Pankreatik Nöroendokrin Tümör için Lutesyum Tedavisinin İlk Randomize Çalışma Sonuçları
Nöroendokrin tümörler (NET), vücudun nöroendokrin sisteminde hormon üreten endokrin ve sinir hücrelerinde başlar. Genellikle yavaş seyirli olsa da hızlı yayılma eğilimi de gösterebilen bu tümör türleri, bulundukları yer ve salgıladıkları hormonlar sebebiyle farklı gelişim gösterirler (bakınız Nöroendokrin tümör Belirtileri, Evreleri ve Tedavisi).
Yıllık her 100,000 kişi içinde yaklaşık 2.5 - 5 kişiye bu NET tanısının konulduğunu görmekteyiz. Bu tümörlerin en sık ortaya çıktığı organlar mide, pankreas, ince bağırsak, tiroit, akciğer ve prostattır. Bu tümörler kaynaklandıkları organın ismi ile anılırlar; örneğin mide nöroendokrin tümörü, pankreas nöroendokrin tümörü gibi.
Adacık hücre tümörleri olarak da bilinen pankreas nöroendokrin tümörleri, pankreasın endokrin dokularında ortaya çıkan nadir kanserlerdir. İnsülin, gastrin, glukagon ve vazoaktif bağırsak peptidi dahil olmak üzere çeşitli peptit hormonları salgılayarak sayısız belirtiye neden olabilirler. Bununla birlikte pankreas NET'lerinin yüzde 50 ila 75'i belirtisizdir (yani bir hormonal sendromla ilişkisi yoktur).
Pankreas nöroendokrin tümörleri genel olarak nadirdir; yılda 100.000 kişi başına ≤1 vaka sıklığına sahiptirler ve tüm pankreas tümörlerinin yüzde 1 ila 2'sini oluştururlar.
İlgili konu: Apple kurucu CEO'su Steve Jobs'ın Pankreatik Nöroendokrin Tümör Öyküsü
Nöroendokrin kanser hücreleri somatostatin dediğimiz bir reseptör türü taşıyıp taşımamasına göre somatostatin reseptörü pozitif ya da negatif nöroendokrin tümör olarak sınıflandırılır.
İleri evre pankreatik nöroendokrin tümörlerde (PNET’ler) peptit reseptör radyonüklid terapinin (PRRT) ilk çok merkezli randomize faz II çalışmasından elde edilen umut verici veriler, 2022 ESMO Kongresi'nde sunuldu.
Akıllı İlaca Karşı Radyonüklid Tedavi
OCLURANDOM çalışmasında, sunitinibe kıyasla lutesyum-oktreotat alan hastalarda progresyonsuz sağkalım daha uzundu.
Lu-DOTA-TATE, ileri evre somatostatin reseptörü pozitif gastroenteropankreatik NET'lerin tedavisi için EMA (2017) ve ABD FDA (2018) tarafından onaylanan ilk PRRT'dir. PPRT, nadiren iyileştirici olsa da belirtileri hafifletmeye, yaşam kalitesini iyileştirmeye, tümör lezyonlarını küçültmeye ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olduğu gösterilmiştir.
OCLURANDOM çalışması, somatostatin reseptör sintigrafisi (SSTR) pozitif, ameliyatla alınamayan progresif (ilerleyici) ileri evre pankreas NET'leri olan hastalarda 177lutesyum-oktreotat ile PRRT'nin sunitinibe karşı antitümör etkinliğini değerlendirmek için tasarlandı. ECOG Performans Skoru 0-2 olan ve çalışma başlamadan önce 1 yıl içinde belgelenmiş hastalık progresyonuna sahip daha önce tedavi edilen hastalar, OCLU (lutesyum-oktreotid) veya sunitinib almak üzere 1:1 oranında randomize edildi (rastgele gruplara atandı).
Çalışma, 12 ay içinde OCLU ile birlikte PRRT’de önemli ölçüde daha uzun progresyonsuz sağkalım elde ederek ilk sonlanım noktaya ulaştı. 12 aylık OCLU kolundaki progresyonsuz sağkalım oranları OCLU ile %80.5 iken 11 aylık sunitinib ile %42’iydi.
Şekil: OCLURANDOM çalışmasında somatostatin reseptör sintigrafisi pozitif, ameliyat ile alınamayan ilerleyici olan ileri evre pankreatik nöroendokrin tümörleri olan hastalarda 177lutetium-octreotate (OCLU) ile sunitinib ile progresyonsuz sağkalım.
Ortalama yaş 63 olan ve %52’sini kadınların oluşturduğu çalışmada kaydedilen 84 hastanın %37'sinde karaciğer tutulumu, %20'sinde işlevsellik sendromu vardı ve %43'üne, iki veya daha fazla sistemik tedavi uygulanmıştı.
3. - 4. derece (ciddi) yan etkiler, OCLU kolundaki hastaların %44'üne karşılık sunitinib kolundaki hastaların %63'ünde yaşandı.
En sık görülen yan etkiler ve oranları şöyleydi (OCLU’ya karşı sunitinib);
- Kan hücresi sayımında azalma (%12'ye karşı %23)
- Sindirim sorunları (%12'ye karşı %21)
- Hipertansiyon (%12'ye karşı %19)
- Yorgunluktur (%7'ye karşı %12)
OCLU kolundaki hastaların %5'inde ve sunitinib kolundaki hastaların %21'inde yan etkiler nedeniyle ilaca devam edilmedi.
Sonuç
Somatostatin reseptörü pozitif gastroenteropankreatik tümörlerde OCLU için ilk klinik sonuçların 2003 yılında yayınlanmış olmasına rağmen, bunun anlamlı klinik sonuçlar üzerindeki etkisini araştıran randomize klinik çalışmalar eksikti. Bu, gastroenteropankreatik nöroendokrin tümörler için randomize çalışma verilerinin eksikliğinden dolayı 2020 ESMO Kılavuzu'nda ve Avrupa Nöroendokrin Tümör Derneği kılavuzlarında, everolimus veya sunitinib gibi moleküler hedefli ajanlar ve sistemik kemoterapi tercih edilen tedavi seçenekleridir ve PRRT ancak bu tedavilerin başarısızlığından sonra düşünülebilirdi. Bu nedenle mevcut çalışma, önceki tedavi rejimlerin heterojenliği gibi bazı sınırlamalara rağmen önemli bir boşluğu doldurmaktadır.
1. The first randomised study of peptide receptor radionuclide therapy in pancreatic NETs met its primary endpoint. (2022) ESMO Daily Reporter: https://dailyreporter.esmo.org/esmo-congress-2022/news/the-first-randomised-study-of-peptide-receptor-radionuclide-therapy-in-pancreatic-nets-met-its-primary-endpoint
2. Baudin E, et al. First multicentric randomized phase II trial investigating the antitumor efficacy of peptide receptor radionucleide therapy with 177lutetium–octreotate (OCLU) in unresectable progressive neuroendocrine pancreatic tumor: results of the OCLURANDOM trial. ESMO Congress 2022, Abstract 887O