Yeni bilimsel kanıtlar, yaşa bağlı maküler dejenerasyon (sarı nokta hastalığı, bir çeşit göz rahatsızlığı), trombositopeni (kan pulcuğu düşüşü), tromboz (pıhtılaşma sorunu) veya kanama öyküsünün, COVID-19 hastalığına yakalanma ve bu hastalığa bağlı yaşam kaybı açısından daha yüksek riskle ilişkili olduğunu öne sürüyor.

Bulgular, COVID-19'un daha şiddetli olmasına ve "bağışıklık sisteminde düzensizliğe" sebep olan belli hücresel yolakları ortaya çıkarmaya çalışan araştırmalardan geliyor. Daha kötü klinik sonuçların ardında gizlenen mekanizmalara daha derin bir bakış, bağışıklık sisteminin kompleman ve pıhtılaşma bileşenlerindeki farklılıklara işaret etmekte. Kompleman ve pıhtılaşma bileşenlerinin ikisi de iltihaplanma / inflamasyonla ile ilgilidir.

Kompleman (tamamlayıcı) sistem, bir canlıdan patojenlerin temizlenmesine yardım eden biyokimyasal bir yolaktır ve bağışıklık sisteminin bir parçası olarak görülür. Kompleman sistem, kanda inaktif olan bulunan proteinlerin küçük bir miktarını içerir. Bazı tetikleyiciler tarafından uyarıldığında, bağışıklık sisteminin haberci molekülleri olan sitokinleri salgılatmak üzere aktifleşirler. Kompleman sisteminin aktivasyonu sonucu, hücre-öldürücü yüzey saldırı kompleksi ektinleştirilir. Yeni tip koronavirüsün (SARS-CoV-2), kompleman aktivasyonu ile kendi hücrelerimize karşı bağışıklık sistemimizi kışkırttığı düşünülüyor.

New York City'deki Columbia Üniversitesi'nde sistem biyolojisi (mikrobiyoloji ve immünoloji alanında) araştırmacı olan makale yazarı Sagi Shapira verdiği demeçte şunları söyledi: “Bu durumda SARS-CoV-2’nin en azından birazcık da olsa moleküler detayları hakkında bazı ipuçlarına sahip olduğumuz ve aktif olarak üzerinde çalıştığımız kompleman ve pıhtılaşma sistemlerini kullandığı ve bununla bağışıklık sistemimizin bize karşı kışkırttığı görülmektedir."

Bu değerli çalışma 3 Ağustos'ta Nature Medicine'de yayımlandı.

Araştırmacılar, geriye dönük, gözlemsel bir çalışmada SARS-CoV-2 enfeksiyonu şüphesi olan 11.116 hastayı değerlendirdi. Bunlar 1 Şubat ve 25 Nisan tarihleri arasında NewYork-Presbyterian / Columbia Üniversitesi Irving Tıp Merkezine başvuran hastalardı. Toplam 6398 (%58) hastanın koronavirüs test sonucu pozitif geldi.

Katılımcıların ortalama yaşı 52 idi ve %45'i erkekti. Yaklaşık %27'sinde koroner arter hastalığı, %13'ünde tip 2 diyabet vardı ve %12'si obezdi. Toplam 88 hastada maküler dejenerasyon öyküsü, 4 hastada kompleman eksikliği bozukluğu ve 1179 hastada pıhtılaşma bozukluğu vardı. Araştırmacılar, maküler dejenerasyon öyküsünü kompleman aktivasyon bozuklukları için bir biyobelirteç olarak değerlendirdiler.

Önemli bulgular

  • Mekanik ventilasyon ve ölüm dahil maküler dejenerasyon ve pıhtılaşma bozuklukları ile ilişkili riskler yaş, cinsiyet veya sigara geçmişinden bağımsızdı.
  • Araştırmacılar, "Özellikle, sigara içme durumunun (geçmiş veya şimdiki) mekanik solunum veya ölüm için önemli bir risk faktörü olduğuna dair kanıt bulamadık" dedi.
  • Makula dejenerasyonu öyküsü olan katılımcılar arasında 14 hasta entübe edildi ve 22 hasta öldü.
  • Shapira ve meslektaşları ayrıca transkripsiyonel genetik profilleme yaptı. Bu analiz, kompleman ve pıhtılaşma yollarında yer alan tip-1 interferon ve interlökin-6 aracılı enflamatuar cevapları ortaya çıkardı.
  • Araştırmacılar ayrıca, daha şiddetli COVID-19 enfeksiyonu ile ilişkili bu yollarda aday genetik varyantlar (değişiklikler) belirlediler.

