Ana tümörden ayrılıp kan dolaşımına veya lenf damarlarına giren kanser hücreleri, vücudun hemen hemen tüm dokularına ulaşabilir. Kemikler bu kanser hücrelerinin yerleşmesi ve büyümesi için sık tercih ettikleri bir organdır.

Kemik metastazı, başka bir yerden yayılan ve kanseri içeren bir kemik alanıdır

Kanser vücuttaki herhangi bir kemiğe yayılabilir, ancak metastazlar çoğunlukla vücudun merkezine yakın kemiklerde bulunur. Omurga en yaygın tutulan kemiklerdir. Diğerleri kalça kemiği, üst bacak kemiği, üst kol kemiği, kaburgalar ve kafatasıdır.

Kanser kemiklere veya vücudun diğer bölgelerine yayıldıktan sonra nadiren iyileştirilir. Yine de neden olduğu ağrıyı gidermek, büyümesini küçültmek, durdurmak veya yavaşlatmak için tedavi edilebilir.

Kemik metastazı hangi sorunlara neden olur?

Kemik, vücudun destekleyici organıdır. Kemikler matriks denilen fibröz doku ve matristeki kalsiyum gibi mineraller ile kemiğe sağlamlık ve sertlik kazandıran ağlardan oluşur. Osteoblastlar ve osteoklastlar olmak üzere 2 ana kemik hücresi vardır.

Bu 2 çeşit hücre hakkında biraz bilgi sahibi olmak, kemik metastazlarının büyümesini ve bazı ilaçların kemik metastazlarının tedavisinde nasıl çalıştığını anlamanıza yardımcı olabilir. Osteoblast yeni kemik oluşturan hücredir ve osteoklast eski kemiğini eriten/çözen hücredir. Bu hücrelerin her ikisi de doğru çalıştıklarında, eski kemik çözülürken yeni kemik oluşur. Bu, kemiklerin güçlü kalmasına yardımcı olur.

Kanser hücreleri hem osteoblast hem de osteoklastlara müdahale ederek kemikleri etkileyebilir

Litik ve sklerotik ne demektir?

Genellikle, kanser hücreleri osteoklastları aşırı aktive eden maddeler salar. Bu, yeni kemik yapılmadan kemiğin parçalanmasına yol açar. Bu kemikleri zayıflatır. Kemik parçaları eritildiğinde gelişen deliklere osteolitik veya litik lezyonlar denir. Litik lezyonlar o kadar zayıftır ki kemiğin kolayca kırılmasına neden olabilirler.

Bazen, kanser hücreleri osteoblastları aşırı aktive eden maddeleri salarlar. Bu, yeni kemik oluşumuna yol açar. Bu durum skleroz olarak adlandırılır. Bunun gerçekleştiği yerdeki kemik alanlarına osteoblastik veya blastik lezyonlar denir. Bu pürüzlü bölgeler daha sert olmasına rağmen, kemiğin yapısı normal değildir ve bu alanlar normal kemikten daha kolay kırılır.

Kemik metastazı başka problemlere de neden olabilir

Kanser omurga kemiklerine yayılırsa, omurilik üzerine basabilir. Bu, tedavi edilmezse felce kadar giden sinir hasarına neden olabilir.

Kanser hücreleri kemikleri tahrip ettiğinde, kemikteki kalsiyum kan içine salınır. Bu, hiperkalsemi (yüksek kan kalsiyum düzeyi) denilen duruma yol açabilir.

Kanserler neden kemiklere metastaz yapar?

Kanser hücrelerinin vücudun diğer bölgelerine yayılması için birçok değişiklik yapmaları gerekir:

  1. Ana tümörden ayrılarak ve vücudun bir başka bölümüne taşıyabilen kan dolaşımı veya lenf sistemine girmek zorundalar.
  2. Bazı noktalarda, kan veya lenf damarının duvarı üzerine yapışmalı ve bunun üzerinden yeni bir organa yönelmelidirler.
  3. Daha sonra, yeni konumlarında büyümek ve gelişmek zorundalar.
  4. Tüm bunlar boyunca kanser hücreleri, vücudun bağışıklık sisteminden gelen saldırıları önlemek zorundadırlar.

Tüm bu adımlardan sonra, yeni bir tümör oluşturan hücreler artık başlamış oldukları tümördeki hücrelerle tam olarak aynı olmayabilirler, fakat yine de aynı adı alacaklar. Örneğin, kemiğe yayılan meme kanseri “metastatik meme kanseri”dir, kemik kanseri değildir.

