Yapılan yeni bir araştırmaya göre, 35 yaşından önce sigarayı bırakmak, sigara ile gelen yaşam kaybı riskini tam olarak ortadan kaldırabiliyor. Araştırmacılar ayrıca 35 yaşını geçen kişiler için sigarayı bırakmanın her türlü faydalı ölçütlerini de vurgulamakta.

Tütün ve tütün ürünleri, akciğer kanserlerinin %90'ının ve kansere bağlı tüm yaşam kayıplarının %30'unun nedenidir.

45'in Önce Sigarayı Bırakmak

Sigarayı bıraktığınız yaşa göre ekstra azalan yaşam kaybı riskleri şu şekilde:

  • 45 yaşından önce bırakanlar için %90
  • 45-64 yaşları arasında bırakanlar için %66

Genç yaşta sigara içmeye başlayan kişiler, sigarayı bırakma konusunda sıklıkla bir umutsuzluk içinde olmaktalar ve bu kişiler için uzun vadede doğabilecek hastalıklar, daha genç yaş gruplarını sigara içmemeleri için motive etmeye çalışan uzmanlar için bir zorluk oluşturmaktadır. Sigara içen kişilerin, elde edecekleri yakın bir sağlık hedef olmaz ise, sigarayı bırakma girişiminden vazgeçmeleri olasıdır.

Araştırmacılara göre "hiç sigara içmeyenler" olarak tanımladıkları ömür boyu 100’den az sigara içenlere kıyasla, mevcut sigara içenlerin çalışma sırasında herhangi bir nedenden yaşamını kaybetme riski iki kat daha fazlaydı.

JAMA Network Open’da yayımlanan çalışmada, US-CDC (ABD Hastalık Kontrol ve Koruma Merkezleri) tarafından 1997’den 2018’e kadar toplanan 551.388 ABD’linin bilgileri kullandı. 2019’un sonuna kadar katılımcıların belirli yaşam kayıplarının nedenleri için de veriler toplandı.

Sonuçlar geçmiş bulguları yansıtmaktadır, ancak aynı zamanda sigara içen kişilerin ırkı ve cinsiyeti gibi demografik faktörlerin sigarayı bırakmanın faydalarını etkileyip etkilemediğini de ortaya koymuştur. Araştırmacılar, yaşam kaybı riskinin azaltılmasında sigarayı bırakmanın yararlarının demografik gruplar arasında benzer olduğunu bulmuştur. Yani sigarayı bırakmak herkese yarıyordu.

Araştırmanın yazarları şunları belirtiyor;

"Erkek veya kadın fark etmeksizin, her ırk ve etnik gruptaki uzun süreli sigara içenler arasındaki sigarayı bırakma durumu, sigara içmeye devam etme durumu ile ilişkili aşırı yaşam kaybı oranının yaklaşık %80'inin azalmasıyla ilişkilendirildi. Bu ilişkiler genellikle kanser, kalp-damar hastalıkları ve alt solunum yolu hastalığından kaynaklanan yaşam kayıpları için tutarlıydı."

Bulgular, sigarayı bırakmak için çaba sarf edenlere rehberlik etmesi açısından da önemlidir. Çünkü ülke çapında sigara kullanımı azalırken, azalma yaş-ırk-cinsiyet grupları arasında farklılık göstermektedir.

İlgili konu: Sigarayı bırakmak için 4 öneri – güncel yaklaşımlar

Sonuç

Irk, etnik köken ve cinsiyete göre sigara içmenin yaşam kaybı oranıyla ilişkisini takip etmek, dünya genelinde tütün salgınının zaman içinde nasıl gelişmeye devam ettiğini ve değişikliklerden en çok kimin etkilendiğini anlamak için çok önemlidir. Birçok batılı ülkede ve bizim ülkemizde sigara içme sıklığında son on yılda devam eden düşüşlere rağmen, bu olumlu değişim demografik gruplar arasında eşit olmamıştır. Tütün içeren ve içermeyen elektronik sigaralar gençler için çok büyük bir tehdittir; nikotinle erken yaşta tanışan beyinlerin bağımlılıkları daha güçlü olmaktadır. Ayrıca her ne kadar sigara tüketiminde bir azalma var gibi gözükse de tüm tütün ürünleri için aynı olumlu haberden bahsetmek zordur. Tütün tüketimi başkalaşmaktadır: nargile ve tütün içeren/içermeyen elektronik sigaralar – ki bunların satışı ülkemizde yasak olduğu halde – yaygınlaşıyor. Bu çeşitlilik ve sağlığa daha az zararlı yanılgısı, tütün salgınının sinsi bir şekilde yayılmasına katkı sağlıyor.