Daha büyük resme bir bakalım

Bu, kompleman ve pıhtılaşma yollarındaki düzensizlik ve genetik çeşitliliği viral enfeksiyonla ilişkilendiren ilk çalışma değildir. Örneğin, Dang virüsü enfeksiyonuyla ilgili benzer bulgular daha şiddetli hastalıklarla da ilişkilidir. Yazarlar bu, "kompleman ve pıhtılaşma bozukluğunun geniş bir patojen yelpazesi için risk faktörlerini temsil edebileceğini" öne sürüyor.

Shapira, "Daha genel olarak, temel biyolojiyi ve diğer bulaşıcı hastalıklarla ilişkili morbidite (hastalık) ve mortaliteye (yaşam kaybı) katkıda bulunan altta yatan patofizyolojiyi ortaya çıkarmak için yapısal biyolojiyi, elektronik sağlık kayıtlarına analitik yaklaşımları ve genomiği birleştirerek geliştirdiğimiz çerçeveden yararlanmaya hazır olduğumuzu düşünüyorum" dedi.

Shapira, ilerlemeye rağmen klinik uygulamayı değiştirmek için henüz çok erken olduğu konusunda uyardı. "Mevcut kompleman ve pıhtılaşmayı hedefleyen tedavilerin COVID-19 hastaları için umut verici olabileceğine dair ipuçları olsa da bu çalışmalar erken aşamadadır. Ne yazık ki, bu sonuçların şu an uygulanan standart destek tedavisini etkilemesi gereken noktada değiliz."

COVID-19 konusunda halen elimizdeki en büyük güç korunmadır. Maske takmak, elleri yıkamak, hasta olanların veya hastalık şüphesi taşıyanların hızlıca tespit edilmesi ve izole edilmesi... Ayrıca, hastalarının ek hastalıklarının, yaşam tarzlarının ve obez olup olmadıklarının farkında olun, onlarla konuşun ve önemli risk faktörlerine sahip olanları - pıhtılaşma ve kompleman işlev bozuklukları dahil - özellikle dikkatli olmaları için teşvik edin.

Shapira, "SARS-CoV-2 ile enfekte olduktan sonra, kompleman ve pıhtılaşma bozuklukları geçmişi olan hastalar, immünoterapiler için iyi adaylar olabilir." dedi.

Shapira, klinik çalışmaların kompleman ve pıhtılaşma yollarını hedefleyen mevcut ilaçların terapötik (tedavi edici) potansiyelini araştırdığını söyledi ve "Öğrendiklerimizi değerli tedaviye dönüştürebilecek miyiz görmek için sabırsızlanıyoruz." dedi.

Tamalayıcı bulgular

New York City'deki Mount Sinai'deki Icahn Tıp Fakültesi'nde mikrobiyoloji profesörü olan Benjamin tenOever, çalışma hakkında yorum yapması istendiğinde "Pıhtılaşma ve kompleman sisteminin hedeflemeyi özellikle etkili bulmuyorum" dedi.

28 Mayıs'ta Cell dergisinde yayımlanan ve COVID-19 gelişimiyle bağlantılı dengesiz konak (içinde veya üzerinde, diğer bir organizmayı parazit olarak barındıran canlı; hastalık etkeni organizmanın, içinde ya da üzerinde beslendiği hayvan veya insan) yanıtlarını ele alan bir araştırmanın kıdemli yazarı tenOever, "Bu bulguların tümü bu yayından çok önce bildirildi. SARS-CoV-2'ye yanıt olarak kompleman ve pıhtılaşma sistemini Mayıs ayından beri biliyoruz." diye ekledi.

Shapira, bu hakemli Nature Medicine makalesinin 3 Ağustos'ta yayımlanmasına rağmen, çalışmanın bir ön baskısının mayıs ayı başlarında yayımlandığını söyledi. Ayrıca, küçük hayvan çalışmalarında ve SARS-1 ve MERS enfeksiyonunu araştıran insan araştırmalarında koronavirüs enfeksiyonlarında kompleman ve pıhtılaşma işlevlerinin rolünün "bu pandemi başlamadan çok önce" anlaşıldığına dikkat çekti.