- İlgili konu: Meme kanseri metastaz belirtileri – nelere bakmalı?

Kemiğin kendi (primer) kanseri ile kemik metastazı arasındaki fark nedir?

Bazı kanserler, başka bir yerden kemiklere yayılmak yerine kemikte başlar. Kemikten başlayan kanserlere primer kemik kanserleri (osteosarkom) denir. Bu kanserler kemik metastazlarından çok farklıdır. Kemik metastazı, özellikle erişkinlerde primer kemik kanserlerinden daha yaygındır.

Kemik metastazları nasıl tedavi edilir?

Kemik metastazı için 2 temel tedavi çeşidi vardır: sistemik (vücudun her tarafından geçer) ve lokal (bölgesel) tedaviler. Kemiğe metastaz yapmış tümörün boyutuna ve yerine bağlı olarak, bu tür tedavi yöntemlerinden biri veya her ikisi de kullanılabilir.

Kemik metastazları için en sık kullanılan sistemik tedavi: Bifosfonatlar

Bisfosfonatlar, kemiklere yayılmış kanseri tedavi etmek için en sık tercih edilen bir grup ilaçtır. Bu ilaçlar osteoklastların kemikleri eritici etkisini yavaşlatarak çalışırlar.

Bisfosfonatlar, kemiklere metastaz yapmış kanserlerde şu etkilere sahiptir:

  • Kemik ağrısını azaltmak
  • Kanserin neden olduğu kemik hasarını yavaşlatmak
  • Yüksek kan kalsiyum düzeylerini azaltmak (hiperkalsemi)
  • Kemik kırılma riskini azaltmak
  • Bifosfonatlar, osteoklastların aşırı aktif olduğu litik kemik metastazlarında daha iyi çalışmaya eğilimlidir. Kemiklerin yoğunlaştığı, osteoblastik aktivitenin fazla olduğu blastik metastazların tedavisinde ise iyi çalışmazlar. Litik ya da blastik metastaz ayrımı tomografi veya manyetik rezonans gibi görüntüleme yöntemleri ile yapılır.

Bu ilaçlar kalsiyum düzeylerini düşürebilir, bu nedenle kalsiyum düzeyleri düşük olan birine verilemez. Bifosfonatlar böbrek hasarı olan kişilerde de dikkatli kullanılmalıdır.

- İlgili konu: Kanser ve diş tedavisi! Kemik koruyucu ilaç kullananlar nelere dikkat etmeli?

Bifosfonatların kullanım sıklığı ve dozu ne olmalıdır?

Ocak 2017 saygın bilimsel yayın JAMA'da bildirilen araştırmada, bisfosfonat zoledronik asitin daha az sıklıkla verilmesinin kanserli hastalarda iskelet olayı (örneğin kırık, omuriliğe bası nedeniyle felç) riskini artırmayabileceğini göstermiştir.

Toplar damar (intravenöz) yoluyla verilen zoledronik asit ağrı ve iskeletle ilgili olayları anlamlı bir şekilde azaltmakla birlikte; böbrek toksisitesi ve kandaki kalsiyum düzeylerinin düşürmesi gibi yan etkilere de sahiptir. Bu nedenle böylesine önemli bir ilaç için en uygun dozaj aralığını saptamaya yönelik uzun zamandır araştırmalar devam etmektedir.

Çalışma

Çalışmaya kemiğe metastaz yapmış meme ve prostat kanserli ve multiple myelomlu 1822 hasta alındı. Hastaların yarısına 4 haftada bir intravenöz zolendronik asit uygulanırken, diğerlerine 12 haftada bir uygulandı.

Çalışmada hastalar kemik kırığı, omurilik basısı, kemiğe radyasyon veya kemiğe yönelik cerrahi ihtiyacı gibi iskeletle ilgili olaylar yönünden takip edildi. Toplam 795 hasta çalışma tamamladı.

2 yıl içinde, 4 haftalık doz grubunda 260 hastada (% 29.5) ve 12 haftalık doz grubunda 253 hastada (% 28.6), iskeletle ilgili en az 1 olay meydana geldi. Sonuç olarak gruplar arasında iskeletle ilgili olayların yüzdesi açısından anlamlı fark bulunmadı.

Ayrıca, ağrı skorlarında, performans durum skorlarında, çene kemiği osteonekroz sıklığında veya böbrek işlev bozukluğunda 4 haftalık doz ile 12 haftalık doz grupları arasında önemli bir fark bulunmadı.

