
Yeşil Yapraklı Sebzeler, Karaciğer Yağlanmasını Nasıl Azaltır?
PNAS (Proceedings of the National Academy of Sciences) adlı dergide Aralık 2018'de yayımlanan yeni bir araştırmada yeşil yapraklı sebzelerin, farelerde alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması hastalığından koruduğunu gösterdi. Alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması, karaciğerde yağların birikmesiyle oluşan bir durumdur. Amerikada'ki gençlerin %30-40'ı alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasına sahiptirler. Bu durum aynı zamanda Batılı ülkelerde ki karaciğer hastalıklarının da en yaygın nedenidir. Uzmanlar bu durumu obezite, kalp-damar hastalıkları ve metabolik risk faktörleri ile de ilişklendirmiştir.

Karaciğerdeki yağı azaltmak için bilinen yöntemler kilo vermek, fiziksel aktiviteyi arttırmak ve sağlıklı bir diyeti seçmektir.
Çalışma, yeşil yapraklı sebzelerde doğal olarak bulunan inorganik nitratın karaciğerdeki yağı azalttığını gösteriyor. Çalışmayı yürüten Carlström ve arkadaşları yüksek yağ ve karbonhidrat alan farelerin diyetlerine inorganik nitrat eklendiğinde, karaciğer yağlanma seviyelerinde belirgin bir düşüş olduğunu söylüyor. Ayrıca diyetine ilaveten nitrat alan grupta nitrat almayan gruba göre kan basıncında düşüş ve daha iyi bir insülin duyarlılığı görüldü. Daha önce yapılan çalışmalar da yeşil yapraklı sebzelerin tip 2 diyabet gibi metabolik hastalıklardan koruduğunu gösterdi.
Carlström ayrıca yeşil yapraklı sebzeleri bu kadar sağlıklı yapan nedenin henüz açıklanmadığını, ancak kimsenin daha önce araştırmadığı nitratın anahtar olabileceğini belirtti. Şimdi karaciğer yağlanması riskini azaltmak için nitrat takviyesinin terapötik (tedavi edici) değerini araştırmak için insan klinik çalışmalar yapmak gerekiyor. Sonuçlar, yeni farmakolojik ve beslenme yaklaşımlarının gelişmesine yol açabilir. İnsanların daha çok yeşil yapraklı sebze tüketmesinde fayda var. En fazla nitrat içeren yeşil sebzeler kereviz, ıspanak, marul ve roka. Yeşil yapraklı sebzelerin koruyucu etkisinden faydalanmak için çok fazla miktarlarda değil, günlük 200 gram tüketmek yeterli.
Organik ve İnorganik Nitrat / Nitrit Farkları Nelerdir?
Yazıyı okuyanların çoğu, nitratları şimdiye kadar hep "sağlıksız" moleküller olarak duymuş olmalı. Nitratlar ve nitritler, insanlar için muhtemelen / büyük ihtimalle karsinojen olarak sınıflandırılan 58 etkenden biridir. Fakat bu yazıda bahsedilen inorganik nitratlar, karsinojen (kanser yapıcı) olarak araştırılan organik nitratlardan farklı yapı ve özelliklere sahiptir.
Hem organik hem de inorganik nitratlar / nitritler, ana etkilerini nitrik oksit (NO) adı verilen, vücutta özellikle damar sisteminde özel etkilere sahip bir molekül aracılığıyla gösterirler, fakat birçok önemli farkları vardır. İnorganik nitrat ve nitrit, basit iyonik yapılara sahiptir, endojen (vücut içinde) üretilir veya diyetle alınır (yeşil yapraklı sebzelerde bol bulunur). Oysa organik muadilleri çok daha karmaşıktır ve etteki nitrit hariç, hepsi tıbbi olarak sentezlenmiş ürünlerdir. Organik nitratlar vazodilatasyona (damar genişlemesi) yol açan güçlü akut etkilere sahipken, inorganik nitritin etkileri daha hafif ve belirli şartlara bağlıdır. Bununla birlikte, kronik kullanımda, organik nitratlar, tolerans ve endotel disfonksiyonunun gelişmesiyle dezavantaja sahipken, inorganik nitrat / nitrit, azalan endotel fonksiyonunu telafi edebilir ve tolerans bildirilmemiştir. *
Merak Edenler İçin İleri Bilgi:
Aşağıda, inorganik nitratların yağ birikimini ve yağlanmayı nasıl azalttığının metabolik süreci görülebilir.

Açıklama
Şekil, karaciğer yağlanmasını hafifletmek için, diyet ile alınan nitrattan etkilenen bazı önemli metabolik yolakları gösteren basitleştirilmiş bir şemadır. Yüksek yağlı diyet (high fatty diet, HFD), AMPK aktivitesini en az iki şekilde baskılar. İlk olarak, yüksek yağlı diyet ile alınan enerji fazlası, hücresel enerji durumundaki (AMP / ADP / ATP oranına) değişiklikleri içeren doğrudan mekanizmalar yoluyla AMPK'yı aşağı doğru düzenleyecektir. Ayrıca, yüksek enerjili bir diyet, NADPH oksidaz (NOX) aktivitesinin aktivasyonuna yol açar ve ortaya çıkan oksidatif stres, AMPK aktivasyonunu baskılayabilir. Diyet ile alınan nitrat, bu işlemi nitrit, nitrik oksit (NO) ve diğer biyoaktif azot oksit türlerinin oluşumu ile önleyebilir. Nitratın biyolojik olarak aktifleştirilmesi, sırasıyla bakteri ve nitrit redüktaz aktivitesine [örneğin, ksantin oksidoredüktaz (XOR)] bağlıdır. NO, en azından kısmen p67phox ekspresyonunun azaltılması yoluyla NOX aktivitesinin aşağı regüle edilmesine hizmet eder ve AMPK'yi cGMP'ye bağlı bir şekilde aktive edebilir. Yüksek enerjili bir diyetin tetiklediği AMPK baskılanmasının nitrat ile tersine çevrilmesi, sonuçta lipid birikimini ve steatozun azaltılması için bir dizi aşağı yönde yolu (yani, SREBP1c inhibisyonu, ACC fosforilasyonunun uyarılması ve ACADM ve PGC1a'nın restorasyonu ile) etkiler.
Mattias Carlstrom ve ark.
AMP-activated protein kinase activation and NADPH oxidase inhibition by inorganic nitrate and nitrite prevent liver steatosis.
PNAS, 17 December 2018.