Bütün böbrek hücreli kanserlerin %20’i tanı anında metastatiktir (4. evre). Metastatik böbrek kanserinde hastanın genel durumu uygunsa kanserli böbreğin alınması standart bir tedavi yöntemidir. Etkili tedavi yöntemleri sayesinde "Acaba operasyona gerek olmadan sadece hedefe yönelik akıllı ilaçların kullanılması yeterli midir?" sorusu hep akıllardadır. Bunu değerlendiren faz-3 klinik çalışma olan CARMENA, ASCO 2018 Kongresi'nde sunuldu.

450 hastanın değerlendirildiği çalışmada tek başına sunitinib (Sutent) kullanımı ile operasyon sonrası sunitinib kullanımı kıyaslandı. Tek başına sunitinib kullananların genel yaşam süresinin 5 ay daha uzun olduğu görüldü. Ayrıca tedaviden fayda görme (klinik yarar) oranı tek başına sunitinib kullananlarda %14 daha fazla saptandı.

Bu çalışma sunulur sunulmaz aynı gün saygın onkoloji dergilerinden New England Journal of Medicine'da (NEJM) yayımlandı. Günlük pratiğimizi etkileyecek bir çalışma olmakla birlikte bu çalışmaya alınan hastaların büyük bir kısmı böbrek hücreli kanserin için kötü risk faktörü içeren hastalardan oluşuyor. Biz zaten bu hasta gurubunda ameliyatın getireceği yükler nedeniyle öncelikle operasyon düşünmeyiz. Ek olarak cerrahiye alınan hastalardaki tümörün bulunduğu yerde ilerleme oranı %20 daha fazla (T4 veya T3 tümör cerrahi grupta %70, tek sunitinib kolunda %51). Cerrahiye giden hastaların %17’isi hiç sunitinib alamamış. İlaca erişemeyen bir hasta grubu var ve bunların hepsi ameliyata giden hastaların yaşam süresinin daha kötü olmasını açıklar.

Bu çalışma sonuçları haber sitelerinde pratik değiştiren bir çalışma gibi vurgulanmakla birlikte çalışmanın zayıflıkları nedeniyle böylesine önemli bir sorunun yanıtını verecek nitelikte olmadığını düşünüyoruz.

Metastatik böbrek kanseri tanısı almış hastalarımızdaki tedavi planında hasta bazlı düşünmek, risk skoru, hastanın genel performansına göre tedavi planı ve ameliyata uygunluğu değerlendirilmek gerekmektedir. Tek bir tip tedavi yöntemi olmamalı kanısındayız. Gelecek içinse yeni geliştirilen böbrek hücreli kanserde başarısını ortaya koymuş olan immünoterapiler ile birlikte ameliyatın değerlendirileceği çalışmaları beklemeliyiz.