Prof. Dr. Mustafa ÖZDOĞAN
Prof. Dr. Mustafa Ozdogan Kimdir ?

Tıp Tarihinin 250 Dönüm Noktası – Büyücü Doktorlardan Robot Cerrahlara

Bu bölümde, Clifford A. Pickover’un “The Medical Book: From Witch Doctors to Robot Surgeons, 250 Milestones in the History of Medicine” adlı değerli kitabından her hafta bir bölümün çevirisini paylaşacağız.

Önsöz

Tıbbın kapsamı

Garip ve çözülmesi zor konular ile birlikte meşhur pratik konuları içeren tıp tarihinin büyük yolculuğuna, Tıbbi Kitap’a hoş geldiniz. Bu kitapta sünnetten ölümün kıyısındaki deneyimlere, büyücü doktorlardan robot cerrahlara kadar çok geniş bir skaladaki konuları ele alacağız. The Great Courses'daki eğitim içerikleri bizlere insanoğlunun taş devrinden günümüze kadar yapmış olduğu inanılmaz gelişmelere ve tıp tarihinin zenginliğine muazzam bir bakış sunuyor:

Bugünün modern batılı tıp alanında, organ transplantasyonları rutinleşmiş, DNA'nın gizemi hakkında haberlerdeki günlük başlıklar ve insan genomu hayatın sırrını vaat eder olmuştur. Yine de bu noktaya gelebilmek binlerce yıl almıştır. Her seferde tek adım... İnsanlığın tıbbi bilgisi en ufak bir kesiğin bile enfeksiyon ve ölüm riski barındırdığı, vücuttaki kan akımının bir gizem olduğu, hücre diye bir şeyin daha varlığından haberdar olunmadığı ve doktorların kalp atışlarını dinlemek için kullandığı basit aletlerin bile çok gelişmiş teknoloji sayıldığı zamanlardan çok ileridedir.

Tıbbi Kitap'taki her bir başlık neredeyse birkaç paragraf içerecek kadar kısadır. Bu format okuyucuları bir konuyu merak edip gereksiz laf kalabalığına maruz kalmadan o konuya doğrudan atlamalarını sağlar. Doktorlar ne zaman yaraları temizlemek ve hayat kurtarmak için kurtçuk tedavisini kullanmaya başladı? Kısa bir açıklama için "Kurtçuk Terapisi" başlığını açın. Akupunktur ve doğruluk serumu (kullanıldığında kişinin yalan söylemesini imkânsız kıldığına inanılan madde) gerçekten işe yarıyor mu? İnsanları dondurup yüzyıl sonra yeniden canlandırabilir hala gelecek miyiz? Uyku hastalığı ve sarıhumma arasındaki fark nedir? Takip eden sayfalarda bu ve bunun gibi kışkırtıcı konuları ele alacağız. Sağlık hizmetleri çağımızın en önemli konuları arasında ve gelecekte daha da önemli olacak. Bu kitap öğrencilere, ailelerine, sağlık çalışanlarına ve hatta hem aklımızda hem gönlümüzde yer etmiş Grey's Anatomy, House M.D., ve sayısız tıbbi şovun iflah olmaz takipçilerine ilgi çekici gelecektir.

Her ne zaman bir meslektaşım bana tıp tarihinin benim için en önemli olaylarını sorsa onlara 3 olay öneririm. Bunlardan birincisi ameliyatlar sırasında kan akışını durdurmak için ligatür (damarları bağlamak için kullanılan tel veya iplik) kullanımıdır, örnek olarak Fransız cerrah Ambroise Paré (1510-1590)'in ameliyatlarda kullandığı metot. Kendisi amputasyon sırasında kanamayı durdurmak için klasik metot olan kızgın demir ile kökü yakmak yerine damarları bağlamayı öne sürdü. İkinci önemli gelişme birkaç Amerikalı doktora atfedilen acıyı azaltmak için eter gibi genel anesteziler kullanımıdır. Üçüncü önemli gelişme İngiliz cerrah Joseph Lister (1827-1912) tarafından öne sürülen antiseptik cerrahi ile ilgilidir. Kendisi yaranın ve cerrahi aletlerin sterilizasyonu sırasında kullanılan ve operasyon sonrası enfeksiyonun dramatik bir şekilde azalmasını sağlayan karbolik asiti (artık fenol diye biliniyor) kullanan kişidir.