RANK Ligand Baskılayıcı: Denosumab

Denosumab, kanserin kemikte yayılımını önleyebilecek bir başka ilaçtır. Bisfosfonatlar gibi bu ilaç da osteoklastların aktivitesini önler, ancak RANK ligand adlı bir madde ile farklı bir şekilde bunu yapar.

RANK ligand olarak bilinen proteinin kemik yıkımında önemli bir rol oynadığını göstermiştir. Denosumab, monoklonal antikor yapıda bir ilaçtır ve RANK ligand proteinini hedefleyerek kemik yıkımını önler.

Bifosfonatlarla benzer yan etkilere sahip olmakla birlikte bu ilaç, böbrek problemi olan hastalara vermek için güvenlidir.

Kemik metastazları için bölgesel tedaviler

Radyasyon terapisi, ameliyat ve çimentolama gibi diğer teknikler dahil olmak üzere lokal tedaviler, tüm vücut yerine tek bir alana yönlendirilir.

Kanser sadece bir veya birkaç kemiğe yayılırsa, kırık, omur kemiklerinde kırığa bağlı omurilik basısı ve felç, ağrı kesicilerin yetersiz kalabileceği şiddetli ağrı gibi nedenlerle hemen tedavi edilmesi gerekiyorsa, bölgesel tedaviler faydalı olabilir.

Radyoterapi (ışın tedavisi)

Bir kanser kemiklerde belli orandan yayılım gösterdiğinde, radyasyon ağrı gibi şikayetlerin hafifletilmesine yardımcı olmak için kullanılabilir. Kemik çok zayıflamadan önce radyasyona maruz bırakılırsa, daha sonraki kırığı önlemeye yardımcı olabilir.

Özel radyasyon terapisi türleri, bazı yan etkileri azaltmak için radyasyonu daha hassas bir şekilde odaklayabilir. Bunlara 3-boyutlu konformal Radyoterapi (3D-CRT) ve Yoğunluk Modülasyonlu Radyoterapi (IMRT) dahildir. Daha fazla bilgi için radyoterapi sayfamıza bakabilirsiniz.

Kemik metastazı için radyoterapi tedavisi, 1 veya 2 büyük doz halinde veya 5 ila 10 tedaviye kıyasla daha küçük miktarlarda verilebilir ve bu da biraz daha fazla toplam dozda sonuçlanır. Her iki program da benzer oranda ağrı kesici özelliği vardır. 1 veya 2 doz tedavinin en büyük avantajı, tedavi için hastaneye daha az ziyaret vaad etmesidir. Daha uzun süreli tedavinin avantajı, ağrının tekrarlama ihtimalinin daha az olmasıdır.

Stereotaktik vücut radyasyon terapisi (SBRT): Bu, yüksek dozlarda radyasyon terapisi veren çok özel bir radyoterapi yöntemidir. Birkaç hafta boyunca hergün küçük miktarda radyasyon vermek yerine, SBRT bir veya birkaç gün içinde çok odaklı yüksek doz radyasyon demetleri verir. Işın demetleri, farklı açılardan tümöre yöneltilir.

Kemik çimentolama

Bir kemiğin güçlendirilmesi ve / veya sabitlenmesinin bir başka seçeneği ise, PMMA (polimetil metakrilat) olarak adlandırılan çabuk ayarlanan kemik çimento veya tutkal enjeksiyonlarını kullanmaktır.

PMMA spinal kemiğe enjekte edildiğinde vertebroplasti olarak adlandırılır. Bu kemiğin stabilize edilmesine yardımcı olur ve çoğu insanda ağrıyı hafifletir. Vertebroplasti sıklıkla ağrıyı hemen düşürür ve ayakta tedavi amacıyla yapılabilir. En yaygın olarak multiple myelomun omurga kemiği tutulumlarında tercih edilir.

Ameliyat

Bir kemik metastazını tedavi etmek için kullanılan cerrahi, kırıkları önlemek, şikayetleri hafifletmek ve / veya kemiği sabitlemek için yapılır.

Kemik metastazları kemikleri zayıflatabilir, bu da kırılmalara veya mevcut kırılmaların daha zor iyileşmesine neden olabilir. Kemiklerin daha istikrarlı hale getirilmesi ve kırıkların önlenmesine yardımcı olmak için vidaları, çubukları, pimleri, plakaları, kafesleri veya diğer cihazları yerleştirmek için cerrahi bir işlem yapılabilir. Kemik zaten kırılmışsa, ameliyat sıklıkla ağrıyı hızla giderebilir ve hastanın normal faaliyetlerine dönmesine yardımcı olabilir.