Düşük karbonhidrat veya keto diyet yaşam süresini kısaltabilir

Düşük karbonhidrat veya keto diyet yaşam süresini kısaltabilir

Diğer herhangi bir eliminasyon diyeti gibi, düşük karbonhidratlı veya ketojenik diyet ile hızlıca zayıflayabilir ve bazı olumlu sonuçlar görebilirsiniz, ancak bu diyetlerin uzun süreli sağlığınız üzerindeki etkisi nedir? 2018'de Lancet tarafından yayımlanan kapsamlı bir araştırmada, dünyanın farklı yerlerinden toplam 432 bin kişinin yeme alışkanlıkları incelendi. Araştırmacılar bu kapsamlı çalışmada, karbonhidratı (şekeri) ciddi oranda azaltmanın veya tamamen beslenmeden çıkarmaya çalışmanın, bunu yaparken de hayvan bazlı protein ve yağ alımını artırmanın, erken ölüm riskine yol açabileceğini buldular.

Çalışmadan bir cümle: "Karbonhidratları, hayvansal kaynaklı yağ veya protein ile değiştirmek ölüm oranı arttırıyor, fakat bu değişim bitki bazlı (sebze, fındık, yerfıstığı yağı ve tam tahıllı ekmek) olduğunda mortalite (yaşam kaybı oranı) azalıyor… Karbonhidratın hangi kaynaktan alındığı, karbonhidrat alımı ile ölüm arasındaki ilişkiyi değiştiriyor."

Çalışma yazarı, kardiyoloji uzmanı Dr. Sara Seidelmann şunları söyledi:

"Diyetteki sağlıklı bileşiklerin korunma sağlayan bileşenlerine gerçekten dikkatlice bakmamız gerekiyor. Karbonhidratları protein veya yağ ile değiştiren düşük karbonhidratlı diyetler, sağlık ve kilo verme stratejisi olarak yaygın bir popülerlik kazanıyor. Bununla birlikte, verilerimiz, bu popüler hayvansal bazlı düşük karbonhidratlı diyetlerin daha kısa genel yaşam süresi ile ilişkili olabileceğini ve cesaretlendirilmemeleri gerektiğini göstermektedir."

diyetle alinan karbonhidrat orani ve hastalik riski lancet ARIC kohortu 12974

Yukarıdaki şekilde, diyetteki karbonhidrat oranı ve aretosklerotik kalp hastalığı riski (kalbi besleyen damar tıkanıklığı) arasındaki ilişki gösterilmektedir. Şekilde görüldüğü üzere, diyetteki karbonhidrat çok az veya çok yüksek olduğunda, risk daha fazladır (koyu mavi çizgi).

Avrupa Kardiyoloji Derneği'nde sunulan bir başka yeni araştırma, bu araştırmayı destekledi ve "Düşük karbonhidratlı diyetler güvensizdir ve kaçınılması gerekir" başlığıyla ortaya çıktı: Çalışma yazarı, Profesör Maciej Banach, "Düşük karbonhidrat diyeti, daha erken ölüm riski ile ilişkili bulundu. Düşük karbonhidrat ve yüksek hayvansal yağ ve protein içeren diyetler, koroner kalp hastalığı, felç ve kanser dahil olmak üzere çeşitli kronik hastalıkların riskini artırmaktadır, bu diyetlerden kaçınılmalıdır." dedi.

Bu çalışmada 24.825 kişide düşük karbonhidrat diyetleri, tüm nedenlere bağlı ölüm, koroner kalp hastalığından ölümler ve kanser arasındaki ilişki incelendi. En düşük kanbonhidrat tüketenler, en yüksek karbonhidrat grubundakilerle karşılaştırıldığında, altı yıl boyunca % 32 daha fazla yaşam kaybı riskine sahipti. Ayrıca, kalp hastalığı ve kanserden ölüm riskleri sırasıyla yüzde 51 ve yüzde 35 oranında artmıştı.

Profesör Banach şunları söyledi: "Düşük karbonhidratlı diyetler kısa vadede kilo vermek, kan basıncını düşürmek ve kan şekeri kontrolünü iyileştirmek için faydalı olabilir, ancak çalışmamız uzun vadede kalp-damar hastalığı, beyin felci ve kansere bağlı ölüm riskinin artmasıyla bağlantılı oldukları gözüküyor.

Araştırma kesin bir nedensel cevap sunmuyor, ancak Profesör Banach şunları söylüyor: "Lif ve meyve alımının azalması ve bu diyetlerle birlikte hayvansal protein, kolesterol ve doymuş yağ alımını artırmanın bir rolü olabilir."

Sıkı düşük karbonhidrat diyetleri genellikle karbonhidratı günde 50 gramdan daha azı ile sınırlar. Ketojenik, Paleo, Atkins ve bütün düşük karbonhidrat diyetler, ne kadar sıkı takip edildiklerine bağlı olarak bazen bu kategoriye girer.

