
Kalıtsal kanser taramanın (genetik testler) psikolojik etkileri
İnsan Genom Projesi, insan DNA'sını oluşturan baz çiftlerini belirlemek, insan genomunun tüm genlerini fiziksel ve işlevsel açıdan tanımlamak ve gen haritasını çıkarmak amacını güden uluslararası bir bilimsel araştırma projesiydi.
21. yüzyılda ilerlerken, İnsan Genom Projesi de dahil olmak üzere bilimsel gelişmeler, kanser gibi hastalıkların önlenmesi için artan bir potansiyel yarattı. Sonuç olarak, kanser gibi hastalıklar için kimin daha yüksek risk altında olabileceğini belirleme yeteneğimiz bu önemli ilerlemeler arasındadır. Bu sayede kanserlerin ne kadarının anne-babadan kalıtıldığını ve bunda hangi genlerin rol aldığını artık daha iyi biliyoruz.

2020 yılında sonuçları açıklanan ve dikkat çeken çalışmalar doğrulamıştır ki, ileri evre kanserlerin %10-15 kadarı kalıtsaldır. Bu oran başta az gözükebilir, fakat dünya genelinde her yıl yeni olarak 18 milyon kişi kanser tanısı aldığında göre, kalıtsal kanserler milyonlarca hastayı ve ailesini ilgilendiren önemli ve yeterinde dikkat çekmeyen bir alandır.
Kalıtsal kanser riski için genetik tarama, kan veya tükürük örneği gibi vücut sıvılarından çalışılan uygulanmasında basit bir testtir, ancak bu bireyler ve aileleri için yaşam boyu sağlık ve hastalıkla ilgili son derece güçlü bilgiler içerir. Genetik testlerden kaynaklanan psikososyal sorunlar kişilik unsurları ve bilişsel kapasitemizle etkileşime girer, kendimizle ve başkalarıyla ilişkilerimizi etkiler.
Kalıtsal kanser taramasını kim yaptırmalı ve neden?
Kalıtsal kanserler için genetik testi yaptırmayı ilk düşünenler genellikle kanser hastaları ve kanserden kurtulmuş kişilerdir. Hatta bazı durumlarda genetik test sonuçları kanser tedavisinin planlanmasına yardımcı olmak için de kullanılabilir (bakınız PARP inhibitörleri).
Kalıtsal kanserler için pozitif bir test sonrası, diğer aile üyeleri de test için değerlendirilir. Ayrıca şüpheli veya doğrulanmış aile öyküsü olanlar da kalıtsal kanser testleri için adaydır. Örneğin, annesi ve teyzesinin meme kanseri öyküsü olan ve aynı zamanda anneannesi yumurtalık kanseri olan 30 yaşında bir kadın iseniz, ailenizdeki kanserin kalıtsal aktarılıyor olması mümkündür. Geceleri bu kanseri kalıtsal olarak alıp almadığınız konusunda endişelenerek geçirmek yerine, BRCA1/2 veya diğer kalıtsal kanser genleri için genetik tarama bu belirsizliğin bir kısmını hafifletmeye ve sonuç olarak sağlık durumunuzu iyileştirmek için bir eylem planı belirlemenize yardımcı olabilir.
- İlgili konu: Angelina Jolie, neden iki memesini birden aldırdı?
Genetik tarama – ki bunlara genetik yatkınlık testleri de denir- bireylerin genetik mutasyonların varlığını öğrenmesine yardımcı olsa da bu testler kanserin kendisini test etmez (kanser tanısı koymaz) ve yalnızca, gelecekte kanser gelişme riskinin daha iyi anlaşılmasını sağlar.
Genetik yatkınlık testleri;
- Şu anda bir kanser hastalığınız olup olmadığını belirlemez,
- Mutasyonların nasıl veya neden meydana geldiğini açıklamaz,
- Hastalığın başlangıcını, seyrini veya ciddiyetini belirlemez.
Belki de en önemlisi, tarama uygulamasında mutasyon tespit edilmemiş olsa bile, bu kanser riskinden kurtulduğunuz anlamına gelmez. Kanser, çoklu genlerdeki mutasyonların ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesinin neden olduğu bir hastalıklar grubudur ve sporadik kanser (çevre ve yaşlılık etkisiyle ortaya çıkan) geliştirme riski devam edebilir. Son olarak, tarama maliyetlidir ve genetik danışmanların ve test merkezlerinin mevcudiyeti bazı insanlar için sınırlı olabilir.
