0
Üçlü negatif meme kanserinin ameliyat öncesi tedavisinde immünoterapi

Üçlü negatif meme kanserinin ameliyat öncesi tedavisinde immünoterapi

Bölgesel olarak ilerlemiş triple (üçlü) negatif meme kanserinin standart neoadjuvan (ameliyat öncesi küçültücü) kemoterapisine immünoterapi pembrolizumab (Keyturuda) ilavesinin, patolojik tam yanıt oranını %15'e yakın oranda arttırdığına dair klinik araştırma sonuçları ESMO 2019'da sunuldu.

Aşağıda, biyolojik özelliklerine göre meme kanseri çeşitleri görülebilir:

meme kanseri cesitleri turleri luminal a b her2 pozitif ucu negatif hormon ostrojen ve progesteron

İngiltere'den Profesör Schmid ve meslektaşlarının yürüttüğü plasebo-kontrollü KEYNOTE-522 adlı faz III klinik çalışmada, evre T1c N1-2 veya T2-4 N0-2 olarak tanımlanan, daha önce tedavi edilmemiş, metastatik olmayan, üçlü negatif meme kanserli hastalar kaydedildi.

Bu hastaların 784'ü her 3 haftada bir 200 mg pembrolizumab, 390'ı plasebo almak üzere rastgele iki kola atandı. Tüm hastalar standart kemoterapi olarak 12 hafta paklitaksel artı karboplatin ve ardından 4 kür doksorubisin ya da epirubisin artı siklofosfamid aldı. Meme kanseri ameliyatından sonra, tüm hastalara adjuvan ek 9 kür pembrolizumab veya plasebo nüks veya kabul edilemez yan etkiye kadar verildi. Hastalar koltuk altı tutulum (negatif ve pozitif), tümör büyüklüğü (T1 / T2 ve T3 / T4) ile sınıflandırıldı.

KEYNOTE-522 çalışmanının birincil sonlanım noktası patolojik tam yanıt oranlarıdır. Operasyon öncesi verilen kemoterapinin ne kadar etkili olduğunu gösteren sonuç, yapılan meme kanseri ameliyatında çıkan patoloji sonucudur. Eğer neoadjuvan tedavi sonrası, ameliyat patolojisinde hiç kanser hücresine rastlanmamışsa buna patolojik tam yanıt diyoruz. Patolojik tam yanıt gören hastalarımızda kanserin tekrarlama ihtimalinin daha düşük olduğunu daha önceki çalışmalardan biliyorduk.

Çalışmanın sonuçları

  • Ortanca takip süresi 15.5 ay iken, 602 hasta patolojik tam yanıt analizi için değerlendirildi.
  • Patolojik tam yanıt oranı, pembrolizumab + kemoterapi rejimi % 64.8 iken, plasebo + kemoterapiyle % 51.2 idi
  • Çalışmanın dikkat çekici bir sonucu olarak PD-L1 durumundan bağımsız olarak pembrolizumab artı kemoterapi, daha daha fazla anti-tümör aktivitesi gösterdi.
  • PD-L1 pozitif hastalarda, kemoterapi artı pembrolizumab alanlarda patolojik tam yanıt oranı % 68.9 iken kemoterapi artı plasebo kolunda % 54.9 idi. • PD-L1 negatif hastalarda bu oranlar % 45.3'e karşılık % 30.3 idi.

Yan etkiler

Yan etki oranları, tedavi kolları arasında benzerdi ve her birinin bilinen güvenlik profilleriyle tutarlıydı. Tedaviye bağlı ciddi (3 veya daha yüksek derece) yan etkiler, neoadjuvan pembrolizumab artı kemoterapi ve adjuvan pembrolizumab ile % 78.0 iken, plasebo ve kemoterapi ile % 73.0 idi. İlgili tedavi rejimlerinde ölüm sıklığı % 0.4 ve % 0.3 idi.

Sonuç olarak ESMO 2019 Kongresi'nde sunulan verilere dayanarak, araştırmacılar, neoadjuvan tedavi olarak pembrolizumab artı kemoterapinin, erken evre üçlü negatif meme kanserli hastalarda, standart kemoterapiye göre patolojik tam yanıt oranını önemli ölçüde arttırdığı sonucuna varmışlardır.

LBA8_PR – Schmid P, Cortés J, Dent R, et al. KEYNOTE-522: Phase 3 study of pembrolizumab (pembro) + chemotherapy (chemo) vs placebo (pbo) + chemo as neoadjuvant treatment, followed by pembro vs pbo as adjuvant treatment for early triple-negative breast cancer (TNBC).

Sağlık ve Mutlulukla Kalın...

Sayfada yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanser tanısına sahip bir hasta için online muayene randevusu hakkında bilgi almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.


İlgili Haberleri


Meme Kanserinde Metastaz: Suçlu, Yaygın Bir Kalıtsal Gen Değişimi mi?

Meme Kanserinde Metastaz: Suçlu, Yaygın Bir Kalıtsal Gen Değişimi mi?

Yeni bir araştırma, meme kanserinin metastaz yapma riskinin kişinin doğuştan getirdiği genetik mirasla ilişkili olabileceğini ortaya...

BRCA1/2 Taşıyan Kadınlar İçin Pütürlü Meme İmplantları ve Lenfoma İlişkisi

BRCA1/2 Taşıyan Kadınlar İçin Pütürlü Meme İmplantları ve Lenfoma İlişkisi

Kanser Cerrahisi Sonrası Estetik, Genetik ve Güvenlik Dengesi Meme kanseri tedavisi sonrası meme rekonstrüksiyonu, yalnızca estetik değil,...

BRCA Taşıyıcılarında Karşı Memeye Koruyucu Radyoterapi: Cerrahiye Alternatif Bir Yol mu?

BRCA Taşıyıcılarında Karşı Memeye Koruyucu Radyoterapi: Cerrahiye Alternatif Bir Yol mu?

Kalıtsal Meme Kanseri, BRCA Mutasyonu ve Koruyucu Yaklaşımlar Meme kanseri, dünya genelinde kadınlarda en sık görülen malignite...

Yapay Zekâ Desteğiyle HER2 Düşük Meme Kanserinin Tanısında Yeni Bir Dönem

Yapay Zekâ Desteğiyle HER2 Düşük Meme Kanserinin Tanısında Yeni Bir Dönem

Meme kanserinde HER2 proteininin ekspresyon düzeyi, hastaların hangi hedefe yönelik tedavilerden yararlanabileceğini belirlemede kritik bir rol...

Hakkımda

Özgeçmişim, kanser tanı ve tedavisine dair çalışmalarım ve ilgi alanlarım için tıklayın.

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan Hakkında