Şüphesiz yeni tip koronavirüsün yol açtığı COVID-19 hastalığı dünyanın en önemli konusu haline geldi ve dünya, COVID-19 tedavileri ile çalkalanıyor.

Gerçek şu ki, COVID-19’a özgü ve etkili bir tedavimiz yok, ancak binlerce bilim adamı etkili tedaviler bulabilmek için gece-gündüz hararetle çalışıyor.

Bugün, sosyal medyada ve birçok web sitesinde aktif olarak tanıtılan sözde tedavilerden sadece birine bakacağız: yüksek doz C vitamini.

Sonucu hızlıca öğrenmek isteyenler için hemen belirtelim: yüksek doz C vitamini, koronavirüs enfeksiyonunu önlemeye veya tedavi etmeye yardımcı olmaz. Keşke bu kadar basit bir çözümümüz olsaydı, malesef yok. Dahası yüksek doz C vitamini uygulamasının, şu an sosyal medyada gezen videolarda iddia edildiğinin aksine - tek bir hastalık hariç - ne yeni koronavirüs hastalığının ne de başka bir durumun tedavisinde FDA onayı yoktur! Onaylı olduğu tek hastalık ise Skorbüt Hastalığı’dır.

vitamin C skorbüt dışında covid 19 fda onayı yok

- Linki: FDA approval:ASCOR (ascorbic acid injection), for intravenous use

Hatta FDA, 2017 yılında, C vitamininin tedavi kapasitesi hakkında oldukça abartılı ifadeler kullanan C Vitamini Vakfı’na (The Vitamin C Foundation) sert bir uyarı mektubu göndermiştir.

Benzer bir şekilde Avustralya Tedavi İdaresi (The Therapeutic Goods Administration, TGA) de 27 Mart’ta COVID-19 tedavisinde damardan yüksek doz C vitamini desteği için bilimsel kanıtın olmadığını duyurmuştur.

avustralya tedavi idaresi covid 19 yüksek doz c vitamini görüşü

- Linki: The Therapeutic Goods Administration (TGA): No evidence to support intravenous high-dose vitamin C in the management of COVID-19

C vitamini nedir, görevleri nelerdir?

Askorbik asit ve askorbat olarak da bilinen C vitamini, suda çözünen vitaminler grubundan temel bir bileşiktir. C vitamini, çoğu hayvan ve bitki tarafından üretilebilirken; insanlarda üretilemez ve dışarıdan alınması gerekir. C vitamini kollajen sentezinde önemli rol oynar. Kollajen; deri, kıkırdak, kemik, tendon ve ligament gibi bağ ve destek dokunun esas yapısını oluşturan bir proteindir. Bu yüzden C vitamininin şiddetli eksikliğinde diş eti çekilmeleri, halsizlik, uyuşukluk, kolay kanama ve morarmayla karakterize “denizci hastalığı” olarak bilinen Skorbüt meydana gelir.

Şimdi biraz geri dönelim

Neden birileri bu yeni koronavirüsün tedavisinde C vitamininin etkili olabileceğini düşünüyor?

C vitamini temel bir besindir ve hepimizin buna ihtiyacı vardır, ancak çoğu insan normal diyetlerinde bol miktarda C vitamini alır ve günümüzde artık hem C vitamini eksikliği hem Skorbüt hastalığı yok denecek kadar azdır. Ayrıca daha önce yazdığımız gibi, yüksek dozlar böbrek taşı oluşturma riskini taşımasına rağmen, genel olarak zararsız olarak kabul edilir ve C vitamini takviyeleri almak gereksizdir (bakınız).

Skorbüt dışında C vitamini ile tedavi çılgınlığı, iki Nobel Ödüllü bir kimyager olan Linus Pauling ile başladı. Kariyerinin sonlarında, grip (influenza virüslerinin olduğu hastalık) dahil olmak üzere birçok hastalık için mucize bir tedavi olarak C vitamini teşvik eden bir kitap yazdı. Bu iddiayı savunmak için çok az kanıtı vardı, ancak Pauling’in iddiaları C vitamininin, başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklarda işe yarayıp yaramadığını test eden yüzlerce çalışmaya yol açtı.

