Kanserin kendisine veya tedavisine bağlı ağız ve diş sağlığı sorunları şunları içerir: ağız yaraları (mukozit); tat değişikliği; diş eti enfeksiyonları; azalmış trombosit sayısına bağlı kanama; çene kemiği sorunları (osteonekroz); ağız kuruluğu (kserostomi) ve tükrük bezinin az çalışması; yemek yemeyi, tat almayı, yutmayı ve konuşmayı engelleyen durumlar; ve anormal diş gelişimi.

Baş-boyun kanseri olup radyoterapi alan hastaların hemen hepsi; kök hücre nakli yapılan hastaların %80’i; kemoterapi alan hastaların %40’ı; kemik metastazlarına bağlı bisfosfonat (zolendronat) uygulananların %1-21’i, denosumab (Xgeva) uygulananların %0.7-1.9'u tedavi sırasında veya sonrasında bazı ağız-diş sağlığı sorunları yaşayabilmektedir.

Kanserli hastalarda kemik metastazı nedeni ile bisfosfonat ve denosumab, kemik ağrısı ve kırık riskini azaltmak amacı ile kullanılırlar. Bu ilaçların kullanımı kemik metastazına bağlı istenmeyen durumların görülme riskini azaltırken beraberinde osteonekroz adlı önemli bir riski de beraberinde getirirler.

Kemik Metastazları için Bisfosfonat ve Denosumab Kullanımının, Diş Açısından Riskleri

Prostat, mesane, böbrek, meme ve akciğer kanserleri ileri evrelerde kemiğe metastaz yapma eğilimindedir. Kanser hastalarının kemik ilacı olarak adlandırdığı bisfosfonatlar (zolendronik asit) ve denosumab (Xgeva), kanserin kemik metastazlarına bağlı tahribatın ilerlemesini yavaşlatma ve önleme özelliğine sahip ilaçlardır. Bununla birlikte kemik dokuda bazen istenmeyen tahribata da neden olabilir. Nadir görülen ve osteonekroz olarak bilinen bu durum dişlerin yerleştiği çene kemiği bölgesinde gözlenir. Bu bölgede diş kaybı ve çene kemiğinde sıklıkla enfeksiyonun eşlik ettiği bölgesel kemik erimesi (bir tür çürüme) gözlenir.

çene osteonekrozu kanser kemik metastazı bisfosfonat kullanımına bağlı

Çene Kemiğinin Osteonekrozu

Kemik metastazlarında kullanılan bisfosfonatlar kemiğin beslenmesini bozarak kemik hücrelerinin ölmesine, özellikle çene kemiğinde yıkıma neden olabilir. En sık kullanılan bisfosfonatlardan zolendronik asit (zolendronat) damardan uygulanır. Zolendronik asit içerikli bu ilacı kullanan kemik metastazlı meme kanserli hastalarda çene osteonekrozu gelişme sıklığı %1.2 ila %12 arasında değiştiği bilinmektedir. Yapılan çalışmalarda zolendronik asitin kullanım süresi 1 yılı aşan hastalarda bu oranın arttığı 2 yılı bulan ve aşan hastalarda ise neredeyse %12-15’lere ulaştığı gözlenmiştir. Bu nedenle hastalarda bisfosfonatların özellikle bir yıldan fazla kullanımının gerekliliği gözden geçirilmeli. Zorunlu olmayan durumlarda veya ciddi düzeyde ağız ve diş problemlemi olan hastalarda bisbosfonatların yarar, zarar oranları tartılarak gerekirse kullanımı sonlandırılmalıdır.

Denosumaba maruz kalan kanser hastalarında çene osteonekroz riski, %0.7 ila 1.9 arasında değişmektedir (10.000 hastada 70 ila 90 vaka) ve bu ilacı kullanan hastaların, zoledronik asittekine benzer çenede osteonekroz geliştirme riskine sahip oldukları bildirilmiştir. Denosumab, daha önce zoledronik asit kullanmamış, kırık veya bası riski yüksek vertebra, femur, humerus gibi yük taşıyan kemiklere metastaz yapmış meme kanseri, hormon refrakter prostat kanseri veya küçük hücreli dışı akciğer kanseri hastalarında kemikte kanser ilerlemesine kadar kullanılan bir ilaçtır. 