Psikolojik, duygusal ve sosyal çıkarımlar
Kaygı ve endişe
Büyük olasılıkla, ailenizde kanser öyküsü varsa, gelecekte kanser olma olasılığınızı düşünürken zaten önemli düzeyde bir endişe yaşarsınız. Kanser risklerinin ortalamanın üzerinde olup olmadığını öğrenme fırsatı verilen herkes bu süreçte endişelenecektir.
Son araştırmalar, çeşitli kanser teşhisi için genetik danışmanlık ve test arayan bireylerde yüksek kaygı seviyelerinin bildirildiğini ve kanserin yakın aile üyelerini nasıl etkilediğine dair acı verici anıları olanlar için kaygının daha yüksek olduğunu göstermektedir. Bu şekilde endişelenmek, test sonuçlarını almak için prova yapmanın veya hazırlanmanın bir yolu olarak hizmet ettiği için aslında yararlı olabilir. Bazı araştırmalar, testle ilgili endişeleriniz yoksa test sonuçlarını aldıktan sonra daha fazla sıkıntı yaşama riskinizin yüksek olabileceğini gösteriyor.
Sonuçları yönetmeyle ilgili endişe
Testi yaptırıp yaptırmayacağınızı düşünürken, başkalarının nasıl tepki vereceği konusunda muhtemelen endişeleriniz olacaktır. Kişisel olarak "pozitif" bir bulgunun sizin için ne anlama gelebileceğini düşünmek de önemlidir. Başkalarıyla ilişkilerinizi, iş seçiminizi, çocuklar için planlarınızı, ekonomik durumunuzu etkileyecek mi? Test sonucuyla ne yapacaksınız?
Araştırmalar, insanların, sonucun mevcut takip yönetimini değiştireceğine inanmadıklarında bazen test yapmaya isteksiz oldukları fikrini destekledi. Örneğin, ailenizde kolon kanseri varsa ve zaten yıllık kolonoskopi yaptırıyorsanız, Lynch sendromuyla ilgili genetik durumunuzu öğrenmenin bir faydası olup olmayacağını merak edebilirsiniz. Elbette cevap, bu bilgilerle başka neler yapabileceğinize ve ailenizin ve gelecek nesillerin genetik durumunuzu bilmekten nasıl fayda sağlayabileceğine bağlıdır.
Risk algılama
Bir bireyin, ailesindeki kalıtsal bir yatkınlıktan kaynaklandığını düşündüğü bir hastalık hakkındaki bilgi eksikliği, genetik danışma ve testler ile kapanabilir.
Araştırmalar, genel olarak, örneğin, kadınların meme kanseri riskini abarttığını ve bazı bireylerin (özellikle yaygın bir aile kanser öyküsü olanların) kanserin kaçınılmaz olduğuna o kadar ikna olduklarını göstermiştir ki, testi negatif veya pozitif mutasyon gelişimini öğrenmek için değil de kanserin ne zaman gelişeceğini öğrenmek için yaptırdığını vurgulamışlardır. Bu vakaların çoğunda, insanlar meme / yumurtalık kanseri risklerini belirlemekte genetiğin sorumlu olduğuna dair yanlış bir inanca sahipler, ancak gerçek şu ki bu tür kanserlerin sadece %10-15'i kalıtsaldır. Testi yaptırmadan önce, kendi risk algınız hakkında düşünmeniz – yani gelecek yıl, beş yıl içinde ya da yaşamınız boyunca belirli bir kanser geliştirme olasılığınız nedir – ve bu değerlendirmenin ne kadar gerçekçi olduğu konusunda bir genetik danışmanla konuşmanız yararlı olabilir.
İLGİLİ KONULAR
- Kimler kalıtsal meme kanseri için genetik test yaptırmalı?
- Kalıtsal meme kanserli kişiler nasıl takip ve tedavi edilmeli?
Aile üyeleriyle iletişim
Test yaptırmadan önce, ailenizin diğer üyeleriyle ne tür ilişkileriniz olduğunu düşünmek isteyebilirsiniz. Aile bireyleri tıbbi ayrıntıları özgürce birbirleriyle paylaşıyor mu yoksa aile üyeleri arasında sırlar var mı? Bir ailede genetik bir mutasyonun varlığının öğrenilmesi genellikle aile üyelerini birbirine yaklaştırabilirken, aynı zamanda aile üyeleri arasındaki yanlış iletişim ve incinme de oluşturabiliyor. Sonuçların ailenizi nasıl etkileyebileceğine dair endişe duymak normaldir.