Sonuç: “C vitamini, gribi veya başka bir hastalığı önlemede veya iyileştirmede işe yaramaz” oldu. Hatta Pauling’in yanında 16 yıl çalışan Arthur Robinson’un 1978’de, yüksek doz C vitamini uygulanan farelerde deri kanserini 2 kat arttırdığını raporlaması üzerine Robinson istifaya zorlandı. Bilim hayatı bitirilen Robinson, Linus Pauling Enstitüsü'ne dava açtı, 1983’te haklı bulundu ve 575 bin Dolarlık tazminat aldı.

Şaşırmaya hazır mısınız?

Yüksek Doz C Vitamin tedavisini ilk uygulayan ve kanser dahil çok sayıda hastalığa iyi geldiği iddialarını kanıtlamaya çalışan iki Nobel ödüllü bilim insanı Linus Pauling adına kurulan Linus Pauling Enstitüsü, böylesine ciddi bir dünya krizi karşısında fırsatçılığı tercih etmemiş ve bilimsel duruş göstererek yüksek doz C vitaminin COVID-19 tedavisinde yeri olmadığını açık ve net bir şekilde duyurmuştur.

Aşağıda Linus Pauling Enstitüsü resmi web sitesi ana sayfasında sunulan, "COVID-19 tedavisinde C vitamininin kullanımı" hakkındaki görüşlerinin giriş kısımını ve çevirisini paylaşıyoruz:

linus pauling enstitüsü koronavirus covid 19 tedavisinde vitamin c hakkında görüşü

- Linki: Vitamin C and COVID-19: A Special Statement From The Linus Pauling Institute

Çevirisi: "Linus Pauling Enstitüsü, intravenöz (toplardamardan) C vitamini ve COVID-19 ilişkili pnömoni (zatürre) ile yapılan klinik çalışmalarla yakından ilgileniyor. Bununla birlikte, şu anda C vitamininin COVID-19 enfeksiyonlarını önleyebileceğini veya başarılı bir şekilde tedavi edebileceğini gösteren veri yoktur. Deneme verileri gözden geçirildikten sonra LPI (Linus Pauling Enstitüsü), COVID-19'daki C vitamininin etkinliği hakkında yorum yapacaktır".

Linus Pauling Enstitüsü’nde araştırma görevlisi olan ve C vitamininin vücudu nasıl etkilediğini araştırmak için 20 yıl geçiren Alexander Michels'ın bu konu hakkındaki röportajından bir kısmın çevirisi şu şekilde:

"İnternette C vitamininin koronavirüsü yok edeceğini söyleyen birçok şey gördüm. Son zamanlarda bu sahte bilim ile daha çok karşılaşıyorum. Bilimsel literatürde bunun için kesinlikle bir kanıt yok.

C vitamininin inanılmaz şeyler yaptığını görmek isteyen insanlar arasındayım. Ancak bilimsel bir dergide yayınlanana kadar, koronavirüslere karşı etkinliği hakkında herhangi bir yorum yapamam - özellikle bu COVID-19 hakkında."

Yüksek doz C vitamini savunucuları neden ısrarcı?

“Peki, yüksek doz C vitaminini gripte işe yaradığını söyleyen bazı çalışmalar var, onlar ne olacak?” Cevap şudur: işe yaramayan bir tedavi ile ilgili yüzlerce çalışma yürüttüğünüzde, olan budur: bunlardan birkaçı, sadece şans eseri, küçük bir olumlu etki gösterecektir. İşte C vitamini ile yaşanan budur. Negatif çalışmaların yayınlanması zordur, ancak olumlu çalışmalar daha kolaydır.

Bugün, herkes COVID-19 için bir tedavi arıyor ve şaşırtıcı olmayarak birçok insan (hatta bazı doktorlar) C vitamininin aradığımız yanıt olduğunu iddia ediyor. Hatta ülkemizde bir doktor tarafından çekilen ve yaygın olarak paylaşılan bir videoya dayanarak, yüksek doz C vitaminini koronavirüsü iyileştireceği belirtiliyor (videoyu paylaşmayacağım, çünkü zaten yeterince zarar verdi).

Bir tedavinin işe yaradığını iddia edenler, bilim camiasını ikna edecek kanıtları da sunabilmeli

Pandemi gibi global bir hastalığın yayılımında, milyonlarca insanı etkileyecek bir tedavi önerisi, varsayımlara ve yanlı gözlemlere dayalı olamaz.

