COVID-19 döneminde yanlış bilgiler, virüs kadar hızlı yayılıyor

Tıbbi safsatalara birkaç popüler örnek:

  • "Acı biberden veya zerdaçaldan zengin diyetler virüsten korur";
  • "Hemen hemen her belirti için homeopati faydalıdır";
  • "Ozon ile kandaki virüsü temizleyebilirsiniz";
  • "COVID'e karşı C vitamini mutlaka denenmeli" vs.

Enteresan bir şekilde bu sözdebilim tuzaklarına yakalananların büyük kısmı akıl ve imkan sahibi kişilerdir; maalesef doktorlar içinde dahi bu iddiaların denenmesi gerektiğinin savunanlar vardır. Fakat COVID-19'un ciddiyetle ve bilimsel kanıtlar temelinde ele alınması gerektiğini gösteren her gün sayısız örnekle karşılaşıyoruz.

Aldatıcı tıbbi uygulamalar COVID-19 ile başlamadı

Elbette, aldatıcı tıbbi uygulamalar SARS-CoV-2 ile başlamadı - ve kesinlikle bununla da bitmeyecek - ancak birçok doktor, hastalarla kanıtlanmamış uygulamalar konusunda yapılan konuşmalar karşısında artık "korkmuş, tükenmiş ve hazırlıksız" hissettiğini söylüyor.

Bu konuda daha fazla örnek vermeden ve yazımızın konusu olan kuantum nörolojiye giriş yapmadan önce "sözdebilimin tanımını" vermek gerekir.

Sözdebilim nedir?

Sözdebilim veya sahte bilim (İngilizce pseudoscience), bilimsel argümanlar kullanılarak ileri sürülen, ancak bilimsel çalışmaların gerektirdiği materyal, metot, test edilebilirlik gibi standartları taşımayan veya yeterli bilimsel araştırma ile desteklenmeyen iddia, inanç, bilgi ve uygulamalar bütününe verilen addır. Bu anlamda tüm geleneksel veya alternatif tıp uygulamaları sözdebilim kapsamında değerlendirilebilir. Bununla birlikte tamamlayıcı tıp uygulamalarının bazı tıbbi durumlarda fayda sağlayabileceklerine dair daha fazla kanıt vardır (bakınız Tamamlayıcı ve alternatif tedaviler arasındaki fark nedir?)

Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde klinik nöroloji doçenti Dr. Steven Novella, "Kiropraktik tıptan akupunktura, kültürümüzde hakim olan sahtebilimi anlamak bizim profesyonel görevimizdir. Ancak bu konuları hastalarla tartışmak zor olabilir, özellikle de bilimsel kanıtların olmadığı tedavilere zaten zaman, enerji ve para yatırıyorlarsa."

Kuantum nörolojisine giriş

Popülerliği artmakta olan böyle bir uygulama, kiropraktör / şiropraktör (kiropraktik uzmanı) George Gonzalez tarafından geliştirilen, ticari marka tescilli bir sinir sistemi rehabilitasyon sistemi olan kuantum nörolojisidir.

Her şeyi ile yardımcı olarak lanse edilen kuantum nörolojisinde uygulayıcı, omurilik yaralanması veya otizm için LED ve kızılötesi ışıklar ile birlikte elle kontrol edilen elektromekanik bir alet kullanır. Bu cihazların önceden programlanmış 10'luk paketi, Gonzalez'in web sitesinde 14.000 dolara satılıyor. Bu cihaz, akla yine bir başka sözdebilim eseri olan biorezonansı getiriyor...

Sahte bilimin çürütülmesi

Sinirbilimci David Putrino, "kuantum nörolojisi" terimi için "kelime salatası" diyor. Burada etkileyici olmak adına, birbiriyle bağlantılı olmayan kavramlar birbirine bağlanmaktadır: "kuantum" ve "nöroloji"!

Kuantum - ki bilimsel anlamda "kuantum mekaniği" denir - madde ve ışığın, atom ve atomaltı seviyelerdeki davranışlarını inceleyen bir bilim dalıdır. Kuantum, yapay zeka gibi günümüzün sihirli kelimelerinden biridir. Etkileyici birşey bulduğunuzu veya pazarladığınızı ifade etmek için başına kuantum veya yapay zeka "sıfatı" getirmek hiç olmadığı kadar popüler...

Kitapları, canlı gösterileri ve online sınıfı aracılığıyla Gonzalez, ABD ve Kanada'da 400'den fazla kiropraktörü eğittiğini iddia ediyor. Bu, Kuzey Amerika'daki 80.000'den fazla lisanslı kiropraktörün küçük bir kısmı, ancak bu potansiyel olarak binlerce hastaya ulaştığı anlamına geliyor.

