Radyoterapiye bağlı ağız yarasını görülmemiş düzeyde engelleyen bir ilaç

Radyoterapiye bağlı ağız yarasını görülmemiş düzeyde engelleyen bir ilaç

Yeni bir ajan, radyasyon tedavisi gören baş ve boyun kanserli hastalarda ciddi oral mukozit (ağız-boğaz yarası) sıklığını önemli ölçüde azaltabilir. Bir faz 2 klinik araştırmada, yeni ajan olan GC4419, radyoterapiye bağlı ciddi oral mukozit süresini % 92 oranında azaltmıştır.

Bulgular 19-23 Ağustos 2018 tarihlerinde düzenlenen Boston, Massachusetts'deki American Chemical Society (ACS) yıllık toplantısında sunuldu.

Bu ilaç adayını geliştirici firma olan Galera Therapeutics'in baş bilim yetkilisi Dennis Riley, basın toplantısında "Tüm solid kanserlerin (katı tümörlerin) yaklaşık % 50'si radyoterapi ile tedavi ediliyor. Radoterapi, bir kanser tedavisi olarak birçok yararlı etkiye sahiptir, ancak büyük bir yan etkisi inflamasyondur ve radyoterapinin normal doku üzerine yan etkileri, tümör üzerine yüksek doz uygulamayı sınırlamaktadır."

Radyoterapi inflamasyona (iltihap/yangı) sebep olmaktadır, çünkü radyasyon terapisi kimyasal bağları bozmaktadır ve vücuttaki kimyasal bağların yaklaşık % 85'inin oksijen-hidrojen (OH) molekülleri arasındaki "su" bağlarından oluşmaktadır. Işınlama, vücutta çok toksik (zararlı) olan süperoksit moleküllerini oluşturur. Süperoksit, normal hücreler için, kanser hücrelerine olduğundan daha toksiktir.

GC4419, zararlı süperoksit molekülünü, oksijen ve hidrojen peroksite dönüştüren birinci sınıf bir süperoksit dismutaz mimetiğidir (yani dönüştürücü enzim gibi çalışır).

Böylelikle normal hücreler için zararlı olan süperoksit, kanser hücreleri için zehirli olan hidrojen peroksite çevrilir. Hatta bu hali ile GC4419, yan etkileri azaltmakla kalmayıp, anti-tümör etkinliğe de sahip olabilir.

Çalışmanın detayları

Bu faz 2 çalışmaya, metastaz yapmamış, skuamöz (yassı) hücreli baş-boyun kanserli (çoğu ağız boşluğu ve genizde) 223 hasta alındı.

Hastalar 3 kola ayrıldı:

  • Grup A, günde 30 mg GC4419 (radyoterapiden 60 dakika önce 60 dakika intravenöz infüzyon) aldı
  • Grup B aynı protokolle günde 90 mg GC4419 aldı; ve
  • Grup C, aynı protokolle günlük plasebo aldı.

Sonuçlar

  • Plasebo grubunda yaklaşık 3 hafta boyunca şiddetli oral mukozite bağlı semptomlar (şikayetler) vardı ve bu hastaların çoğuna beslenmek için bir gastrostomi tüpü yerleştirildi (karın cildinden direk mideye beslenmek için cerrahi olarak yerleştirilen bir tüp).
  • Şiddetli oral mukozit ortalama gün sayısı plasebo alan hastalarda 19; GC4419'u 30 mg alanlarda 8 gün ve 90 mg alanlarda 1.5 gün idi.

Özellikle 90 mg'lık dozla ağız yaraları sıklığı çok belirgin bir şekilde azalması oldukça dikkat çekici idi.

GC4419 bu yıl 3. aşama klinik çalışmalarına girmeye hazırlanıyor. Daha fazla klinik denemenin başarılı olması ve GC4419'un FDA onayı alması durumunda, diğer kanserlerin radyasyon tedavisinden yan etkilerin önlenmesi için kullanılabilir (örneğin akciğer kanseri, pankreas kanseri ve lenfoma).

Bu çalışma, "oksijen radikallerinin hücresel süreçlerle zararsız hale getirilmesi" gibi temel bir tıp bilgisinin, bilimsel araştırmalarla, hastaların yararı için klinikte kullanılacak bir ilaca nasıl dönüştüğünü göstermesi bakımından da oldukça güzel bir örnektir.

İlgili Konu:

- Baş ve boyun kanseri riski altında olabilir misiniz?

- Baş boyun kanserleri ve HPV ilişkisi

American Chemical Society National Meeting & Exposition, August 19 to 23, 2018.

Sağlık ve Mutlulukla Kalın...

Sayfada yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanser tanısına sahip bir hasta için online muayene randevusu hakkında bilgi almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.


İlgili Haberleri


HPV'ye Bağlı Baş-Boyun Kanseri Erken Tanısında Yeni Dönem: Likit Biyopsi HPV-DeepSeek

HPV'ye Bağlı Baş-Boyun Kanseri Erken Tanısında Yeni Dönem: Likit Biyopsi HPV-DeepSeek

Baş-boyun kanserleri, özellikle insan papilloma virüsü (HPV) ile ilişkili olan formlarında genç erişkinleri de etkileyebilen, sessiz...

PD-L1 Negatif Baş-Boyun Kanserlerinde Kemoterapisiz Yeni Tedavi: Eftilagimod Alfa

PD-L1 Negatif Baş-Boyun Kanserlerinde Kemoterapisiz Yeni Tedavi: Eftilagimod Alfa

Soğuk Tümörlere Karşı Etkili İmmünoterapi Kombinasyonu! Soğuk tümör, bağışıklık sistemi hücrelerinin (özellikle T hücrelerinin) tümör mikroçevresine yeterince...

Erken Evre Ağız Kanserinde Boyun Bölgesine Radyoterapi Vermek Şart mı?

Erken Evre Ağız Kanserinde Boyun Bölgesine Radyoterapi Vermek Şart mı?

Gereksiz Tedavilerden Kaçınmak Mümkün mü? Ağız boşluğu kanseri (oral cavity carcinoma), dünya genelinde her yıl yaklaşık 390...

Pembrolizumab, Lokal İleri Baş-Boyun Kanseri Tedavisinde Yeni Bir Standart mı Oluyor?

Pembrolizumab, Lokal İleri Baş-Boyun Kanseri Tedavisinde Yeni Bir Standart mı Oluyor?

Yassı hücreli baş-boyun kanserleri (YH-BBK), hızlı ilerleyebilen ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen bir kanser türüdür....

Hakkımda

Özgeçmişim, kanser tanı ve tedavisine dair çalışmalarım ve ilgi alanlarım için tıklayın.

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan Hakkında