Tarihsel olarak, metastatik (4. evre) melanom olumsuz bir prognoz (hastalık gidişatı) ve görece kısa yaşam süreleri ile ilişkilendirilmiştir, ancak BRAF ve MEK mutasyonlarını hedef alan tedaviler ve immün kontrol noktası inhibitörlerinin kullanılması bu hastalarda sonuçları önemli ölçüde iyileşmiştir. Ancak, birçok hastada ilaç direnci (birincil veya edinilmiş) gelişir, bu da sonuçta altta yatan hastalığa bağlı yaşam kaybı ile sonuçlanır.

Malign melanom, cilt kanserlerinin %5 kadarını oluşturmaktadır, agresif bir kanser biyolojisine sahiptir ve genetik araştırmalar sonucunda görülmüştür ki melanomlar, BRAF mutasyonu pozitif ve negatif olmak üzere iki ana gruba ayrılmaktadır.

İleri Evre Melanomda Uygulanan Yeni Nesil Tedavilerin Sonuçlarını Özetleyecek Olursak;

Daha önce herhangi bir tedavi görmemiş olan ileri evre melanomlu hastalar arasında, faz-3 klinik çalışmalarda anti-PD-1 immünoterapileri (pembrolizumab veya nivolumab) alanların, 4 yıllık progresyonsuz (ilerlemesiz) sağkalım oranları % 27 ila 31 ve genel sağkalım oranı % 46'dır; pembrolizumab alan hastalar arasında 5 yıllık genel sağkalım oranı ise % 43 idi. Nivolumab artı ipilimumab kombinasyonu ile tedavi edilen hastalarda 4 yıllık progresyonsuz sağkalım ve genel sağkalım oranları sırasıyla % 37 ve % 53 idi. Bununla birlikte bugüne kadar, immünoterapi dışlında diğer BRAF-hedefli tedavilere ait faz 3 klinik araştırmaların 5 yıllık sağkalım verileri bildirilmemiştir. Bu veriler, tedavinin uzun vadeli hastalık kontrolü yapma potansiyelini değerlendirmek ve uzun süreli sağkalımı öngören faktörleri anlamak için kritik olacaktır.

Not: BRAF inhibitörü dabrafenib (Tafinlar) artı MEK inhibitörü trametinib (Mekinist), 9 Ocak 2014'te, ileri evre ve BRAF mutasyonu pozitif melanom tedavisi için FDA onayı almıştı. Aynı kombinasyon daha sonra 30 Nisan 2018'de, 3. evre melanomda ameliyat sonrası adjuvan (koruyucu) tedavi için FDA onayı aldı.

Daha önce bildirilen iki faz 3 klinik araştırmada (COMBI-d ve COMBI-v), BRAF inhibitör tekli tedavisine kıyasla, BRAF V600E veya V600K mutasyonlu metastatik melanomalı hastalarda, dabrafenib artı trametinibin etkinliği ve güvenliği değerlendirildi. COMBI-d ve COMBI-v çalışmalarında dabrafenib artı trametinib ile tedavi edilen hastaların önceki bir analizinde, 3 yıllık progresyonsuz sağkalım ve genel sağkalım oranları sırasıyla % 23 ve % 44 idi. Tek değişkenli ve çok değişkenli analizler, birkaç temel faktör (örneğin genel performans durumu, yaş, cinsiyet, metastazlı organ bölgelerinin sayısı ve laktat dehidrojenaz düzeyi) ile hem progresyonsuz sağkalım hem de genel sağkalım arasında anlamlı bir ilişki olduğunu göstermiştir.

Probresyonsuz sağkalım ve genel sağkalım dahil olmak üzere, COMBI-d ve COMBI-v çalışmalarında dabrafenib artı trametinib ile tedavi edilen melanomlu hastaların 5 yıllık bir analizinin bulguları 15 Ağustos 2019'da NEJM adlı dergide rapor edildi. Ayrıca, bu tedaviden uzun vadeli fayda elde etmiş hastalar ile ilişkili gibi görünen faktörlerin bir analizi de sunuldu.

Analizlerin Detayları

COMBI-d ve COMBI-v klinik çalışmaları, BRAF inhibitörü dabrafenib (günde iki kez 150 mg dozda) ve MEK inhibitör trametinib (günde bir kez 2 mg) alan önceden tedavi edilmemiş hastaları içermektedir. Çalışmaların ortanca takip süresi 22 aydı (0 - 76 arası). COMBI-d ve COMBI-v çalışmalarındaki birincil sonlanım noktaları sırasıyla progresyonsuz sağkalım ve genel sağkalım olmuştur.

Sonuçlar:

  • Dabrafenib artı trametinib almak üzere toplam 563 hasta rasgele kollara atandı (COMBI-d çalışmasında 211 ve COMBI-v çalışmasında 352 hasta).
  • Progresyonsuz (ilerlemesiz) sağkalım oranları 4 yılda % 21 ve 5 yılda % 19 idi.
  • Genel sağkalım oranları 4 yılda % 37 ve 5 yılda % 34 idi. Yani böylesine agresif biyolojiye sahip ve ileri evre bir kanserde, her melanom 3 hastasından 1'i en az 5 yıl yaşam süresine sahipti.
  • Çok değişkenli veri analizinde, birkaç temel faktör (örneğin performans durumu, yaş, cinsiyet, metastazlı organ bölgelerinin sayısı ve laktat dehidrogenaz düzeyi), hem progresyonsuz sağkalım hem de genel sağkalım ile anlamlı şekilde ilişkili olduğu bulundu.
  • Tam yanıt 109 hastada (% 19) meydana geldi ve tam yanıt görülmesi uzun vadede daha iyi yaşam süreleri ile sonuçlandı; bu hasta grubunda 5 yıllık genel sağkalım oranı % 71 idi.

Çalışmanın en dikkat çekici sonucu olarak, ileri evre BRAF V600E veya V600K mutasyonu pozitif melanomda dabrafenib artı trametinib ile birinci basamak tedavi, hastaların yaklaşık üçte birinde uzun süreli fayda sağlamıştır.