Israr edilirse tıp tarihinde anahtar role sahip 2 gelişmeyi daha ekleyebilirim. X ışınları kullanımı canlı insanların iç organlarını görselleştirmede kullanılan modern tıbbın çığır açan yaklaşımlarından ilkidir. Ayrıyeten doktorların ve otoritelerin insan anatomisini öğrenmek için diseksiyon uygulamalarına olan bakışlarındaki giderek artan rahatlıkları da çok önemlidir. Ek olarak, kitaptaki birkaç bölüm Leonardo da Vinci (1452–1519), Bartolomeo Eustachi (1500-1574), Andreas Vesalius (1514-1564), Pietro da Cortona (1596-1669), William Cheselden (1688-1752), Bernhard Siegfried Albinus (1697-1770), William Hunter (1718-1783) ve Henry Gray (1827–1861) gibi değerli kişilerin insan portrelerini içermektedir. Geçmişin cerrahları, daha başarılı disektör ve anatomist olabilmek için insanlara karşı hissettikleri normal duyguları bastırabildiler. Örnek olarak kan sirkülasyonunu aydınlatması ile ünlü olan İngiliz Doktor William Harvey (1578-1657) diseksiyon için kendi kız kardeşini ve babasını kullanmıştır. 1800'lerin başlarında İngilterede cesetlere olan iştah o kadar fazlaydı ki anatomistler numunelere olan ihtiyaçlarını güvence altına alabilmek için mezar hırsızları ile sıklıkla anlaşma yaparlardı. Kitapta da ileride bahsedeceğim üzere sanat tarihçilerinden Martin Kemp ve Marina Wallace şöyle yazdılar "İnsan vücudu tasviri, her ne kadar doğal veya teknik illüstrasyon gibi gözükse de, her zaman bir takım seçenekler barındırır ve güçlü hisler ortaya çıkarır. Diseksiyon edilmiş vücudun tarihsel görüntüleri kendi zamansız dramlarında etkileyici aktörlerin ve aktrislerin rollerini üstlendiği çok renki mumların en gösterişli görünümlerinden Henry Gray'in ünlü Anatomi kitabındaki acımasız denecek kadar ölçülü ahşap gravürlere kadar uzanmaktadır. Tüm bu görseller bir sanat tarihçisinin 'tarz' dediği şeyi sergiliyor."

Tarihçi Andrew Cunningham şöyle yazdı: "Anatomik diseksiyon illüstrasyonların altında yatan temel problem, hepsinin idealize edilmiş olmasıdır. Aslında bu niçin gravürlerin (ve fotoğrafların) aynı problemi çözmede birer teşebbüs olmasının sebebidir: görüş alanına getirmek ... anatomistlerin görünür olmasını diledikleri şeyleri. Anatomikleştirme sadece çok dağınık bir iş değil ... ancak eğitimli anatomist gözüyle görülebilen tüm yapıları ayırt etmek henüz anatomist olmayanlar için çok zordur."

Kişisel tecrübelerime dayanarak şunu belirtmeliyim ki çocukluğumdan beri anatofili'den (anatomiye duyulan derin bir aşk) dolayı çok acı çektim. New Jersey de büyüdüğüm yıllarda, odam kalp, beyin, kafa, kulak ve göz gibi yapıların plastik anatomik modelleri ile doluydu. Duvarlarım mükemmel hassasiyetle işlenmiş organ sistemleri posterleri ile kaplıydı. Kolejdeyken giydiğim tüm T-shirtlerin üzerinde dolaşım sistemi, diseke edilmiş kurbağa ve bunun gibi şeyler vardı. Biyolojiyi ve insan vücudunu anlamaktaki bu tutkum beni bu kitabı yazmaya iten şeydi.

