Antikor-İlaç Konjugatları – Beyin Metastazları Dahil Meme Kanseri için Önemli Yeni Adımlar
Antikor-İlaç Konjugatları (ADK), bir antikorun, hedeflenen kanser hücresine bir ilaç molekülü taşıyan bir konjugat yapısıyla birleştirildiği kanser tedavi yöntemidir. Antikor, spesifik olarak kanser hücresine bağlanarak ilacı doğrudan bu hücreye taşır ve çevredeki sağlıklı hücrelere zararı minimize eder. Bu yöntem, kemoterapinin yan etkilerini azaltırken kanser hücrelerine daha etkili bir saldırı yapılmasına olanak tanır.
Yukarıda, antikor–ilaç konjugatlarının genel yapısı resmedilmiştir. Hedef antijenler, çoğunlukla kanserli hücrelerin yüzeyinde bulunur. Böylelikle antikor kanserli hücreye bağlanır ve daha sonra sitotoksik (hücre öldürücü) ilacı salar.
Meme Kanserinin Kaderini Değiştiren İlaç Grubu
İleri evre veya metastatik meme kanserine yönelik yapılan yeni araştırmalar, bu tedavi ajanlarının daha geniş hasta gruplarında kullanımını destekleyen olumlu bulgular sunuyor.
Antikor-İlaç Konjugatları (ADK'ler), cerrahi müdahale edilemeyen ileri evre veya metastatik meme kanseri olan hastalar için tedavi seçeneklerini genişleterek, diğer tedavilerin yetersiz kaldığı durumlarda yeni terapiler sağlamıştır. ESMO 2024 Kongresi'nde sunulan en yeni araştırmalar, mevcut ADK'lerin daha geniş hasta gruplarında kullanımını araştırmanın yanı sıra, HER2 ve HER3 hedeflemesiyle daha iyi sonuçlar elde etmek amacıyla yeni ADK'lerin keşfine odaklandı.
Not: Meme kanserinde onaylı iyi bilinen üç ADK ilacı, trastuzumab deruxtecan (Enhertu), trastuzumab emtansin (Kadcyla) ve sacituzumab govitecan (Trodelvy)'dir.
Beyin Metastazı Olan Hastalar için Çığır Açıcı Sonuçlar
HER2-pozitif metastatik meme kanseri hastalarında beyin metastazı yaygın olarak görülmektedir ve bu durum genellikle zorlu bir tedavi sürecini gerektirmektedir. Şimdiye kadar, beyin metastazı olan bu hastalar için radyasyon tedavisi kaçınılmaz bir seçenek olarak öne çıkmaktaydı. Ancak, radyasyon tedavisinin beraberinde getirdiği yan etkiler, hastalar için önemli zorluklar yaratabiliyordu.
DESTINY-Breast12 adlı klinik çalışmanın en yeni sonuçları, beyin metastazı olan HER2-pozitif metastatik meme kanseri hastalarında trastuzumab deruxtecan adlı bir ADK'nin önemli ölçüde etkin olduğunu gösterdi.
Çalışmaya katılan 263 beyin metastazı olan hastada, 12 aylık progresyonsuz sağkalım (PFS) oranı %61,6 olarak saptandı. Beyin metastazı aktif olan hastalarda bile bu oran %60,1 seviyesindeydi. Bu sonuçlar, kan-beyin bariyerini aşma konusunda daha önce endişe duyulan trastuzumab deruxtecanın beyin metastazı olan hastalar için de etkili bir tedavi olduğunu gösteriyor. Bu sayede, hastalar radyoterapi gibi lokal tedavilere gerek duymadan, sadece sistemik tedavi ile de başarılı sonuçlar alabiliyor.
HER3 Hedefli Yeni Bir Tedavi: Patritumab Deruxtecan
Kongrede sunulan bir diğer önemli çalışma ise patritumab deruxtecan adlı yeni bir ADK üzerineydi. Bu tedavi, hormon reseptörü (HR)-pozitif ve HER2-negatif metastatik meme kanseri olan hastalarda etkili bir tedavi seçeneği olarak öne çıkıyor. Özellikle CDK-4/6 inhibitörleri ve endokrin tedaviden sonra hastalığı ilerleyen ve bir basamak kemoterapi almış hastalarda, bu yeni tedavi önemli yanıtlar verdi.
Çalışmaya katılan 99 hastada, doğrulanan yanıt oranı %53,5 olarak kaydedildi ve ortanca 9,4 ay boyunca hastalık ilerlemedi.
HER3'ün kanser tedavisindeki rolü tam olarak keşfedilmemiş olsa da, patritumab deruxtecan ile elde edilen bu erken sonuçlar, HER3'ü hedef alan tedavilerin gelecek vaat eden bir alan olduğunu gösteriyor. Tedavi sırasında bazı hastalarda yorgunluk, bulantı ve ishal gibi yan etkiler gözlemlenmiş olsa da, bu tür yan etkilerin yönetilebilir olduğu vurgulanıyor.
Kanser Tedavisinde Yeni Ufuklar
ADK'ler şu anda ileri evre meme kanserinde onaylanmış tedavi seçenekleri arasında yer almakta. Trastuzumab deruxtecan, HER2-pozitif ve HER2-düşük meme kanseri tedavisinde kullanılırken, sacituzumab govitecan ise ağır tedavi almış üçlü negatif meme kanseri ve HR-pozitif/HER2-negatif meme kanseri tedavisinde onay almıştır. Bilim insanları, ADK'lerin kanser tedavisinde daha erken aşamalarda kullanımını araştırmaya devam ediyorlar. Bu tedavi yöntemlerinin daha geniş hasta gruplarında kullanımı ve yan etkilerin yönetimi gibi konular hala çalışılmaktadır. Ayrıca, ADK'lerin hangi sıralama ile uygulanacağının belirlenmesi de bir diğer önemli konu olarak öne çıkmaktadır.
Gelecek yıllarda daha fazla araştırma yapılmasıyla birlikte, ADK'lerin kanser tedavisinde daha kişiselleştirilmiş ve etkili tedavi seçenekleri sunabileceği düşünülmektedir. Bilim insanları, ADK'lerin farklı hastalarda nasıl kullanılabileceğini ve hangi biyobelirteçlerin tedavi yanıtlarını belirlediğini anlamaya çalışmaktadır.
Bu araştırmalar, özellikle tedaviye dirençli ve zor tedavi edilebilen meme kanseri türleri için büyük umut vaat etmektedir. ADK'lerin, kanser tedavisinde yeni bir çağın kapılarını araladığını söylemek yanlış olmaz.
1. Lin N, et al. Trastuzumab deruxtecan (T-DXd) in patients (pts) with HER2+ advanced/metastatic breast cancer (mBC) with or without brain metastases (BM): DESTINYBreast-12 primary results. ESMO Congress 2024, LBA18
2. Pistilli B, et al. Efficacy, safety and biomarker analysis of ICARUS-BREAST01: A phase 2 study of patritumab deruxtecan (HER3-DXd) in patients (pts) with HR+/HER2- advanced breast cancer (ABC). ESMO Congress 2024, Abstract 340O