Gonzalez, "kuantum nörolojisi"nin ilerlemesini desteklemek için bilimsel kanıt veya araştırmadan ziyade neredeyse tamamen hastanın ifadesine, yani bireysel deneyime güveniyor. İlk ve en önemli hikaye, Gonzalez'in karısı Lori'nin "kauda ekuina sendromu"na benzer bir şeyden ve ardından duyusal felçten muzdarip olması, ancak "kuantum nöroloji" sisteminin kullanımıyla iyileşmesidir.

Kişisel deneyimlerin bilimi galebe çalması

Bilimsel kesinlikten yoksun olmasına rağmen, bu tür bir deneyim, bir hasta için hakikatın ta kendisi gibi algılanabilir. Bunlar, plasebo etkisi açısından da kendi kendini devam ettirebilir. Bir uygulayıcının performansı ve inancı hastanızda bir inanç durumu yaratabilir - insanların olacak bir şeyle ilgili yüksek beklenti içinde olmaları nörofizyolojik bir durumdur. Sonuç olarak, hastalar böyle bir alternatif uygulama ile dikkate değer bir iyileşme yaşayabilirler. Ancak bu, kendilerini daha iyi hissetmek için kullandıkları yöntemlerin bilimsel olarak sağlam olduğu anlamına gelmez; yani bu kişisel deneyimin veya iddianın başkaları için de geçerli olacağı...

İyileşme kısa süreli olsa da, hastanın sözdebilimsel tedaviye olan sadakati devam edebilir. Belki bir etkisi olabilir gibi bir durumla karşılaşırsınız, ancak bu kalıcı bir etki değildir ve bu insanlar, sonsuza kadar devam eden ödeme planlarına ve programlarına kilitlenirler ve bu oldukça yıkıcı olabilir.

Alternatifleri adil şekilde değerlendirmek

Sömürücü alternatif tıp uygulamalarını, tamamlayıcı tıbbi uygulamalardan ayırmak önemlidir. Sanat terapisi, meditasyon, müzik terapisi ve yoga gibi tamamlayıcı tıp uygulamalarının, kaygının azaltılması, depresyonun düzeltilmesi ve yaşam kalitesinde artış gibi faydalarını destekleyen anlamlı bilimsel kanıtlar mevcuttur.

Kuantum nöroloji tekniği hakkında yorum istendiğinde, Amerikan Kayropraktik Derneği "Kayropraktik uzmanlarının hastaları yanlış veya gerekçesiz olumlu beklentilere yönlendirmemesi gerektiğini ve reklamların da aynı şekilde hastaları yanıltmaması veya savunmasızlıklarını istismar etmemesi gerektiğini" belirten bir etik kurallara sahip olduklarını belirtmektedir.

Dürüstlük, şeffaflık ve itina

Hastalarla kanıtlanmamış tıbbi yaklaşımlar hakkında konuşmanın anahtarı dürüstlük ve şeffaflıktır! Ayrıca sahte bilimsel bir iddiayı çürütürken çok agresif olmanın hastaları yabancılaştırabileceğini unutmamak gerek.

Bilimsel yöntemin temelleri hakkında konuşmak, insanların belirli bir uygulamanın arkasındaki araştırmayı değerlendirmelerine yardımcı olmayı teşvik eder.

Yapılmaması gereken şey, basitçe konuyu reddetmek ya da sözdebilimsel iddiaları tamamen görmezden gelmektir. Doktorlar, özellikle kendi uzmanlık alanları dahilinde alternatif iddialar hakkında makul bir bilgiye sahip olmalılar. Hastalar doktorlara bunu sorduğunda omuzlarını silkerlerse veya "bilmiyorum" veya "duymadım" derse hasta şarlatana güvenecektir.

Açıklık karşılıklı olmalı

Hasta da ne aradığı konusunda açık fikirli olmalı. Bir hasta kuantum nörolojisi veya başka bir alternatif terapi arıyorsa bu, ihtiyaç duyduğu bir şeyi alamadığı anlamına gelir. Belki de kendilerini bu web sitesinde veya şarlatanların peşinde bulmalarının nedeni, biraz daha bütünsel bir şey aramalarıdır. Bir hastada bu duygular tespit edildiğinde, bilgilendirme sonrası hasta daha güvenilir ve belki de fayda görebileceği tamamlayıcı tıp uygulamalarına yönlendirilebilir.

Buradaki kritik nokta doktorun sağlığı kapsamlı (biyolojik, psikolojik ve sosyal yönden) ele almasıdır. Doktorların hastalara "Bu aptalca, bunu yapma!" diyebilecekleri günlerin çok ötesindeyiz.