Biyolojik aile
Aile üyelerinin, genetik tarama sürecini başlatmayı seçen bireyler için gerekli sevgiyi ve desteği sağlayacağını umuyor olsak da genetik testler yapmaya karar vermek aynı zamanda ailelerde kızgınlıkları ve genel gerilimi artırma potansiyeline sahiptir. Bu nedenle, test etme kararınız hakkında kiminle konuşabileceğinizi ve konuşmak isteyeceğinizi belirlemek de önemlidir. Çoğunlukla, bir aile üyesinde genetik mutasyonlar bulunduğunda, daha sonra diğer aile üyeleri de kendi testlerini yaptırma isteklerini düşünmeye zorlanabilir.
Yaşlı aile üyeleri, testin neden önemli olduğunu veya teknolojinin ailenin özel sağlık meselelerinde nasıl bir rol oynadığını anlayamayabilir. Benzer şekilde, ebeveynleriniz genetik yapınız hakkında daha fazla şey öğrenmeye direnç gösterebilirler, çünkü onları bir genetik mutasyon için suçlayacağınızdan korkabilirler veya buna sebep olduklarını düşünerek kendilerini suçlayabilirler. Son olarak, çocuklar genetik testin ayrıntılarını anlamayabilir ve bir mutasyon bulmanın ebeveynlerinin şu anda hasta olduğu anlamına geldiğine inanabilir. Bilgileri kendinize saklamayı düşünebilirsiniz, ancak hastalığı engelleyici ve koruyucu önlemler planlıyorsanız, gerçeği yakın aile üyelerinden saklamak zor olabilir.
Başa çıkma yöntemi
Kanser için genetik tarama, kişinin kişisel vücut bütünlüğünü potansiyel olarak tehdit eden çok sayıda soyut ve karmaşık bilgiyle ilgilenme ve bunlarla baş etme gücünü gerektirir. Sağlıkla ilgili bilgilerle uğraşırken, kişilik değişkenleri bir bireyin duygusal tepkisini ve başa çıkma yöntemini büyük ölçüde etkileyebilir. Bu tür bir kişilik değişkeni, sağlanan bilginin tehdit edici yönlerine odaklanma, olumsuz sonuçlara odaklanma ve korkularını yatıştıracağını umdukları yeni bilgileri bir şekilde zorla aramaya devam etme eğilimini içerir. Araştırmalar, BRCA1 / 2 sonuçlarını bekleyen kadınlardan bu tarz eğilim gösterenlerin daha yüksek düzeyde kaygıya, kanser hakkında daha müdahaleci düşüncelere ve daha yüksek seviyelerde genel sıkıntıya sahip olduğunu göstermiştir.
Test yapmaya karar verdiniz, ya sonrası
Test yapmaya karar verirseniz, muhtemelen süreç boyunca bir dizi farklı duygu yaşayacaksınız. Bu süreçte sonuç bekleme, sizin için psikolojik ve duygusal açıdan en zor kısım olabilir.
Nerede yaptırdığınıza bağlı olarak, sonuçlarınızı birkaç ay veya daha uzun bir sürede bekliyor olabilirsiniz. Bu dönem çok zor olabilir. Sağlığınız konusunda proaktif olmak için kesin bir karar vermiş olabilirsiniz. Testin artılarını ve eksilerini tartmış ve şu an belki de uzun bir bekleme süresinin belirsizliğini yönetmek zorundasınızdır. Bu dönemde yapılacak en iyi şey iyimser olmak, hayatınızın diğer yönlerine odaklanmak ve kendinize iyi bakmaktır. Bu süreçteki kaygı ve endişeleriniz kabul edilebilirdir fakat testin iyi bir fikir olup olmadığı üzerinde durmak veya test sonucu hakkında endişelenmek yararlı değildir. Zaman geçecek ve sonuçlar sonunda elinize ulaşacaktır.