Son olarak, şunu da belirtmeliyim ki virüs teorisi ve modern bilimin yükselişinden önce tıbbın büyük bir kısmı batıl inançlara ve plasebo etkisine dayanıyordu. Bu konuda tıbbi uzmanlardan Arthur ve Elaine Shapiro bir defasında şöyle yazdılar: Örnek olarak, 17. yüzyılda basılan Londra Farmakope'sinin ilk üç basımında usnea gibi işe yaramaz ilaçlar (şiddetli ölümlerin kurbanlarının iskeletlerindeki yosunlar) ve Vigo'nun alçısı yer alıyordu. Hatta çok sevilen Doktor Ira Johnson, Robert Heinlein'in 'To Sail Beyond the Sunset' adlı romanında tıbbın sınırlarını ve 1900'lerdeki kırsal Amerika'da plasebo etkisinin yaygınlığını şu sözlerle anlatıyordu: "Onlara çok fazla bir iyilik yapmıyorum. İyot, kalomel ve aspirin, bunlar şeker hapları dışında elimizdekilerin hepsi. Sadece çocuk doğurturken veya bir bacağı keserken sonuçlar hakkında kesin olabiliyordum." Bugün bile Institute of Medicine'a göre doktorlar tarafından önerilen ilaçların, testlerin ve cerrahi müdahalelerin yarısından azının etkili olduğu onaylandı.

Amaç ve kronoloji

Tıbbi Kitap'ı yazarkenki asıl amacım geniş bir seyirci kitlesine önemli tıbbi dönüm noktalarını, fikirleri ve düşünürleri birkaç dakikada sindirebilecekleri kısa başlıklarla dolu bir kılavuz sunmak. Buradaki bir sürü başlık bana şahsi olarak ilginç gelen hikayelerden. Ne yazık ki, kitabın aşırı büyümesini önlemek için her büyük tıbbi dönüm noktası bu kitapta yer almıyor. Nitekim bu kadar kısa bir ciltte tıbbın olağanüstülüklerini kutlamak beni bir sürü önemli tıbbi harikayı çıkartmaya zorladı. Bununla beraber tıp, toplum ve insan düşünceleri üzerinde güçlü etkisi olan ve tarihi açıdan diğerlerinden daha önemli olan çoğunluğu kitabıma ekledim. 1921'de İngiliz beyin cerrahı Charles Ballance "Beyin Cerrahi Tarihine bir Bakış" adlı konuşmasında beyin cerrahi tarihinin çok büyük olduğunu, tüm konulara değinemeyeceğini fakat sadece "bir Alp gezgini gibi, birkaç tepeyi selamlayıp geçeceğini" söyledi. Biz de tıbbi dönüm noktaları hakkında aynısını yapacağız. Bazen, bilgilerin tekrar ettiğini göreceksiniz ki bu sayede her bir başlık kendi başına okunabilecek. Kalın fontta yazılmış kelimeler okuyucuya ilgili konuyu işaret etmesi içindir. Örnek olarak, uyku hastalığı kalın yazılmış gözükebilir çünkü kendisi ayrı bir başlıkta incelenmiştir. Ek olarak, her başlığın altında yer alan küçük Ayrıca Bakınız bölümü başlıkları birbirine bağlı bir ağda bir araya getirmenize ve okuyucunun, eğlenceli bir keşif arayışıyla kitabı geçmesine yardımcı olabilir.

Tıbbi Kitap tam olarak benim şahsi ilgi alanlarımı, güçlü ve zayıf yanlarımı yansıtır. Elimden geldiğince tıbbi tarihin birçok alanını öğrenmeyi denerken, tüm alanlarda akıcı olmak çok zor. Kitaptaki önemli başlık seçimlerinden ve tabii ki de hata ve yetersizliklerden ben sorumluyum. Bu bilimsel ve kapsamlı bir makale değil onun yerine bilim öğrencileri ve meslekten olmayıp konu ile ilgilenen kişiler için eğlenceli amaçlı bir kitaptır. İlerleme için okuyuculardan öneri ve geri bildirimlere açığım ve bunu devam eden bir proje aynı zamanda sevilerek yapılan bir iş olarak görüyorum.

