Akciğer Kanserinde Sahnede Yeni İlaç: Ivonescimab – Keytruda'ya Karşı Etkileyici Sonuçlar
Akciğer kanseri tedavisinde yeni bir dönüm noktası mı geliyor? Akeso Biopharma ve Summit Therapeutics'in geliştirdiği ivonescimab ile ilgili merakla beklenen veriler nihayet ortaya çıktı. Özellikle PD-1/VEGF bispesifik antikoru olan ivonescimab, küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) için yeni bir standart tedavi olma potansiyelini taşıyor. Çin'de yapılan HARMONi-2 çalışmasından gelen bu sonuçlar oldukça dikkat çekici.
Ivonescimabın Etkileyici Verileri
Ivonescimab, Merck'in immünoterapisi Keytruda monoterapisine kıyasla hastalığın ilerleme veya yaşam kaybı riskini %49 oranında azalttı. Bu sonuç, HARMONi-2 çalışmasında PD-L1 pozitif KHDAK hastalarında elde edildi ve 2024 Dünya Akciğer Kanseri Konferansı'nda sunuldu. Bu veriler, ivonescimabın hastalığın ilerlemesini önlemede ne kadar etkili olduğunu gösteriyor.
Ivonescimab ayrıca, hastaların tümör ilerlemesi olmadan yaşadığı süreyi 5.32 ay uzatarak ortanca progresyonsuz sağkalım süresini 11.1 aya çıkardı. Bu, Keytruda'nın 5.8 ay olan progresyonsuz sağkalım süresine kıyasla önemli bir fark.
Ivonescimab Etki Mekanizması Nasıldır?
PD-1/VEGF bispesifik antikoru, bağışıklık sisteminin kanser hücrelerine karşı daha etkili olmasını sağlamak için tasarlanmış bir tedavi yöntemidir. Bispesifik antikor, iki farklı hedefe aynı anda bağlanabilen antikorlardır. Bu durumda, PD-1 ve VEGF adlı iki önemli molekül hedef alınır:
-
PD-1: Bağışıklık hücrelerinin (özellikle T hücrelerinin) kanser hücrelerine saldırmasını engelleyen bir moleküldür. PD-1'in bloke edilmesi, bağışıklık sisteminin kanser hücrelerine saldırmasını tetikleyebilir.
-
VEGF: Kanser hücrelerinin büyümesini destekleyen yeni kan damarları oluşumuna (anjiyogenez) yol açan bir moleküldür. VEGF'in bloke edilmesi, kanser hücrelerinin beslenmesini ve büyümesini engeller.
HARMONi-2 Çalışmasının Tasarımı
HARMONi-2 çalışması, Çin'de gerçekleştirilen bir klinik araştırmadır.
Çalışmada, ivonescimab bispesifik antikoru, pembrolizumab etken maddeli Keytruda immünoterapisine karşı test edilmiştir. Bu çalışma, özellikle daha önce tedavi almamış, PD-L1 pozitif hastalar üzerinde gerçekleştirilmiştir.
Çalışmanın temel özellikleri şunlardır:
-
Hasta Popülasyonu: Çalışmaya, PD-L1 pozitif KHDAK hastaları dahil edilmiştir. PD-L1 seviyeleri farklılık gösteren hastalar (hem yüksek TPS skoru %50 ve üzeri hem de düşük PD-L1 seviyeli hastalar) çalışmaya katılmıştır. Ayrıca, sigara içmiş, hiç içmemiş ve beyin metastazı bulunan hastalar gibi alt gruplar da çalışmada yer almıştır.
-
Tedavi Kolları: Hastalar iki gruba ayrılarak, bir grup ivonescimab alırken, diğer grup Keytruda almıştır. Her iki gruptaki hastalar arasındaki progresyonsuz sağkalım (PFS) ve genel sağkalım (OS) gibi temel sonuçlar karşılaştırılmıştır.
-
Birincil Amaç: Çalışmanın ana amacı, ivonescimabın, Keytruda’ya kıyasla hastaların tümör ilerlemeden yaşam süresi (progresyonsuz sağkalım, PFS) üzerindeki etkisini değerlendirmek olmuştur.
-
Güvenlik Değerlendirmesi: Tedaviye bağlı yan etkiler, özellikle kanama riski gibi VEGF inhibisyonu ile ilişkili yan etkiler, çalışmanın önemli bir odak noktası olmuştur.
