Alzheimer, günlük hayatı ve bilişsel aktiviteleri etkileyen, davranış değişiklikleriyle devam eden bir nörolojik hastalıktır. Sağlıklı beyin hücrelerinin ölümü ile oluşan Alzheimer hastalığının oluşumundaki en önemli etkenlerden biri kişinin yaşıdır. Günümüzde, gelişen tıp ile insan ömrü günden güne uzamaktadır ve toplumun yaş ortalaması artmaktadır. Bunun sonucunda dünyada Alzheimer hastalığı giderek yaygınlaşmaktadır. Bütün bunlara rağmen hakkında çok az bilgiye sahip olduğumuz bu hastalık bilim dünyasının merakını kamçılamaktadır.

Alzheimer ve uyku ilişkisi çalışması

11 Şubat 2021’de Boston Brigham and Women’s Hospital’de çalışan Dr. Rebecca S. Robbins'in uyku bozukluklarının Alzheimer hastalığı ile ilişkisini araştırdığı çalışma, Journal of Aging’de yayımlandı. Bu çalışmada Alzheimer hastalığının oluşumunun ve gelişiminin uyku bozukluğu ile bağlantılı olduğunu iddia edilmiştir.

Journal of Aging’de yayınlanan çalışmada Amerika Birleşik Devletleri’nde Ulusal Sağlık ve Yaşlanma Eğilimleri Çalışması’dan (National Health and Aging Trends Study (NHATS)) 65 yaş ve üstü 2.812 kişi seçildi. Seçilenlerin yaş ortalaması 76.9'du ve %60’ı kadınlardan oluşuyordu. Bu kişiler 2013 ve 2014 yıllarında uyku bozuklukları ve uykularının süresini değerlendiren bir anket doldurdular. Bu veriler ışığında araştırmacılar, demans ve diğer ölüm nedenleri ile uyku zamanı ve uyku bozuklukları arasındaki ilişkiyi 5 yıl boyunca yakından incelediler.

Sonuçlar

Anket sonuçlarına göre katılımcıların %60’ı genelde gün içinde uykulu hissetmediklerini söyledi. Grubun yaklaşık yarısı nadiren kısa süreli uyukladıklarını ya da hiç böyle bir durum olmadığını belirtmiş. Uykuya dalma süreleri ile ilgili olarak da grubun yarısından fazlası 15 dakika ya da daha az sürede uykuya daldıklarını söylemiş. Katılımcıların %70’e yakını çok iyi veya iyi olarak değerlendirebilecekleri bir uyku kalitesine sahip olduklarını ve son olarak %90'dan fazlası nadiren horladıklarını ya da hiç horlamadıklarını ifade etmişler.

Araştırmacılar, anketlerden faydalanarak yaptıkları analize göre gece 5 saat ve daha az uyku uyuyan kişilerde 2 kat artmış demans riski olduğunu söylemiştir. Uykuya dalma süresi 30 dk ve üzerinde olanların da artmış demans riskine sahip olduklarını eklemiştir.

Bu sonuçlara ek olarak gündüz vakti uyanık kalmakta zorlanan, gün içinde uyuklayan ve zayıf uyku kalitesine sahip kişilerde yaşam kaybı ile sonuçlanabilecek problemlerin daha sık görüldüğü fark edilmiştir.

Araştırmacılar bu verilerin sonucunun küçük bir toplulukta yapıldığını bazı faktörlerin sınırlı olduğunu da ayrıca belirtmiş.

Kısa uyku kadar uzun uyku da sağlıksızlık göstergesi olabilir

Dr. Rebecca’nın elde ettiği veriler çok yeni. Doğruluğundan emin olmak için şüphesiz zamana ihtiyacımız var. Ancak 5 saatten az uykunun sağlığımızı olumsuz yönde etkileyebileceğini kabul etmemizde fayda var. Peki fazla uyumak sağlığımızı ne yönde etkiler?

Yine Boston Brigham and Women’s Hospital’da, Dr. Lei Gao yaptığı çalışmada, uyku apnesi (uyku sırasında nefes almanın geçici olarak durması) olanların veya gece 9 saatten fazla uyuyan kişilerin Alzheimer Hastalığına yakalanma riskinin 2 kata kadar artabileceğini belirtiyor.

İngiltere’de Biobank’ta uyku bozuklukları ile beyin sağlığı ilişkisini incelemek üzere yapılan çalışmada, Alzheimer hastalığı olmayan ve yaş ortalaması 57 olan 500.000’in üzerinde kişi seçildi. Bu kişiler 12 yıl gibi bir süre takip edildi.

Seçilenlerin; uyku düzenleri, gün içinde uyuklamalarının sıklığı, uyku apnelerinin olup olmadığı, horlama varlığı gibi değişkenlerin bireysel olarak bildirilmesi istendi.

Takipler sonucunda geceleri 9 saatten fazla uyuyanların, 6-9 saat arası uyuyanlara göre Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin daha yüksek olduğu görüldü.

Dr. Gao bu artışın yaşla ilişkili olduğunun da altını çizerek, gün içinde uyuklamanın daha genç yaşlarda Alzheimer riskini arttırdığına dair bir kanıt elde edemediklerini belirtmiştir.

Yorum

Yukarıdaki iki çalışmada görüldüğü gibi uykunun hayatımızdaki önemi sandığımızdan daha büyük. Ancak yapılan çalışmalarda çeşitli kısıtlamaların da olduğu ve bu nedenle daha çok çalışmaya ihtiyaç olduğunu belirtmek gerekir. Bazı özel dönemlerde geçici olarak kısa ve düzensiz uyku uyunabilir. Sağlıklı yaşam alışkanlıklarının tamamlanmasında spor ve beslenme gibi yeterli ve kaliteli uyku uyumanın da önemli bir rol oynadığı açıktır. Bu nedenle yeterli ve düzenli uykunun birçok faydasına ilave olarak Alzheimer hastalığına olan katkısının gösterildiği bu çalışmalar önemlidir.