Bu kitap başlığın ilişkili olduğu yıl ile ilgili olarak kronolojik bir biçimde düzenlenmiştir. Kitaptaki birçok eski tarih, M.Ö. tarihleri de dahil, yaklaşık bir tarih belirtir. Okuyucuları burada antik tarihlerin sadece kaba bir tahmin olduğu hakkında bilgilendiriyorum.

Birçok başlıkta tarih olarak keşif tarihini veya çığır açtığı tarihi kullandım. Tabii ki birden fazla bireyin katkısının olduğunda başlığın tarihi sorgulanabilir. Sıklıkla keşif ile ilgili en erken tarihi kullandım fakat iş arkadaşlarıma ve bilim insanlarına yaptığım anketten sonra keşiflerin belli bir şöhret kazandıkları tarihi kullanmaya karar verdim.

Meşhur Kanadalı Doktor William Osler bir keresinde şöyle yazmıştı "Bilimde, saygınlık dünyayı bu kurama ikna edene gider, ilk fikri ortaya atan kişiye değil." Tıptaki keşifleri incelediğimizde, geriye dönüp baktığımızda, bir bilim insanı belirli bir keşif yapmasaydı, başka bir kişinin bunu birkaç ay veya yıl içinde yapacağını sık sık görürüz. Çoğu bilim insanı, Newton'un dediği gibi, ufukta biraz daha ileriyi görmek için devlerin omuzlarında durdu. Çoğu zaman, birden fazla kişi aynı anda aynı cihazı üretir veya aynı tıbbi gizemi çözer, ancak çeşitli nedenlerle, saf şans da dahil olmak üzere, tarih yalnızca daha ünlü kâşifi hatırlar ve diğerlerini tamamen unutur. Keşiflerin yapıldığı sırada insanlığın birikmiş bilgileri göz önüne alındığında, belki de bu tür keşiflerin zamanı gelmişti. Büyük keşiflerin aynı anda birçok kişide yansıtılan bir "keşif kaleydoskopu"nun parçası olduğuna inanmakta isteksiz olabiliriz. Oysa bilim tarihi örneklerle doludur. Alexander Graham Bell ve Elisha Grey, bağımsız çalışıyorlardı, aynı gün telefon teknolojileri konusunda kendi patentlerini sundular. Bilim sosyoloğu Robert Merton'un belirttiği gibi, “Deha benzersiz bir içgörü kaynağı değildir; o sadece etkili bir içgörü kaynağıdır."

Merton ayrıca, "tüm bilimsel keşiflerin prensipte çoklu" olduğunu, yani aynı keşfin çoğu kez birden fazla kişi tarafından yapıldığını öne sürdü. Bazen bir keşif onu bulan kişiden ziyade onu geliştiren kişi ile isimlendirilir. Büyük anatomist William Hunter, ağabeyiyle kimin ilk keşif yaptığına dair sık sık tartışırdı, ancak Hunter bile şunu kabul etti: "Bir insan, onu mantıksız muhalefetten sabırsız kılacak kadar, sanata karşı bu kadar heves ve sevgi yoksa ve keşiflerine ve itibarına tecavüzden dolayı, anatomide veya başka herhangi bir doğal bilgi dalında neredeyse hiç önemli olmayacak." Mark Twain'den neden bu kadar çok icadın bağımsız olarak icat edildiğini açıklaması istendiğinde, "Buharlı vapur zamanı geldiğinde, buhar yaparsınız" dedi. Okuyucular, temel fizikteki önemli sayıda keşiflerin bir dizi tıbbi araca yol açtığını ve insanların acı çekmesini azaltmaya ve hayat kurtarmaya yardımcı olduğunu fark edebilir. Bilim yazarı John G. Simmons şunu not etti:

Tıp insan vücudunu görüntülemede kullandığı birçok aracını yirminci yüzyıl fiziğine borçludur. 1895'teki keşiflerinden haftalar sonra, Wilhelm Conrad Röntgen'in gizemli X-ışınları teşhislerde kullanıldı. Yıllar sonra, lazer teknolojisi kuantum mekaniğinin pratik bir sonucuydu. Ultrasonografi, denizaltı tespitinde problem çözmekten ortaya çıktı ve BT taramaları bilgisayar teknolojisinden büyük ölçüde yararlandı. Tıbbın insan vücudunun içini üç boyutlu ayrıntıyla görselleştirmek için kullanılan en önemli yeni teknolojisi manyetik rezonans görüntülemedir (MRG).