İkili Hedefleme Stratejisi
Ivonescimab, PD-1 ve VEGF hedeflerini aynı anda hedefleyen bir tedavi yöntemi sunuyor. Bu strateji aslında yeni değil. Örneğin, Roche’un PD-L1 inhibitörü Tecentriq, VEGF inhibitörü bevasizumab etken maddeli Altuzan ile birlikte KHDAK tedavisinde kullanılıyor. Ancak Altuzan, skuamöz (yassı) hücreli akciğer kanseri hastalarında akciğer kanaması riski nedeniyle tercih edilmiyor. Ivonescimab ise bu sorunla karşılaşmıyor. Çalışmada ivonescimab alan hastaların %14.7’sinde kanama vakası görülürken, bu oran Keytruda'da %11.1 olarak kaydedildi. Ancak ciddi vakalar çok nadir gerçekleşti.
Ivonescimab, Keytruda'ya Kıyasla, Şu Alt Grupların Progresyonsuz Sağkalım Sonuçlarında İyileşme Sağladı:
- Skuamöz hücreli KHDAK hastaları: %50 iyileşme
- Non-skuamöz hücreli KHDAK hastaları: %45 iyileşme
- PD-L1 yüksek (TPS skoru %50 ve üzeri) hastalar: %52 iyileşme
- PD-L1 düşük (≥%1 – <%50) hastalar: %46 iyileşme
- Beyin metastazı olan hastalar: %45 iyileşme
- Sigara içmemiş hastalar: %61 iyileşme
- Sigara içen hastalar: %49 iyileşme
- Eskiden sigara içmiş hastalar: %43 iyileşme
Güvenlik ve Yan Etkiler
Ivonescimab tedavisi gören hastalarda VEGF ile ilişkili bazı yan etkiler gözlendi. Ivonescimab grubunda proteinüri %31.5, hipertansiyon %15.7 oranında görüldü. Keytruda grubunda ise bu oranlar sırasıyla %10.5 ve %2.5 idi. Ancak bu yan etkilerin hiçbiri 3. dereceyi aşmadı ve tedavi bırakmaya neden olmadı. Ivonescimab tedavisi gören skuamöz hücreli KHDAK hastalarının %18.9’unda ciddi yan etkiler görüldü, bu oran Keytruda grubunda %18.7 idi. Tedaviye bağlı yaşam kaybı oranı ivonescimab grubunda %0.5 iken, Keytruda grubunda %1 oldu.
Küresel Düzeyde Ne Bekleniyor?
Ivonescimabın küresel çapta kabul görmesi için önemli bir adım atılması gerekiyor. HARMONi-2 çalışması yalnızca Çin'de gerçekleştirildiği için, bu sonuçlar FDA (ABD Gıda ve İlaç İdaresi) veya diğer önde gelen diğer kurumların onayı için yeterli olmayabilir. Küresel bir faz 3 çalışmanın başlaması planlanıyor. Bu çalışmanın sonuçları, ivonescimabın dünya genelinde yeni bir standart tedavi olup olmayacağını belirleyecek.
Yorum
Ivonescimabın ortanca progresyonsuz sağkalım süresi (11.14 ay), PD-L1 yüksek yassı hücreli olmayan KHDAK hastalarında Keytruda ve kemoterapi kombinasyonunun birlikte kullanıldığı çalışmalarda elde edilen 11.1 aylık sonuçlarla benzer seviyelerde. Ancak, çalışmalardaki hasta grupları arasındaki farklılıklar nedeniyle bu tür kıyaslamaların dikkatle ele alınması gerektiği unutulmamalıdır. Örneğin, Japon hastalar üzerinde yapılan bir alt grup analizinde, Keytruda ve kemoterapi kombinasyonu ile 16.5 aylık progresyonsuz sağkalım süresi elde edilmiştir.
Ivonescimab’ın genel sağkalım süresi ile ilgili veriler henüz olgunlaşmamış olup, bu veriler toplanmaya devam etmektedir. Keytruda, önceki KEYNOTE-042 çalışmasında ortanca genel sağkalım süresini 16.7 aya çıkarmıştı. Bu nedenle, ivonescimabın FDA onayı alabilmesi için genel sağkalım sonuçlarının kritik bir öneme sahip olacağı düşünülüyor.
Sonuç: Ivonescimabın Geleceği
Ivonescimab, küçük hücreli dışı akciğer kanseri tedavisinde önemli bir potansiyele sahip. HARMONi-2 çalışmasından elde edilen sonuçlar, bu ilacın PD-L1 pozitif KHDAK hastalarında hastalığın ilerlemesini geciktirme ve yaşam süresini uzatma konusunda umut verici olduğunu gösteriyor. Ancak, ilacın küresel kabul görmesi ve FDA onayı alabilmesi için daha fazla veri ve çalışmaya ihtiyaç var. Akeso ve Summit, ivonescimabın "yeni nesil immünoterapi" olma yolunda hızla ilerlediğine inanıyor.