Genetik Altyapı, Sigara İçenlerin Akciğer Kanseri Riskini Belirliyor
Akciğer kanseri, dünya genelinde sigara içenler arasında yaygın bir hastalıktır. Ancak, herkes aynı oranda risk altında değildir. Navarra Üniversitesi Klinik Kanser Merkezi tarafından yürütülen yeni bir araştırma, genetik profillerin sigara içenlerin akciğer kanseri riskini nasıl etkilediğini ortaya koymaktadır. Bu çalışma, risk değerlendirmesi, erken teşhis ve tedavi stratejileri için genetik faktörlerin rolünü anlamamıza yardımcı olabilir. İşte detaylar:
Araştırmanın Temeli: Sigara, Akciğer Kanseri ve Genetik Faktörler
Sigara içenler arasında yüksek ve düşük akciğer kanseri riski olanların farklı genetik profillere sahip olduğu, Navarra Üniversitesi Klinik Kanser Merkezi (CUN) tarafından yapılan çok disiplinli bir çalışmayla ortaya konmuştur. Sonuçlar, Amerikan Klinik Onkoloji Derneği'nin Chicago'da düzenlediği son toplantıda (ASCO 2023) sunuldu.
CUN'daki Genomik Tıp Birimi'nin direktörü ve araştırmanın koordinatörü olan Dr. Ana Patiño García, bu çalışmanın neden yapıldığını açıkladı. Patiño, "Bu çalışma, akciğer kanseri olan ve hiç sigara içmemiş veya çok az içmiş hastalarla sürekli karşılaştığımız onkoloji kliniğinden doğrudan çıktı, aynı zamanda hayatlarının büyük bir bölümünde sigara içip hiç kanser geliştirmemiş birçok kişiyi de biliyoruz. Bu gözlem, kanser riskini artıran veya azaltan ve insanları bu hastalığa karşı koruyan genetik faktörler olup olmadığı sorusunu sormamıza neden oldu" dedi.
CUN'daki Onkoloji Denemeleri Departmanı'nın koordinatörü ve araştırmadan sorumlu olan Dr. José Luis Pérez Gracia şunları söyledi: "Bu çalışma, tütünle ilişkili akciğer kanserine karşı dirençli gibi görünen kişilerle ya da bu hastalığı geliştirme riski yüksek olanlarla ilişkilendirilen genetik faktörleri ilk kez doğrulamaktadır."
Yenilikçi Yaklaşım: Sonraki Nesil Teknikler ve Yapay Zeka
Daha önceki bulgular, bazı sigara içen kişilerin kanser geliştirdiğini, bazılarının ise geliştirmediğini ortaya koymaktadır. Pérez konu hakkında şunları söylüyor: "Bazı kişilerin yaşlı olup da ağır bir sigara içicisi olmasına rağmen akciğer kanseri geliştirmemiş olması, herkes tarafından bilinen yaygın bir durum. Ne yazık ki, biz onkologlar, bu hastalığa genç yaşta tanı konulmuş sigara içicileriyle de sıkça karşılaşıyoruz. Bu fenomenlerin arkasındaki nedenleri anlamanın önemi büyük olmasına rağmen, bu konu daha önce genetik açıdan hiç araştırılmamış."
Çalışma,
- Ortalama yaşı 80 olan akciğer kanseri geliştirmemiş 133 ağır sigara içicisinden ve
- Ortalama yaşı 50 olan ve akciğer kanseri geliştirmiş 116 ağır sigara içicisinden alınan DNA örnekleri kullanılarak yürütüldü.
Bu DNA, yeni nesil dizilene (NGS) teknikleri kullanılarak analiz edildi ve sonuçlar, Navarra Üniversitesi Uygulamalı Tıp Araştırma Merkezi ve Navarra Üniversitesi Mühendislik Okulu ile işbirliği içinde biyoenformatik ve yapay zeka sistemleri kullanılarak analiz edildi.
Patiño, bu metodolojinin, bu çizgide yapılan diğer araştırmalara nasıl destek olabileceği konusunda sorulduğunda, "Bu araştırmanın en yeni yanı aslında yaklaşımı. Hastanın akciğer kanserine yakalanma yaşı ve ne kadar içtiği tarafından tanımlanan uçlardaki gruplara dayalı. Bu tür karşılaştırmalı tasarım, uç fenotipler olarak adlandırılır ve ana ayırt edici özelliği, ki bu aynı zamanda en sınırlayıcı özelliği de, vakaları ve kontrolleri iyi seçmektir. Açıkçası, günümüzün NGS teknolojileriyle, yıllar önce ulaşılamayacak olan bir miktar ve kalitede veri elde ediyoruz" dedi.
Bu araştırmada biyoenformatik ve yapay zekanın oynadığı role dair konuşan Patiño, bunların oldukça yeni teknikler olduğunu açıkladı. "Aslında, bu teknolojiler, bugün kanseri anlamak ve tanımak, hatta tedavi etmek için kullanılan stratejilerin bir parçası haline gelmiştir. Bu, klinikte bireyler arası farkları anlamak, tedaviye yanıtı tahmin etmek ve tedaviye karar vermek için kullanılan bir yaklaşımdır," dedi.