Son olarak, savaşın ve şiddetin genellikle tıbbi anlayışı hızlandırdığını belirtmeliyim. Örneğin, Bergamalı Galen (129-199) gladyatörlerin doktoruyken, insan anatomisi hakkında daha fazla şey öğrenmek için korkunç yaralara baktı. Fransız cerrah Dominique Larrey (1766-1842), Eylauin Prusya Savaşı'nda uzuvlar aşırı soğukken ampütasyon ağrısının çok azaldığını gözlemledi ve ağrıyı hafifletmek için kar ve buz kullandı. Son olarak, bugünün Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi, varlığını İtalya'daki 1859 Solferino Muharebesi'nde tanık olduğu dehşetten dehşete düşen İsviçreli sosyal aktivist Henri Dunant'a (1828-1910) borçludur. Kitap boyunca bu ve bunun gibi konular hakkında okuyabilirsiniz.

Bazı başlıklarda bilim muhabirleri ve yazarlar alıntılanmıştır, ancak sadece kısalık olması için başlıkların altında alıntı kaynağını veya yazarın kimlik bilgilerini listelemiyorum. Bu ara sıra kompakt yaklaşım için şimdiden özür dilerim; Kitabın arkasındaki referanslar, yazarın kimliğini daha net hale getirmeye yardımcı olmalıdır. Bu kitapta kronolojik olarak sıralanmış başlıklar olduğundan, beklemediğiniz başlıklarda tartışılabilecek favori bir kavramı ararken dizini kullandığınızdan emin olun.

Bitirirken, bu kitaptaki keşiflerin insanlığın en büyük başarıları arasında olduğunu not edelim. Benim için tıp, biyolojinin sınırları ile doku ve hücrelerin işleyişi hakkında sürekli bir merak durumu geliştiriyor ve insanlığın korkunç sağlık tahribatlarının çoğunun bir gün geçmişte kalacağına dair umut veriyor.

"Büyücü Doktor" Başlığına İlişkin Bir Not

Bu kitabın ilk başlığı, İngiliz yazar Robert Montgomery Martin'in History of Southern Africa Comprising the Cape of Good Hope, Mauritius, Seychelles, &c., (1836'da yayınlandı) adlı kitabında Afrikalı şifacılara uygulandığında popüler olmaya başlayan “Büyücü Doktor” başlıklı bir cümle. Terim bugün bazen aşağılayıcı olarak kabul edilebilecek olsa da saygısızlık etmek istemiyorum ve bu ifadeyi tarihini anlamak için kullanıyorum ve çok sayıda meslektaşım bu ilginç ifadenin etimolojisini sordu. Birçok yazar büyücü doktoru yerine şaman terimini kullanırken, şaman tıbbi konulara odaklanmaktan çok ruhlar, sihir, kehanet ve mit hakkında daha büyük bir vurgu önerebilir.

Uyarı ve Teşekkür

Bu kitapta verilen bilgiler herhangi bir tıbbi acil durum sırasında veya herhangi bir tıbbi durumun teşhisi veya tedavisi için kullanılmamalıdır. Her türlü tıbbi durumun teşhis ve tedavisi için lisanslı bir doktora danışılmalıdır.

Dennis Gordon, Teja Krašek, Jennifer O’Brennan, Melissa K. Carroll, Bryan Plaunt, Sue Ross, Rachel D’Annucci Henriquez ve Pete Barnes'a yorumları ve önerileri için teşekkür ederim. Ayrıca bu kitabın editörü Melanie Madden'e de özellikle teşekkür etmek istiyorum. Bu kitaptaki dönüm noktalarını ve önemli anları araştırırken, birçoğu bu kitabın sonundaki referans bölümünde listelenen çok çeşitli harika referans çalışmaları ve web siteleri inceledim.