Kemik metastazları üzerine koruyucu etki yaparken bisfosfonatların ve denosumabın, neden sadece çene kemiğinde osteonekroza neden olduğu tam olarak bilinmemektedir. Çene bölgesi kemiklerinin ağız içi mikroorganizmalardan direk olarak etkilenebilmesi olası nedenlerinden biri olarak görülmektedir. Bu nedenle, özellikle kanser tedavisi gören kişilerde ağız sağlığı ve hijyeni son derece önemlidir.

Bisfosfonat ve denosumab kullanımı sonrası çene osteonekrozu kendiliğinden gelişebileceği gibi, herhangi bir ağız içine uygulanan cerrahi işlem sonrası da gelişebilir. Bu nedenle özellikle kemik ilacı kullanan kanser hastaları, acil durumlar dışında, özellikle çene kemiğine müdahaleli diş tedavisi yaptırmamalıdır. Ayrıca bozuk ağız hijyeni, sigara ve alkol kullanımı ve diyabet öyküsü çene osteonekroz riskini artırır.

Çene Osteonekrozunu Önleyici Tedbirler Nelerdir?

  • Kemik metastazı tedavisi nedeni ile bifosfonat ya da denosumab uygulanmaya karar verilen hastalarda tedavi öncesi ağız ve diş hijyeninin düzeltilmesi, düzenli diş fırçalama alışkanlığının kazandırılması, sigaranın bırakılması, diyabeti olan bireylerde kans şekerinin düzenlenmesi, çürük dişlere yönelik tedavilerin bisfosfonat ya da denosumab tedavisi öncesi yapılması alınabilecek önemli tedbirlerdendir.
  • Bisfosfonat-denosumab kullanımı sonrasında da düzenli diş hekimi kontrolleri ve ağız sağlığının sürdürülmesine yönelik çabalara devam edilmelidir.
  • Bisfosfonat-denosumab kullanan hastalarda tüm ağız bakımı işlemleri rahatlıkla yapılabilir; fakat çekim, kanal tedavisi ve implant gibi invaziv işlemler zorunlu olmadan yapılmamalıdır.
  • Kanser hastaları herhangi bir sebeple diş hekimine başvuruyorsa, hastalığının durumu, aldığı tedavi ve kan değerleri konusunda diş hekimine bilgilendirici rapor vermelidir.
  • Eğer çene kemiğine yönelik zorunlu yaralayıcı bir diş müdahalesi gerekli ise kemik üzerine etkili bu ilaçlar mümkünse müdahaleden en az 2 ay önce kesilmelidir.
  • Çene osteonekrozu olduğundan şüphelenilen hastalar, mümkünse bu durumun tedavisinde uzmanlaşmış bir diş hekimine ( dental onkoloji uzmanına ) yönlendirilmelidir.

Kanser Hastası Diş Çektirebilir mi? Hastalara Ağız ve Diş Sağlığı Hakkında Öneriler

  • Ülkemizde ağız hijyeninde sorunlar ve diş problemleri azımsanmayacak oranda yüksektir. Bu nedenle tüm kanser hastaları kanser tedavisi başlamadan önce diş hekimince görülmeli ve gerekli tedaviler planlanmalıdır.
  • Kemoterapide diş ağrısı ve diş enfeksiyonu sorunu yaşarsanız, yakın tarihli kan tetkiki sonuçlarınızla diş hekimine başvurmalı ve aldığınız kanser tedavileri hakkında bilgi vermelisiniz. Diş hekiminizle tıbbi onkoloğunuzu veya onkoloji hemşirenizi görüştürmekte fayda olabilir.
  • Fırçalama için yumuşak bir fırça tercih edilmeli, elektrikli diş fırçaları tercih edilmemeli. Eğer düzenli diş ipi kullanma alışkanlığınız varsa mumlu ve şerit diş ipi kullanması önerilir, eğer kullanmıyorsanız diş ipi kullanmaya başlamak için uygun bir zaman değildir.
  • Eğer diş macunu ağzınızı veya dişlerinizi sızlatıyor veya fırçalarken mideniz bulanıyorsa, fırçalamak yerine karbonatlı gargara ile ağzınızı temizleyin. 
  • Protezler yemekten sonra ve gece yatarken ağzınızdan çıkarılarak temizlenmelidir.