Signatera Testi – Kanser Takibinde ctDNA Kullanımı Artık Resmi Olarak Tanınıyor

Kanserin tekrar etme riskini öngörmek ve hastaların takibini hassas bir şekilde yapabilmek için geliştirilen likit biyopsi testleri arasında öne çıkan Signatera testi, önemli bir dönüm noktasına ulaştı. ABD Ulusal Kapsamlı Kanser Ağı (NCCN) tarafından güncellenen kolon kanseri, rektal kanser ve Merkel hücreli karsinom (MHK) klinik uygulama kılavuzlarında, dolaşan tümör DNA'sını (ctDNA) prognozu belirleyen ve nüks riskini değerlendiren bir biyobelirteç olarak kabul etti.

Kanser Gidişatını Tahmin Etmede ve Ameliyat Sonrası Tedavi Kararında ctDNA Testinin Önemi

Dolaşan tümör DNA'sı (ctDNA: circulating tumor DNA) testi, kanserin gidişatını tahmin etmek ve ameliyat sonrası tedavi kararlarını kişiselleştirerek optimize etmek için giderek daha fazla kullanılmaktadır. Bu test, ameliyat sonrası kalıntı hastalığı belirlemekte ve hastalığın tekrar etme riskini tahmin etmekte geleneksel görüntüleme yöntemlerine göre daha hassas bir yöntem sunar. Aynı zamanda, adjuvan kemoterapi gibi tamamlayıcı tedavilerin gerekli olup olmadığına dair kritik bilgiler sağlayarak gereksiz tedavilerin önüne geçebilir ve hastalar için daha kişiselleştirilmiş bir tedavi planı oluşturulmasına olanak tanır.

İlgili konu: Kanserde Minimal Kalıntı Hastalık Nedir? Önemi ve Sıvı Biyopsiyle Nasıl Tespit Edilir?

NCCN Kılavuzlarındaki Değişiklikler

• Kolon ve Rektal Kanser: NCCN, ctDNA'nın adjuvan tedavi (ameliyat sonrası tamamlayıcı tedavi) döneminde nüks riskini belirleyen yüksek risk faktörlerinden biri olarak tanımladı. Bu, ctDNA testlerinin hastalığın tekrar etme ihtimalini tahmin etmede bilimsel olarak kabul edilmiş ilk resmi tanınma olarak kayıtlara geçti.
• Merkel Hücreli Karsinom: MHK için güncellenen NCCN kılavuzları, Signatera testine atıfta bulunarak, hastalığın yükünü değerlendirme ve klinik nüksten önce belirti gösterme yeteneğini kabul etti.
• Klinik Veri: 2024 yılında Journal of Clinical Oncology'de yayınlanan prospektif çok merkezli bir çalışma, Signatera testinin MHK hastalarında %95 oranında tespit duyarlılığına sahip olduğunu ve testin kalıcı olarak pozitif kaldığı hastalarda 20 kat daha yüksek nüks riski taşıdığını ortaya koydu.

---

BESPOKE CRC Çalışması ve Signatera Testinin Kolorektal Kanserlerdeki Performansı

BESPOKE CRC çalışması, signatera tabanlı ctDNA testinin evre II/III kolorektal kanser hastalarında minimal rezidüel hastalık (MRH) tespitindeki rolünü değerlendirmektedir. Çalışma 2020-2022 arasında 1792 hasta kaydedilerek, 350 hastanın verileri analiz edilmiştir.

• Ana Bulgular:
  • MRD Pozitiflik Oranı:
    • Toplam hastalar: %15.6 (46/295)
    • Evre II hastalar: %6.9 (9/130)
    • Evre III hastalar: %22.4 (37/165)
  • Hastalıksız Sağkalım (DFS) Üzerine Etkisi:
    • MRD+ hastalar 20 kat daha yüksek nüks riskine sahip (HR=20.8, p<0.0001).
    • MRD+ olup adjuvan kemoterapi alan hastalar, almayanlara göre daha uzun DFS gösterdi (18.7 vs. 6.7 ay, HR=3.9, p=0.01).
  • ctDNA Temizlenmesi ve Takip Sonuçları:
    • MRD+ hastaların %39.1’inde ctDNA temizlenmesi sağlandı.
    • ctDNA temizlenen hastalar, temizlenmeyenlere göre daha uzun DFS gösterdi (24.2 vs. 13.8 ay, HR=0.4, p=0.045).
    • Ancak MRD+ olup ctDNA temizlenen hastaların %44.4’ü (8/18) tekrar ctDNA+ oldu ve radyolojik nüksten önce tespit edildi.

---

Signatera Testi ve Kanser Takibindeki Önemi

Signatera, kişiselleştirilmiş ve tümöre özgün bir likit biyopsi testi olup, kanserin tekrar etme riskini erken belirlemeye, vücuttaki kalıntı hastalığı tespit etmeye ve tedavi kararlarını optimize etmeye yardımcı olur.

Şu anda

1. kolorektal kanser,
2. meme kanseri,
3. over (kadın yumurtalık) kanseri ve
4. kasa invaziv mesane kanseri hastaları için Medicare kapsamındadır ve klinik kullanıma sunulmuştur.

NCCN'nin Yeni Kararı Ne Anlama Geliyor?

1. Daha Hassas Takip: Kanser nüks riskinin belirlenmesi için geleneksel görüntüleme tekniklerinden çok daha hassas bir yöntem olarak kabul edildi.
2. Kılavuzlara Resmi Giriş: ctDNA testlerinin klinik kılavuzlarda yer alması, doktorların testleri hasta bakımında daha yaygın kullanmasına olanak tanıyacak.
3. Kişiselleştirilmiş Tedavi Yaklaşımı: ctDNA takibinin rehberliğinde tedavi süreci daha kişisel hale getirilecek ve gereksiz kemoterapi uygulamalarından kaçınılması sağlanacak.

Sonuç ve Gelecek Beklentiler

NCCN tarafından onaylanan bu yeni gelişme, dolaşan tümör DNA'sı testlerinin gelecekte kanserin takibinde standart bir uygulama haline gelmesinin önünü açıyor. Signatera testinin MHK dışında daha geniş bir hasta grubu için uygulanabilirliğini belirlemek için yeni klinik araştırmalar şimdiden tasarlanmaya başlandı.

Gelecekte, kanser hastalarının takibinde ve tedavi kararlarında dolaşan tümör DNA'sı testlerinin rolü daha da artacak ve hastalar için daha iyi ve çok daha kişisel tedavi seçenekleri sunulacak.