İnsan Klonlama 2008 – Bilim ve Etik Kaygılar

İnsan Klonlama 2008 – Bilim ve Etik Kaygılar

Bilim eğitimcisi Regina Bailey şöyle yazıyor: "Bir dünya hayal edin, hücreler belirli hastalıkların terapötik tedavisi için yaratılabilir veya organlar nakil için üretilebilir... ...

09.03.2024
Yeni Organların Üretilmesi 2006 – Yapay Organ Mühendisliği

Yeni Organların Üretilmesi 2006 – Yapay Organ Mühendisliği

CBS Haber muhabiri Wyatt Andrews şöyle yazıyor:  "Hayal edin... Laboratuvarda üretilebilecek ve reddedilme riski olmadan bir hastaya nakledilebilecek bir organ yaratmak. Bilim kur...

08.03.2024
Yüz Nakli 2005 – Hayatın Değişen Yüzü

Yüz Nakli 2005 – Hayatın Değişen Yüzü

Mayıs 2005'te, Isabelle Dinoire, sakinleştirici aldıktan sonra yere düşmüştü, o sırada köpeği, Dinoi’e'nin yüzünü parçaladı.   “Uyandığımda bir sigara yakmaya çalıştım ve neden du...

06.03.2024
İnsan Genom Projesi 2003 – Yaşamın Temel Kodu

İnsan Genom Projesi 2003 – Yaşamın Temel Kodu

İnsan Genom Projesi (Human Genom Project – HGP), DNA'mızdaki yaklaşık üç milyar kimyasal baz çiftinin genetik dizisini belirlemeye ve yaklaşık 20.000 gen hakkında fikir sahibi olma...

04.03.2024
Telecerrahi 2001 – Küresel Cerrahi Bağlantılar

Telecerrahi 2001 – Küresel Cerrahi Bağlantılar

Telecerrahi, cerrahın yüksek hızlı iletişim ağları ve çok kollu robotlar kullanarak farklı bir yerdeki hasta üzerinde ameliyat yapmasına olanak tanır.  7 Eylül 2001'de ilk transat...

01.03.2024
Robotik Cerrahi 2000 – Ameliyathanelerin Yeni Nesil Cerrahları

Robotik Cerrahi 2000 – Ameliyathanelerin Yeni Nesil Cerrahları

Gazeteci David Von Drehle, robotik cerrahiye yönelik gözlemlerini etkili bir şekilde şöyle anlatıyor: “Büyük bir ameliyat devam ediyor… ama bir hasta veya cerrah göremiyorsunuz. B...

28.02.2024
RNA İnterferaz 1998 – Hedef Gen İfadesinin Susturulması

RNA İnterferaz 1998 – Hedef Gen İfadesinin Susturulması

Bilim gazetecisi Kat Arney, şöyle yazıyor: "Küçük, şeffaf bir solucan, yirminci yüzyılın sonlarının en heyecan verici bilim hikayelerinden birinde alışılmadık bir karakter gibi gö...

27.02.2024
DNR, Do Not Resuscitate 1991 – Hayata Döndürülmeme Hakkı

DNR, Do Not Resuscitate 1991 – Hayata Döndürülmeme Hakkı

Yurttaş Hakları Hareketi Lideri Martin Luther King Jr. bir keresinde şöyle söylemişti:  “Bir insanın yaşamında önemli olan şey kalitedir, uzunluk değil.” Doğrusunu söylemek gerek...

26.02.2024
Gen Terapi 1990 – Genetik Hastalıkların Yeni Nesil Tedavisi

Gen Terapi 1990 – Genetik Hastalıkların Yeni Nesil Tedavisi

Göz rengimiz, birçok hastalık, kanser ve astıma duyarlılığımız gibi çeşitli özelliklerimiz genlerimizdeki kusurlardan kaynaklanmaktadır. Örneğin, anormal kırmızı kan hücreleri üret...

23.02.2024