Pozitif sonuç (kalıtsal kanser genlerinde bir mutasyona sahip olduğunuzu öğrenmek)
"Pozitif" bir sonuç aldıktan sonra kaygının artması yaygındır çünkü aniden artan riskinizin farkına varırsınız. Kendiniz için kanseri önleme adına en iyi stratejiye karar vermek zorunda kaldığınızda stres artışı hissedebilirsiniz. Depresyon ve üzüntü, özellikle bir bireyin yakın bir aile üyesini geçmişte kanser nedeniyle kaybettiği durumlarda daha fazla yaygındır. Bazıları, kendisini kanserden ölen yakınıyla ilişkilendirerek süreci daha da zorlaştırabilir. Bununla birlikte, bazıları da belirsizliğin ortadan kalkmasıyla risk durumunu öğrenek rahatlamış hissedebilir ve riskini azaltmak için adımlar atabilir. Genel olarak, çoğu insan artan risklerinin öğrenilmesi karşısında iyi bir şekilde başa çıkmaktadır. Bir genetik danışman, psikolog veya tıbbi onkologla konuşmak, yaşadığınız sorunların çoğu hakkında netlik sağlamaya yardımcı olabilir.
Negatif sonuç – genetik mutasyonunuzun olmadığını öğrenmek
Şimdi okuyacağınız şey size mantıksız gelecek olsa da genetik bir mutasyona sahip olmadığınızı öğrenmek de sıkıntı seviyenizi artırabilir. Pek çok insan, ailelerinde neden bu kadar çok kanser olduğuna dair bir açıklama sağlamak için teste başvuruyor ve mutasyon olmadığında kafaları daha da karışıyor. Ailede kanser hastası varsa ve kişi mutasyona sahip değilse, bu kişi bir tür “hayatta kalan” suçluluk duygusuyla kendisini suçlu hissedebiliyor. Bununla birlikte çoğu zaman, bireysel test sonuçları negatif olduğunda ve ailede bilinen bir mutasyon olduğunda, bireyler büyük bir rahatlama duygusu hissederler. Ayrıca, negatif test sonucu bir gün kansere yakalanmayacağınız anlamına gelmez; genel toplumla aynı oranda riskiniz devam eder. Tıpkı pozitif testin sonunda kanser geliştireceğiniz anlamına gelmediği gibi.
Net olmayan sonuçlar – varyant veya bilinmeyen test sonuçları
Bazı durumlarda, test sonuçları ne pozitif ne de negatiftir. Bunun yerine test sonuçları diğer ailelerde görülmemiş bir gen değişikliğini tanımlar veya mutasyon hakkında kanser riskinin artmasına neden olup olmadığını bilmek için yeterli bilgiye ulaşamamıştır. Bu duruma genetikte VUS (Variant of Uncertain Significance), yani “klinik önemi belirsiz” mutasyon diyoruz. Böyle bir duruma sahip olduğunu öğrenmek şunlara yol açabilir:
- Kanser riskiniz hakkında kafa karışıklığı ve endişe
- Doğru, kişiselleştirilmiş kanser riski bilgilerinin eksikliğinden kaynaklanan hayal kırıklığı
- Kanser taraması, tedavisi ve önleme kararları vermenin zorlukları
Sonuç
Kalıtsal kanser için genetik tarama daha uygun hale geldikçe ve yaygınlaştıkça, bu sürecin bireyleri, aile yaşamını ve toplumu nasıl etkilediğine dair anlayışımız da muhtemelen gelişecektir. Şu anda araştırmalar, test sürecinde dikkate alınması gereken birçok psikososyal konu olmasına rağmen, kişinin genetik durumunu keşfetmenin faydalarının oldukça önemli olduğunu ve uzun vadede ölüm oranını azaltma potansiyeline sahip olduğunu göstermektedir. Kalıtsal kanserler için genetik tarama yaptırmayı düşünüyorsanız, bunu ancak bilinçli karar vermenize yardımcı olabilecek bir tıbbi onkoloğa veya klinik genetik uzmanına danıştıktan sonra yapmalısınız. Genetik tarama süreci hakkında bilgi sahibi olan bir psikolog veya psikiyatristle konuşmak, bu psikososyal sorunları daha ayrıntılı olarak keşfetmenize de yardımcı olabilir.
1. Bowen, D.J., Burke, W., Culver, J.O., Press, N., & Crystal, S. (2006). Effects of counseling Ashkenazi Jewish women about breast cancer risk. Cultural Diversity and Ethnic Minority Psychology, 12, 45-56.
2. Lerman, C., Narod, S., Schulman, K., Hughes, C., Gomez-Caminero, A., & Bonney, G. (1996). BRCA1 testing in families with hereditary breast-ovarian cancer: A prospective study of patient decision making and outcomes. JAMA, 275, 1885-1892.
3. Wellsprings Health Associates. The Psychosocial Impact of Screening for Hereditary Cancers