK hedefli akıllı ilaçlar FDA tarafından onaylanmıştır. İleri evre kanser tedavilerinde, yeni bir ilacın etkili olup olmadığını göstermek daha kolaydır, çünkü sağkalım sonuçlarına daha kısa sürelerde ulaşılabilir. Ancak, erken evre akciğer kanseri üzerine yapılan araştırmalar, örneğin 10 Nisan 2024'te NEJM dergisinde yayımlanan ALINA çalışması gibi, hedefe yönelik ilaçların etkilerini değerlendirmek için daha uzun süreli sonuçlar gerektirir. Bu araştırmalar, ALK inhibitörlerinin — örneğin alektinib gibi moleküllerin — erken evre KHDAK'de etkili olabileceğini ve kemoterapiden daha iyi sonuçlar verebileceğini göstermiştir. Bu bulgular, ALK hedefli tedavilerin erken evre akciğer kanseri yönetiminde devrim yaratabileceğini düşündürmektedir.

ALINA Klinik Çalışması

Aşağıda, erken evre ALK-pozitif KHDAK hastalarının katıldığı küresel çapta gerçekleştirilen, faz 3, açık etiketli ve randomize edilmiş ALINA klinik araştırmasının tasarımını görebilirsiniz:

  • Katılımcılar: Çalışmaya, tamamen ameliyatla çıkarılmış, ALK-pozitif KHDAK olan hastalar dahil edilmiÅŸtir. Bu hastalar, evre IB (tümörler ≥4 cm), II veya IIIA evrelerindeydiler.

  • Tedavi Kolları: Hastalar, iki farklı tedavi koluna 1:1 oranında randomize edildiler:

    • Oral alektinib: Hastalar, 24 ay boyunca günde iki kez 600 mg oral alektinib aldılar.

    • Intravenöz platin bazlı kemoterapi: Hastalar, 21-günlük dört döngüde (yani 3 ay) intravenöz platin bazlı kemoterapi tedavisi gördüler.

  • Birincil Sonlanım Noktası: Çalışmanın birincil sonlanım noktası, evre II veya IIIA hastaları arasında hiyerarÅŸik olarak test edilen hastalıksız saÄŸkalımdı. Bu sonuçlar daha sonra tüm hasta grubu için de deÄŸerlendirildi.

  • DiÄŸer Sonlanım Noktaları:

    • Merkezi Sinir Sistemi (MSS) Hastalıksız SaÄŸkalım: Bu sonlanım noktası, hastaların MSS'de hastalık tekrarı yaÅŸamadan ne kadar süre saÄŸ kaldıklarını ölçmekteydi.

    • Genel SaÄŸkalım: Hastaların genel olarak ne kadar süre yaÅŸadıkları takip edildi.

    • Güvenlik: Tedavilerin güvenlik profili ve olası yan etkiler detaylı bir ÅŸekilde incelendi.

Sonuçlar

  • Katılımcı Sayısı ve Gruplar:

    • Toplam 257 hasta çalışmaya dahil edildi.
    • Bu hastalardan 130'u alektinib grubuna, 127'si ise kemoterapi grubuna randomize edildi.
  • Sonuçlar - 2 Yıllık Takip:

    • Evre II veya IIIA KHDAK hastaları arasında, 2 yıl sonunda:
      • Alektinib grubunda hastalıksız saÄŸ kalabilenlerin oranı %93.8,
      • Kemoterapi grubunda ise bu oran %63 idi.
    • Tüm katılımcılar baz alındığında:
      • Alektinib grubunda %93.6,
      • Kemoterapi grubunda %63.7.
  • Ä°statistiksel DeÄŸerlendirme:

    • Hastalık nüksü veya yaÅŸam kaybı için tehlike oranı (hazard ratio):
      • Evre II veya IIIA için 0.24 (%95 güven aralığı [CI], 0.13 - 0.45; P<0.001)
      • Tüm hasta grubu için 0.24 (%95 CI, 0.13 - 0.43; P<0.001).
    • Yani ALK-pozitif erken evre akciÄŸer kanserinde, ameliyat sonrası alektinib kullanımı, kemoterapiye kıyasla hastalık nüksü ve yaÅŸam kaybı riskini %76 azaltıyordu.

erken evre IB III alk pozitif akciÄŸer kanserinde alektinib ile hastalıksız saÄŸkalım sonuçlarÄ

  • Merkezi Sinir Sistemi (MSS) SaÄŸkalımı:

    • Alektinib, kemoterapiye göre MSS hastalıksız saÄŸkalımda klinik olarak anlamlı bir fayda saÄŸladı.
    • MSS hastalık nüksü veya yaÅŸam kaybı riskini %78 azalttı (tehlike oranı 0.22; %95 CI, 0.08 - 0.58).
  • Genel SaÄŸkalım ve Güvenlik:

    • Genel saÄŸkalım verileri henüz olgunlaÅŸmamıştı.
    • Çalışma süresince beklenmedik güvenlik bulgularına rastlanmadı.

Sonuç olarak, ALK-pozitif hastalar için ALK inhibitörleri ile tedavi, yüksek hastalıksız sağkalım oranları sunmakta ve merkezi sinir sistemi dahil olmak üzere genel sağkalım sürelerini uzatma potansiyeline sahiptir. Bu nedenle, ALK hedefli tedavilerin, erken evre akciğer kanseri yönetiminde yeni bir standart olarak kabul edilmesi yönünde güçlü bir bilimsel zemin oluşmaktadır. Bu araştırmalar, hastalığın tekrarlamasını önleme ve hastaların yaşam kalitesini artırma konusunda umut verici sonuçlar sunmaktadır.