- İlgili konu: En sağlıklı ve etkili diyetlerin listesi – 2019

Keto diyeti gibi düşük karbonhidratlı diyetlerde kilo verebilirsiniz, ancak bunun sağlıksız bir çözüm olduğunu görülüyor. Keto diyetisyenleri, başvuranlarının şeker alımlarını büyük ölçüde azaltır, ancak bu sağlıklı karbonhidratları da ortadan kaldırır.

Araştırmalar, en uzun ve en sağlıklı yaşayanların, lif bakımından zengin karbonhidrat yiyecekleri de dahil olmak üzere daha bitki bazlı yiyecekleri yediklerini göstermektedir. Bunun en bilinen örneği, Mavi Bölge insanlarıdır.

Mavi Bölgelerdeki araştırmalar, dünyadaki en uzun ömürlü insanların kepekli tahıllar, baklagiller, kuruyemişler, yapraklı yeşillikler yönünden zengin beslendiklerini göstermekte. Uzun ömürlü insanların diyetleri yüzde 90-95 bitki bazlı olup, çoğunlukla günlük enerji alımlarının yüzde 50-65'i sağlıklı karbonhidratlardan geliyor.

Sağlıklı karbonhidratlar, beyaz ekmek veya şekerli içecekler gibi yüksek oranda işlenmiş karbonhidratlar değil, tatlı patates, fasulye, kepekli tahıllar, meyve ve sebzeler gibi bütün yiyeceklerdir.

Sonuç olarak küresel bazda güncel araştırmalar, sağlıklı ve bitki bazlı tüm yiyeceklere odaklanmanın, düşük kalorili diyetlere göre daha iyi ve uzun vadeli bir beslenme stratejisi olduğunu ortaya koymaktadır. Bunun da en güzel örneği Akdeniz diyetidir.

Not: Ketojenik diyet, epilepsi gibi bazı tıbbi durumlarda denenmektedir. Bu diyetin hastalıklarda denenmesi hakkında, Ketojenik diyetin tıbbi kullanımı hakkında yeni kanıtlar – hangi hastalara faydalı? adlı yazımıza göz atmak isteyebilirsiniz.

Aşağıdaki listede, insanların daha sağlıklı ve uzun bir yaşama ulaşmasına yardımcı olmak adına en sağlıklı ve en sağlıksız diyetler hakkında özet bilgiler sunulmaktadır.

İlgili Konular:

- Şeker kanser yapar mı?

- Nişasta nedir, fruktoz nedir ve fazla şeker nasıl yağa dönüşür?

- Kanser ve diyabet (şeker hastalığı) ilişkisi – 9 kanser türü diyabet riskini artırıyor

1. Sara B Seidelmann ve ark.

Dietary carbohydrate intake and mortality: a prospective cohort study and meta-analysis.

THE LANCET Public Health, 16 August 2018

2. Low carbohydrate diets are unsafe and should be avoided.

European Society of Cardiology, 28 August 2018.

Sağlık ve Mutlulukla Kalın...

Sayfada yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanser tanısına sahip bir hasta için online muayene randevusu hakkında bilgi almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.


İlgili Haberleri


Hayır! Zayıflama İğneleri Tiroid Kanseri Yapmıyor

Hayır! Zayıflama İğneleri Tiroid Kanseri Yapmıyor

Son dönemde zayıflama iğneleri olarak bilinen GLP-1 reseptör agonistleri (GLP-1 RA) ile ilgili tiroid kanseri riski...

Bağırsak Mikrobiyota Testleri – Potansiyeller, Zorluklar ve Gelecekte Bizi Ne Bekliyor?

Bağırsak Mikrobiyota Testleri – Potansiyeller, Zorluklar ve Gelecekte Bizi Ne Bekliyor?

Mikrobiyota: Tıpta Yeni Ufuklar mı, Yoksa Geçici Bir Trend mi? Bağırsak mikrobiyotası, son yıllarda hem bilim dünyasının...

Hastalık ve Sağlık Arasında – Mikrobiyal Yükün Gizli Rolü

Hastalık ve Sağlık Arasında – Mikrobiyal Yükün Gizli Rolü

Yeni Çalışma, Mikrobiyal Yükün Bağırsak Sağlığını ve Hastalıklarını Nasıl Etkilediğini Gösteriyor Bağırsaklarımızda yaşayan milyarlarca mikroorganizma, yaşamımız boyunca...

Tıbbın Geleceği Bağırsağımız Etrafında Dönüyor – Mikrobiyom Devrimi

Tıbbın Geleceği Bağırsağımız Etrafında Dönüyor – Mikrobiyom Devrimi

Yeni Hastalarımızla Tanışın! Onları göremezsiniz, ama trilyonlarca — belki de katrilyonlarca — organizma her gün muayenehanemize girip...

Hakkımda

Özgeçmişim, kanser tanı ve tedavisine dair çalışmalarım ve ilgi alanlarım için tıklayın.

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan Hakkında