Sözde-bilim (pseudoscience) savunucularının sıklıkla tercih ettiği yöntem: "Bir tedavinin işe yaradığını söyle, aksini ispatlamayı başkasından bekle"

Örneğin, birisi çıkıp zencefilli çayın koronavirüs enfeksiyonunu önlemeye yardımcı olduğunu iddia edebilir. Eğer buna itiraz edersek, iddia sahibi bunu kanıtlamamızı istiyor; halbuki iddiada bulunan kişi olarak ilk önce gerçek kanıtlar sunma sorumluluğu ona aittir. İşte bu durumda sözde tedavileri bilimsel kanıtlarla süsleyerek sunanların kurnazlığı başlar. Çünkü bu kişiler, tüm kanıtları aynı değerde gibi algılatma çalışırlar. Fakat işin aslı şudur:

bilimsel kanit nedir

C vitamini takviyesinin şimdiye kadar soğuk algınlığı, grip veya kanser dahil olmak üzere, Skorbüt dışında herhangi bir hastalıkta işe yaradığını gösteren randomize kontrollü klinik çalışmalar veya metaanalizler yoktur. Hatta tam tersi olarak, örneğin kanserde işe yaramadığını gösteren çok sayıda klinik çalışma vardır.

Bir tedavinin etkili olduğunu / işe yaradığını güvenle bilmek için iyi ve geniş çaplı insan klinik çalışmalara ihtiyacımız var. Wuhan Üniversitesi'ndeki bazı doktorlar, yüksek doz C vitaminin COVID-19 için herhangi bir faydası olup olmadığını görmek için C vitamini klinik çalışmasına başladılar, ancak çalışmanın sonuçlanması aylar sürecek. Çin’de yoğun bakımdaki COVID-19 hastalarını kapsayan plasebo kontrollü faz-II klinik araştırmanın giriş bölümünden iki cümleyi olduğu gibi paylaşmak ve sonra da çevirisini sunmak istiyoruz.

“... Among patients with sepsis and ARDS, patients in the high-dose vitamin group did not show a better prognosis and other clinical outcomes. There are still some confounding factors in the existing research, and the conclusions are different.”

Çevirisi: “... Sepsis ve ARDS'li (ani başlayan solunum yetmezliği sendromlu) hastalar arasında, yüksek doz vitamin grubundaki hastalar daha iyi bir hastalık gidişatı ve klinik sonuçlar göstermedi. Mevcut araştırmada hala bazı kafa karıştırıcı faktörler vardır ve sonuçlar farklıdır.” Şu anda COVID-19 için yeni tedaviler üzerinde düzinelerce çalışma, pandeminin aciliyeti nedeniyle dikkate değer bir hızla başlatılıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), COVID-19 tedavisi için dikkat çeken ve halihazırda mevcut olan 4 ilacın denemelerini başlattı; bu 4 ilacın içinde elbette C vitamini yoktu. Bu 4 tedavi şunları içermektedir: deneysel bir antiviral olan remdesivir; sıtma ilacı hidroksiklorokin; iki HIV ilacının (lopinavir ve ritonavir) kombinasyonu; ve bu kombinasyona interferon-betanın eklenmesi…

Sonuç

Sonuç olarak, şu anda devam etmekte olan mantıklı çabalardan birinin etkili bir tedavi sağlayacağını ummak ve beklemek zorundayız. Bu yolda yüksek doz C vitamini vb alternatif uygulamalarla kaybedecek vaktimiz yok ve bilim dünyasının geçmiş deneyimlerine dayanarak, yüksek doz C vitamininin COVID-19 tedavisinde etkili olma ihtimalinin çok düşük olduğunu söyleyebiliriz.

Aşağıda, yüksek doz C vitamini uygulamasının, ulusal ve uluslararası COVID-19 tedavi rehberlerinde yer almadığı görülebilir:

yüksek doz c vitamini ulusal ve uluslararası covid 19 tedavi rehberlerinde yer almıyor yüksek doz c vitamini ulusal ve uluslararası covid 19 tedavi rehberlerinde nasıl yer almıyor