Teşhis

Hekimler nefes darlığını (dispne) tam bir fiziksel muayene sonucunda teşhis edebilir. Kişinin dispne ataklarının nasıl başladığı, ne kadar sürdüğü, ne sıklıkla meydana geldiği ve ne kadar ciddi olduğunu detaylı bir şekilde tespit edilmelidir.

Dispnenin teşhis edilmesinde ve kişinin kalp, akciğer ve ilgili diğer bölgelerinin incelenmesinde klasik akciğer filmi veya bilgisayarlı tomografiden (BT) faydalanabilir. Elektrokardiyogram (EKG), nefes darlığının nedenlerinden biri olan olası bir kalp krizinin izleri tespit edebilir.

Hava akışının ve hastanın akciğer kapasitesinin ölçülmesi nefes problemlerinin sebebini ve derecesini tespit etmede yardımcı olabilir. Hastanın kanındaki oksijen miktarları ve kanın oksijen taşıma kapasitesinin ölçülmesi gibi ek testler de yapılabilir.

Tedavi

Dispne tedavisinde doktorlar nefes problemlerinin nedenine odaklanır ve kişinin daha iyi nefes almasına yardımcı olacak tedavi planlamaları yaparlar.

Yüz ve boyun bölgesinde soğuk hava akışı yardımcı olabilir. Altta yatan neden özgü tedaviler kişiden kişiye değişir ve problemin asıl sebebine bağlıdır. Dispne astımla ilişkili ise, bronkodilatörler (akciğer havayolları genişleticiler) ve steroid tedavilerinden başarılı sonuçlar alınmaktadır. Ancak dispne zatürre (pnömoni) gibi infeksiyonlardan kaynaklanıyorsa antibiyotikler rahatlamayı sağlar. Opioidler (narkotik ağrı kesiciler), anti-inflamatuar ilaçlar, anti-anksiyete ilaçları gibi ilaçlar da etkili olabilir.

Nefes problemleri KOAH’tan (kronik tıkayıcı akciğer hastalığı) kaynaklanabilir. Bu durumda özel nefes teknikleri (pursed lip breathing ve güçlendirici egzersizler) faydalı olabilir. Kişiler bu tekniklerin nasıl yapılacağını solunum rehabilitasyon programlarında öğrenebilirler. Nefes darlığında uzmanlaşmış dispne laboratuvarlarında kişilerin bu programları problemlerinin ana nedeni halen sürse dahi faydalı buldukları rapor edilmiştir.

Disnepsi laboratuvarlarına göre, dispneye sahip pek çok kişi yüz ve boyun bölgesine yapılan soğuk hava akışının şikayetlerin azaltılmasında faydalı olduğunu belirtmiştir.

Korunma

  • Sigarayı bırakmak
  • Mümkün olduğunca sigara içilen yerlerden uzak durmak
  • Kimyasal duman ve odun, kömür dumanlarından uzak durmak
  • Kilo vermek (kalp ve akciğerlerdeki baskıyı azaltır ve daha kolay egzersiz yapılmasını sağlar. Bunun sonucunda kalp-damar ve solunum sistemleri güçlenir).
  • Yüksek rakımlı bölgelerde egzersiz yapmak

Özel hasta gruplarında dispne

Dispne farklı özelliklere sahip kişileri farklı şekilde etkileyebilir.

Hamilelerde;

Dispne semptomları hamilelikte hafif ve yaygındır. Hamilelik, kilo alımı ve fetüsün anne karnında büyüyüp göğüs organlarını sıkıştırması ile bir kadının nefes kapasitesini % 20’ye varan oranlarda düşürür. Ancak dakikada alınan nefes sayısı ya da solunum oranı hamilelik boyunca genellikle değişmez.

Yaşlı ve/veya ciddi sağlık problemlerine sahip kişilerde;

Dispne hastalıklarının son evresindeki (örneğin kanserlerin veya kalp yetmezliğinin) kişilerde gelişebilir. Bu noktada, nefes darlığı son dönem tedavilerin içerisinde değerlendirilmelidir.

Çocuklarda;

Üst solunum yollarını daraltan hastalıklar yaygın bir pediatrik acil durumlardandır ve çocuklardaki nefes darlığının en yaygın sebeptir. Boğaz infeksiyonları, yabancı bir maddenin nefes borusuna kaçması ve soluk borusu iltihapları dispnenin çocuklardaki yaygın sebepleridir.

Genel bakış

Dispneli bireylerde genel yaklaşım dispnenin nedenine bağlıdır. Eğer dispnenin altında yatan neden (pmömoni veya astım gibi) tedavi edilir ve iyileştirilirse, nefes problemleri büyük oranda ortadan kalkar. Ancak, nefes darlığı ciddi ve kronik bir hastalıktan kaynaklanıyor ve bu hastalık zamanla kötüleşiyorsa (kalp hastalıkları, KOAH, akciğer kanseri gibi) iyileşme sınırlı olabilir.

Dispneli hastalar hekimleriyle birlikte iyi bir tedavi planlamasıyla bu durumu yönetmelidirler.