Over (yumurtalık), fallop tüpü veya periton kanserlerine sahip olan kadınların % 70'inden fazlası ileri (3. ve 4.) evrede kanser tanısı alır ve birçok kanserde olduğu gibi ileri evrede prognoz (hastalık gidişatı) daha olumsuzdur (yazının devamında bu kanserler tubo-over kanseri olarak adlandırılacaktır). İlk olarak Dr. Thomas Griffiths, 1975'te, ileri evre bile olsa over kanserlerinde mümkün olan tüm tümör odaklarının cerrahi ile alınmasının sağkalım oranlarını artırdığını bildirdikten sonra, debulking olarak adlandırılan bu cerrahi türü, klinik pratikte zorunlu ve temel bir tedavi stratejisi olmuştur.

Bununla birlikte, bugüne kadar, ileriye dönük randomize (rastgele hasta alımı yapılan) kontrollü klinik çalışmaların hiçbirinde, debulking cerrahi ile tedaviye başlamanın, ileri evre tubo-over kanserinde hastalık sonuçlarını iyileştirdiği gösterilmemiştir.

İlgili Konu:

Not: Hastanın karnı ameliyatla açıldığında, gözle görülen tüm tümörlerin temizlenmesini ifade eden debulking cerrahinin bir diğer ismi sitoredüktif cerrahidir.

Debulking cerrahi ile tedaviye başlamaya alternatif bir yaklaşım, ameliyat öncesi uygulanan neoadjuvan (küçültücü) kemoterapidir. 2010 yılında, Avrupa Kanser Araştırma ve Tedavi Örgütü (EORTC) neoadjuvan kemoterapiyi, direkt cerrahi ile başlamakla karşılaştıran EORTC 55971 adlı bir araştırmanın ilk bulgularını yayınladı. Bu çalışma, IIIC veya 4. evre tubo-over kanseri olan kadınlarda her iki yaklaşımın da genel sağkalım ve progresyonsuz (ilerlemesiz) sağkalımı açısından benzer olduğunu gösterdi. Bununla birlikte hem ameliyat sırasında hem sonrasında yan etkiler neoadjuvan kemoterapi ile daha düşük bulundu. Bu sonuçlar daha sonra randomize Medikal Araştırma Konseyi (MRC) Kemoterapi veya Upfront Surgery (CHORUS) çalışmasında da doğrulanmış olup, neoadjuvan kemoterapinin kabul edilmesine yol açmış ve bunu takiben IIIC ve 4. evre tubo-over kanserli kadınlarda direkt debulking cerrahi ile tedaviye başlamaya alternatif olarak önce küçültücü kemoterapi sonra debulking cerrahisi uygulaması yaygınlaşmıştır. Bununla birlikte, ileri evre over kanserine sahip kadınlar için, tedaviye neoadjuvan kemoterapi mi yoksa direkt cerrahi ile mi başlamalı sorusunun cevabı halen tartışmalıdır. Bu nedenle, neoadjuvan kemoterapiden fayda sağlayabilecek kadınların alt gruplarını tanımlamak için EORTC 55971 ve CHORUS çalışmalarının uzun dönem sonuçlarının bir analizi Ignace Vergote ve arkadaşları tarafından yapıldı, ve 6 Kasım 2018'de The LANCET Oncology'de yayımlandı. Analiz, "individual patient data", yani çalışmaların sonuçlar ile değil, direkt hasta verileri ile yapıldı.

Çalışmanın Detayları

  • Analize, EORTC çalışmasından 670 ve CHORUS çalışmasından 550 olmak üzere 1220 kadın alındı.
  • Hastaların 612'si direkt olarak debulking cerrahi ve takibinde en az 6 kür platin bazlı adjuvan (koruyucu) kemoterapi aldı.
  • 608'i önce 3 kür neoadjuvan platin bazlı kemoterapi adlı, sonra debulking ameliyat uygulandı ve daha sonra da 3 kür yine platin bazlı kemoterapi aldı.
  • EORTC çalışmasına sadece IIIC ve 4. evre hastalar alınırken, CHORUS çalışmasına ayrıca IIIA ve IIIB evre hastalar da dahil edildi.
  • En büyük metastatik tümörün medyan (ortanca) çapı 8 cm idi.
  • Hastaların 55'i (%5) evre II - IIIB tubo-over kanserine sahipken, 831 (% 68) hasta evre IIIC hastalığa sahipti, ve 230 (% 19) hasta 4. evre kansere sahipti. 104 (% 9) hasta için evre bilgisine ulaşılamadı.

Sağkalım Sonuçları

  • Tüm hastalar için ortanca takip süresi 7.6 yıl idi (9.2 yıl EORTC, 5.9 yıl CHORUS grubu).
  • Tüm hastalar için ortanca genel sağkalım süresi, neoadjuvan kemoterapi grubunda 27.6 iken, debulking cerrahi grubunda 26.9 aydı (bu fark istatistiki olarak anlamlı bulunmadı).
  • Ortanca ilerlemesiz sağkalım süreleri 11.6 aya karşı 11.1 aydı.
  • Ortanca genel sağkalım süresi EORTC çalışmasında 30.2 ay iken, CHORUS çalışmasında 23.6 ay idi.
  • 4. evre tubo-over kanserine sahip hastalarda, neoadjuvan kemoterapi anlamlı olarak daha iyi ortanca genel sağkalım (24.3 aya karşı, 21.2 ay) ve ilerlemesiz sağkalım (10.6 aya karşı 9.7 ay) süresine sahip olduğu bulundu.
İleri Evre Over Kanseri için Neoadjuvan Kemoterapi ve Debulking Cerrahi Karşılaştırması EORT

Sonuç

İleri evre over, fallop tüpü veya periton kanserleri için neoadjuvan kemoterapi veya direkt cerrahi ile tedaviye başlamanın sonuçları birbirine benzer olmakla birlikte, 4. evre kansere sahip hastalarda, neoadjuvan kemoterapi ile tedaviye başlamak daha avantajlı olarak gözükmektedir. Uzun dönem takip sonuçlarını değerlendiren bu analiz, özellikle tanı anında genel durumu iyi olmayan veya yüksek tümör yüküne sahip IIIC ve 4. evre over kanserli hastalarda, neoadjuvan kemoterapinin önemini net bir şekilde ortaya koymuştur.