Genetik Farklılıkları Belirleme
Araştırma, farklı genetik faktörlerin akciğer kanseri riski üzerinde nasıl bir etkisi olduğunu açığa çıkardı. Bazı genlerin varlığı, sigara içenler arasında akciğer kanseri riskinin artmasına veya azalmasına neden olabilir. Bu bulgular, daha erken bir teşhis veya hatta kişiye özel tedavi stratejileri geliştirmek için kullanılabilir.
Çalışmanın bulgularına göre:
- Her iki grubun genetik farklılıklar taşıdığı görüldü.
- Bu farklılıkların
- bağışıklık sistemiyle ilgili genlerde (HLA sistemi),
- tümör gelişiminde sıkça değişen fonksiyonel yollarla ilgili genlerde ve
- hücre hareketiyle ilgili genlerde bulunduğu belirtildi.
- Keşfedilen genetik özellikler, kanser gelişimiyle ilişkilendirilen fonksiyonlara sahip genlerde yer almaktadır, örneğin bağışıklık yanıtı, genetik materyalin onarımı, inflamasyon düzenlemesi gibi.
İlgili konu: Hiç Sigara İçmeyenlerde Akciğer Kanseri Görülme Oranları Artıyor Mu?
Daha Erken Teşhis: Sonuçlar ve Klinik Uygulama
Bu çalışma, akciğer kanseri teşhisi ve tedavisinde önemli bir adım olabilir. Hastaların genetik profillerini anlamak, doktorlara daha erken ve daha etkili bir tedavi sağlamak için gereken bilgiyi verebilir.
Gelecekteki Adımlar: Mevcut Sorunlar ve Yeni Teknikler
Bu araştırma, gelecekteki çalışmalara ışık tutabilir. Akciğer kanseri riski olan hastaların daha iyi anlaşılması ve tedavi edilmesi, mevcut teknolojilerin ve yöntemlerin ötesine geçmeyi gerektirir. Genetik farklılıkların anlaşılması, bu hastalığı daha etkili bir şekilde tedavi etmek ve hatta önlemek için kullanılabilecek yeni yollar açabilir.
Sonuç
Bu araştırma, sigara içenlerin genetik profillerinin akciğer kanseri riskini nasıl etkilediğini ortaya koymaktadır. Bu bulgular, hastaların daha erken teşhis edilmesine ve tedavi edilmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, gelecekteki çalışmalara yön verebilir ve hastaların daha iyi anlaşılmasına, tedavi edilmesine ve hatta korunmasına yardımcı olabilir. Bu, akciğer kanserine karşı mücadelemizde önemli bir adım olabilir.
*
İleri Okuma: Bulunan Genetik Farklılıklar ve Bunların Kanser Riski Üzerindeki Etkisi
Vaka Grubu (Ortalama yaşı 50, ağır sigara içicisi ve akciğer kanseri olanlar):
- HLA-A: 4 varyant (genetik değişim) ile antijen sunumu işlevi taşır. Bu gen bağışıklık yanıtında önemli bir rol oynamaktadır.
- ADAMTS7: 2 varyant ile metalloproteinaz işlevi taşır. Bu gen, doku ve hücre yapısının düzenlenmesinde rol oynar.
- SPINK5: 2 varyant ile tümör baskılayıcı işlevi taşır. Bu gen kanserli hücrelerin büyümesini ve yayılmasını engellemeye yardımcı olabilir.
- REXO4: 2 varyant ile DNA onarım işlevi taşır. DNA'nın hasar görmesi durumunda onarılmasında rol oynar.
Kontrol Grubu (Ortalama yaşı 80, ağır sigara içicisi ve akciğer kanseri değil)
- PLIN4: 2 varyant ile lipid damlası metabolizması işlevi taşır. Bu gen enerji depolama ve metabolizmasında rol oynamaktadır.
- ZNF214: 2 varyant ile transkripsiyonel düzenleme işlevi taşır. Bu gen, genlerin ifadesinin düzenlenmesinde etkilidir.
- KRT18: 1 varyant ile Ras aktivasyonlu onkogen işlevi taşır. Bu gen, kanser gelişiminde ve ilerlemesinde etkilidir.
Bu varyantlar, hastalık grubu ve kontrol grubu arasındaki genetik farklılaşmayı yansıtmaktadır ve kanser riski ve direnci üzerinde potansiyel etkilere sahip olabilir. Özellikle HLA-A, ADAMTS7 gibi genlerin akciğer kanseri olanlarda ve PLIN4 gibi genlerin kontrol grubunda belirgin olması, bu genlerin kanserle ilişkili farklı yolları etkileyebileceğine işaret etmektedir.
Bu spesifik varyantlar ve genler, belirli kanser tipleri için risk faktörlerinin daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabilir ve gelecekte daha etkili tedavi ve önleme stratejileri geliştirmek için kullanılabilir.
1. Pérez-Gracia JL, Guruceaga E, Andueza P, Ocon M, y cols. Whole exome sequencing and machine learning germline analysis of individuals presenting with phenotypes of extreme high and low risk of developing tobacco-induced lung adenocarcinoma. J Clin Oncol. 2023;41(16). doi: 10.1200/JCO.2023.41.16_suppl.10507.
2. Genetic Profiles Affect Smokers' Lung Cancer Risk - Medscape - August 09, 2023.