
Multiple myelomda otolog kök hücre nakli sonrası lenalidomid yaşam sürelerini uzatıyor
Hematolojik malignitelerin, yani kan ve kemik iliği kanserlerinin %15’ini oluşturan multipl miyelom, bağışıklık sistemimizin plazma hücrelerinden kaynaklanan bir kanser türüdür. Ortanca tanı konma yaşı 72 olan multiple myelom, oldukça yavaş seyirlidir; bu nedenle erken belirti vermez ve çoğunlukla ileri evrede tanı alır.
İleri yaş kanserlerinden biri olan multipl miyelomun ilk belirtileri kemik iliğinin kan ve savunma hücreleri üretilememesine bağlı olarak kansızlık (anemi), sık enfeksiyonlara yakalanma ve en çok bel omurga kemiklerinde görülmek üzere küçük erime odakları (litik lezyonlar) ve kemik ağrılarıdır. Bu şikayetlerin ileri yaştaki kişilerde birçok başka rahatsızlıkta da görülebildiğini hatırlatmakta fayda var. Daha ileri evrelerde ise böbrek yetmezliği ile multipl miyelom kendisini gösterebilir.
Multipl miyelom tedavisinde ilk olarak bir dizi (ardışık ve kombine) kemoterapi rejimi uygulanır. Bu kemoterapideki amaç, multipl miyelom kanser hücre sayısını olabildiğince azaltmaktır. Kemoterapi, daha sonra yapılacak olan otolog kök hücre nakline hazırlık sağlar ve kök hücre naklinin başarısını artırır. Genel durumu müsaade eden tüm multipl miyelomlu hastalara kök hücre nakli yapılmaya çalışılır. Yani multipl myelomun standart tedavisi kemoterapiyi takiben otolog kök hücre naklidir. Fakat bu tedavilere rağmen hastaların çoğunda 2 yıl içinde nüks olarak adlandırdığımız hastalık tekrarı görülmektedir. Bu nedenle, otolog kök hücre nakli sonrası hastalığın tekrarlama ihtimalini azaltıcı, en azından tekrarlama süresini belirgin bir şekilde uzatan idame tedaviler araştırılmaktadır.
25 Temmuz’da kanser alanında en çok takip edilen bilimsel yayın olan Klinik Onkoloji Dergisi’nde yayımlanan bir çalışmada, otolog kök hücre nakli yapılan multipl miyelomlu hastalarda idame tedavi olarak Lenalimomid (piyasa isimleri Revlimid ve Rivelime) adlı ilaç kullanıldığında kanserin çok daha iyi kontrol altında tutulduğu ve hastaların genel yaşam sürelerinin belirgin bir şekilde uzadığı gösterilmiştir.
Daha önce multipl miyelomda lenalidomidin, kanserin kontrol altında tutulmasını ifade eden progresyonsuz sağkalım süresini uzattığı biliniyordu. Fakat bunun genel yaşam sürelerine katkısı netleşmemişti. Bu amaçla araştırmacılar, daha önce yapılan çalışmaların verilerini toplayan ve tekrar değerlendiren geniş kapsamlı ve değerli bir meta-analiz çalışmasına imza attılar.
Bu meta-analiz kapsamında 1208 multiple myelom hastasının hem kanserin kontrol altında tutulma hem de genel sağkalım süresi verileri analiz edildi. Otolog kök hücre nakli sonrası hastalar lenalidomid grubunda 605 hasta, plasebo (etken maddesiz ilaç) ve gözlem grubunda 603 hasta olacak şekilde iki gruba ayrıldı.
Araştırmanın sonuçlarına göre;
- Lenalidomid idame tedavisi alanlarda ortanca hastalığın kontrol altında tutulma süresi 52.8 ay olarak bulunurken; plasebo ve gözlem grubunda bu süre 23.5 ay olarak bulunmuştur.
- Hastaların yaklaşık 80 ay takip edildiği bu çalışmada, lenalidomid alan hastaların çoğu analiz sırasında halen yaşadığı için genel sağkalım süresi henüz belirlenememişken; plasebo ve gözlem grubunda ortanca genel yaşam süresi 86 ay olarak bulunmuştur.
Sonuç olarak, bu meta-analiz göstermektedir ki multipl miyelomda otolog kök hücre nakli sonrası idame lenalidomid tedavisi, kanseri kontrol altında tutma başarısını, genel yaşam sürelerini de belirgin bir şekilde artırdığını göstererek pekiştirmiştir.
Philip L. McCarthy, Sarah A. Holstein, Maria Teresa Petrucci ve ark.
Lenalidomide Maintenance After Autologous Stem-Cell Transplantation in Newly Diagnosed Multiple Myeloma: A Meta-Analysis.
Journal of Clinical Oncology - published online before print July 25, 2017.