Safra yolu kanserinde hassas onkoloji yaklaşımı fark yarattı
ESMO 2019 Kongresi'nde karaciğer içi safra yolları kanseri tanılı hastalarda, FGFR değişikliği olan grupta pemigatinib %35 yanıt oranı, 21 aylık genel sağ kalım süresi ile seçeneğimizin az olduğu bir tümör tipinde fark yarattı.
Biliyer sistem (safra yolları) kanserlerinin, özellikle de kolanjiyokarsinomun yönetimi, ortaya çıkan yeni hassas ilaç stratejileri ile hızla değişmektedir. Bu kanser türündeki çoğu araştırma, intrahepatik kolanjiokarsinomalı (karaciğer içi safra yolu kanserli) hastaların yaklaşık % 40'ında bulunabilen fibroblast büyüme faktörü reseptörü-2 (FGFR2) füzyonları ve izositrat dehidrogenaz-1 (IDH1) mutasyonları barındıran hastalara odaklanmaktadır.
ESMO 2019'da sunulan FIGHT-202 çalışmasının geç bildirilen özeti, önceden tedavi edilmiş, ileri evre kolanjiyokarsinomalı hastalarda, pemigatinib tedavisinin klinik olarak anlamlı etkinlik ile ilişkili olduğunu göstermektedir (Özet LBA40).
Pemigatinib bir FGFR inhibitörüdür ve bu çalışmada tedaviye cevap FGFR2 gen yeniden düzenlemesi veya füzyonu olan hastalarla sınırlandırılmıştır.
Çalışmanın sonuçları
- Objektif yanıt oranı, 3 tam yanıt ve ortanca 7,5 aylık yanıt süresi de dahil olmak üzere % 35,5 idi.
- Hastalık kontrol oranı % 82 idi.
- Ortanca progresyonsuz (ilerlemesiz) sağkalım ve genel sağkalım sırasıyla 6.9 ay ve 21.1 aydı.
- En sık rastlanan yan etki, öncelikle diyet modifikasyonları ve fosfat bağlayıcıların uygulanmasıyla kontrol edilebilen hafif (derece 1-2) hiperfosfatemi (sıklık % 60) idi (kanda fosfat yükselmesi).
Safra yolu kanserlerinde FGFR hedefine yönelik birden fazla ilaç geliştirilmektedir. Karşılaştırmalı olmayan bir faz IIa çalışmasında, bir başka FGFR2 inhibitörü olan derazantinib için de klinik etkinlik gösterilmiştir (Özet 721P). FIGHT-202'den elde edilen bulgulara benzer şekilde, derazantinibin etkinliği, FGFR2 sapmalarının varlığında daha belirgindi: objektif yanıt oranı % 21.
FGFR2 füzyonu adlı genetik değişime sahip olan hastalar, FGFR füzyonu olmayanlar ile karşılaştırıldığında önemli bir sağkalım avantajına sahip gibi görünmektedir ve yeni araştırma bulguları, genç yaş (<65 yaş), alkol kötüye kullanımı ve hepatit B veya C pozitifliğinin, FGFR2 füzyonlarının olma olasılığını arttırdığını göstermektedir (Özet 723P).
Tümörün genetik analizi, ileri evre kolanjiyokarsinom teşhisi alan hastalar için yeni bir standart haline gelecektir
Yeni birinci basamak ajanların araştırılması da dahil olmak üzere, kolanjiokarsinom tedavisinde anlamlı gelişmeler vardır. Örneğin devam etmekte olan PROOF çalışmasında, pan-FGFR inhibitör infigratinib, ileri evre / metastatik veya ameliyat edilemez kolanjiokarsinomalı hastalarda, standart tedavi olan gemsitabin artı sisplatin ile karşılaştırılmaktadır (Özet 832TiP).
İlk kez, ESMO 2019 Kongresi'nde bildirilen bu sonuçlar, kolanjiyokarsinomun genomik altyapısının daha iyi anlaşılmasının, klinik araştırmalarda büyük umut vaat eden hedefli tedavilere yol açtığını gösteriyor, ancak yalnızca doğru hastalara verildiğinde. Hassas tıp, uzun yıllardır akciğer kanseri ve onkolojinin diğer alanlarında etkinlik göstermiştir, ancak şimdi kolanjiyokarsinom gibi tedavi seçeneklerinin sınırlı olduğu bir kanser türü için de akla gelmelidir.
1. ESMO 2019 LBA40 – FIGHT-202: A phase II study of pemigatinib in patients (pts) with previously treated locally advanced or metastatic cholangiocarcinoma (CCA).
2. ESMO 2019 Abstract 721P – Efficacy of derazantinib (DZB) in patients (pts) with intrahepatic cholangiocarcinoma (iCCA) expressing FGFR2-fusion or FGFR2 mutations/amplifications.
3. ESMO 2019 Abstract 723P – Frequency and clinicopathological characteristics of biliary tract carcinomas harboring the FGFR2-fusion gene: A prospective observational study (PRELUDE study).
4. ESMO 2019 Abstract 832TiP – Infigratinib versus gemcitabine plus cisplatin multicenter, open-label, randomized, phase III study in patients with advanced cholangiocarcinoma with FGFR2 gene fusions/translocations: The PROOF trial.