Kontrol noktası inhibitörü sınıfından yeni nesil bir immünoterapi olan nivolumab, kas tabakasına sirayet etmiş ürotelyal karsinom (mesane ve idrar yolu kanseri) için ameliyat geçirmiş hastalarda adjuvan (koruyucu) tedavi olarak kullanıldığında oldukça etkili bulundu. Bu sonuçlar, 2021 Genitoüriner Kanserler Sempozyumu'nda CheckMate 274 çalışması ile duyuruldu.

Son 5 yılın en önemli çalışmalarından biri

Bu klinik çalışma, tümör PD-L1 durumundan ve neoadjuvan (ameliyat öncesi) kemoterapi alınmasından bağımsız olarak hastaları kaydetti.

Ortanca hastalıksız sağkalım, adjuvan nivolumab verilen hastalarda 21 aydı; buna karşın plasebo verilenlerde ise 10.9 ay; yani nererdeyse iki kat fark.

Hastalıksız sağkalım, ameliyat sonrası kanserin tekrar etmesine veya metastaz yapmasına kadar geçen süredir. Bu çalışmanın ana sonlanım noktası "ortanca hastalıksız sağkalım süresi" olarak seçilmiştir.

Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, tedaviye bağlı yan etkiler nivolumab ile daha yaygındı, ancak sağlıkla ilişkili yaşam kalitesi plasebo ile benzerdi.

Nivolumab, kas tabakasına yayılmış mesane kanserli hastalara adjuvan tedavi olarak uygulandığında sonuçlarda istatistiksel ve klinik olarak anlamlı bir iyileşme gösteren ilk sistemik immünoterapi olarak onkoloji tarihine geçti!

Çalışmayı sunan Dr. Dean F. Bajorin, "Bu sonuçlar, mesanenin ameliyatla alınması sonrası yüksek riskli üretalyal kanserli hastalar için PD-L1 durumu ve önceki neoadjuvan kemoterapiden bağımsız olarak adjuvan ortamda yeni bir standart olarak nivolumab tekli tedavisini destekliyor" dedi.

mesane kanseri evreleri kasa invaze

CheckMate 274 çalışmasının ayrıntıları

Bu uluslararası faz-3 çalışmaya mesane, üreter veya böbrek pelvisinde kas tabakasına yayılmış ürotelyal kanser için ameliyat geçiren yüksek riskli 709 hasta dahil edildi.

Hasta grubunun % 20'sinin üreter ve böbrek pelvis bölgesinden köken alan tümörleri varken %80'inde tümör mesanede idi.

Hastaların yaklaşık % 43'ü sisplatin bazlı neoadjuvan kemoterapi almıştı ve % 40'ında PD-L1 için pozitif olan tümörler vardı.

Hastalar, çift kör olarak 1 yıla kadar adjuvan nivolumab veya plasebo alacak şekilde rastgele iki kola ayrıldı.

Yaklaşık 20 aylık bir ortanca takip süresinde, klinik araştırma birincil sonlanım noktasını karşıladı ve nivolumab ile tedavi, plaseboya kıyasla ortanca hastalıksız sağkalımda anlamlı bir uzama gösterdi: sırasıyla 21 ay ve 10.9 ay ( tehlike oranı, 0.70;  P  <.001).

checkmate 274 mesane kanserinde adjuvan immunoterapi nivolumab opdivo hastaliksiz sagkalim suresi

Hastalık bölgesine göre alt grup analizlerinde, mesane tümörü olan hastaların immünoterapiden daha fazla olduğu belirtildi.

Hastalıksız sağkalımdaki fayda, tümörleri PD-L1 için pozitif olan hastalarda büyüktü. PD-L1 pozitif hastalarda, ortanca hastalıksız sağkalıma, kanser hastaların yarısından fazlasında tekrarlamadığı için nivolumab grubunda ulaşılmadı, buna karşın plasebo grubunda 10.8 aydı (HR, 0.53;  P  <.001).

Nivolumab grubundaki hastalar, esas olarak artan amilaz ve lipaz seviyelerinin daha yüksek oranlarının neden olduğu, ciddi (3. derece veya daha yüksek) tedaviyle ilişkili yan etkilere (% 17.9'a karşı % 7.2) sahipti. Ancak plaseboya kıyasla sağlıkla ilişkili yaşam kalitesinde herhangi bir bozulma olmadı.

Nivolumab ile potansiyel olarak immün aracılı olan en yaygın 3. derece veya daha kötü tedaviyle ilişkili yan etkiler, tedaviye bağlı pnömoni sebebiyle iki yaşam kaybı dahil olmak üzere ishal (% 0,9), kolit (% 0,9) ve pnömonitistir (% 0,9).

Araştırmayı sunan Dr. Bajorin, genel sağkalım ve biyobelirteç verilerinin daha uzun takip gerektireceğini kabul etti. Deneme yaklaşık 7 yıl önce tasarlanmıştı ve yapılan tartışmalardan sonra denemenin birincil sonlanım noktası hastalıksız sağkalım süresi oalrak seçilmişti.