Kanser kaşeksi anoreksi birden fazla faktörün etkili olduğu ve normal besin destekleriyle geri döndürülemeyen bir sendromdur. Bu faktörlerin bir kısmı netlik kazanmamıştır. Öte yandan kaşeksi çoğunlukla kanserin ileri evrelerinde gözüktüğü için etkili tedavilere ulaşmak zordur.

Kanser kaşekside görülen iki temel özellik vardır; kilo kaybı ve enflamasyon (iltihap). Kanser hastalarında sıklıkla besin alımında azalmalar görülür ve bu duruma anoreksi adı verilir. Aynı zamanda yağ dokusunda hızlı bir şekilde azalma meydana gelir. Kas dokusunda protein sentezi azalarak ve yıkımı artar.

Kanser kaşeksi anoreksi sendromu farklı doku ve organlarda değişikliklere neden olur.

Kanser kaşeksi tedavisinde kullanılmakta ve araştırılmakta olan ilaçlar şunlardır.

  1. Megestrol Asetat ve MPA (Medroxtyprogesterone): Kadınlık hormonlarından progesteronun sentetik oral olarak alınan formudur. Megestrol Asetat’ın enteresan bir keşif öyküsü vardır. Önceleri bir kanser ilacı olarak meme, rahim ve prostat kanserinde denenen bu ilacın anti-kanser özelliği zayıf bulunmuş, bununla birlikte bu ilacı kullanan hastalarda bir yan etki olarak iştahı artırdığı bulunmuştur. Megestrol Asetat, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi onayı almış olup 3963 hastada yapılan 35 klinik çalışmada iştah artırıcı ve kilo alımını artırıcı etkisi kanıtlanmıştır. Bu etken maddeli ilaç ülkemizde de kanser kaşeksisinde kullanım onaylıdır. Bu durum için dünya genelinde en yaygın olarak kullanılan ilaçtır. MPA ise kanser hastalarının kanlarındaki sitokinlerin (enflamasyon ilişkili moleküller = IL-1,IL-6 ve TNF-alpha) miktarında azalmasına neden olduğu tespit edilmiştir.
  2. Ghrelin: Midede görev alan büyüme hormonlarından birisidir. Besin alımının düzenlenmesinde, asit salınımında görev yapar. Son yapılan araştırmada ghrelinin tekrarlı alımında kalp yapı ve fonksiyonunun bozulmasını önlendiği görülmüştür. Bir başka araştırmada ise oral yolla sentetik ghrelin alan kanser hastalarında tüm vücut ağrılıklarında artış gözlenmiştir.
    Bir başka dikkat çeken nokta ise iştah artırıcı ghrelin dozlarının çok fazla olması gerektiğidir. Bu nedenle yüksek dozlarının iştah artırmak için kullanılmasının güvenirliği tartışılmaktadır.
  3. Cannabionoids: Marijuana olarak bilinen bu madde beyinde sinir iletilmesini engelleyen hücrelerde cannabionoid algaçlarını (reseptörlerini) aktive eder. Bu maddenin kanser hastalarındaki ve kilo alımındaki pozitif etkisi 2 ayrı çalışmada tespit edilmiştir. Bir başka çalışmada ise, enflamatuvar (iltihap) ilişkili sitokinlerden olan interleukin 2’nin azalmasına neden olduğu bulunmuştur.
  4. Melanocortin antagonisti: “Laboratuvar hayvanları” üzerinde yapılan çalışmalarda bazal enerji üzerinden kilo kaybının ve anoreksinin önlenmesinde etkili olduğu tespit edilmiştir.
  5. Thalidomide: Bağışıklık sistemi düzenleyici olarak görev yapar. Kanser hastalarında toplam vücut ağırlığı ve yağsız vücut ağırlığındaki kaybı önlediği araştırmalarda tespit edilmiştir.
  6. Erythropoetin: Kırmızı kan hücrelerinin (akyuvarlar) üretimini kontrol eder. Bu hormonun kanser hastalarının egzersiz ve metabolik kapasitesini artırdığı gözlemlenmiştir.
  7. Beta blokerler: Kalp atış hızının ve gücünün düzenlenmesinde görev alır. Yapılan araştırmalarda kanser hastalarında vücut ağırlığının korunmasında ve yaşam kalitesinin iyileşmesinde etkili olduğu bulunmuştur.

Önemle vurgulamak gerekir ki, kanser kaşeksi anoreksi tedavisine dair ilaçların geliştirilmesi süreci devam etmektedir. Bununla birlikte bu konuda onaylanan bazı tedaviler (megestrol gibi) mevcuttur. Oldukça kompleks olan bu durumla ilgili onkoloğunuzla görüşebilir ve gerekirse bu alanda uzman diyetisyenlerden destek alabilirsiniz.